MÜLKİYETTE AİHM’İN ORTAYA KOYDUĞU PRENSİPLERİ DİKKATE ALAN PAKET SUNDUK
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Türk tarafının mülkiyetle ilgili önerilerinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına dayandırılarak hazırlandığına da işaret ederek “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin vermiş olduğu kararlara göre ‘35 yıldır o topraklarda veya o konutta oturan insanların da hakları olduğu’ ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla bir hatayı düzelteceğiz diye başka mağduriyetler yaratma da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararına göre insan haklarına aykırı bir durumdur. Biz bu prensipleri de dikkate alarak mülkiyetle ilgili düşüncelerimizi bir paket olarak masaya koyduk” dedi.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Ankara’dan KKTC’ye dönmesinin hemen ardından ara bölgede Rum Yönetimi Lideri Hristofyas’la yaptığı görüşmeden sonra Cumhurbaşkanlığı’na dönüşünde, bu sabah gerçekleştirdiği Ankara ziyaretiyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Ankara’da Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Erdoğan, Devlet Bakanı Cemil Çiçek ve Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’la 5’li bir görüşme gerçekleştirdiklerini, ardından ise heyetler arası görüşmelere geçildiğini söyledi.
ANKARA’YA TAM UYUM
New York’ta BM Genel Sekreteri’yle yapılacak olan görüşme ve Mal Tazmin Komisyonu’nun çalışmaları hakkında görüş teatisinde bulunduklarını anlatan Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Komisyonun çalışmalarının süratlendirilmesi, bu çalışmalar yapılırken bazı prensiplerin üzerinde durulması gibi konuları tartıştık. Özetle Ankara’da yapmış olduğumuz görüşmeden de son derece memnunuz. Gerek Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ilgisi, gerek heyetlerin görüşmelerinde ortaya konan düşünceler sonucunda, tamamen bir uyum içerisinde olduğumuz ortaya çıkmıştır” dedi.
MÜLKİYETTE YAKINLAŞMA SAĞLAMAMIZ NEW YORK’TAKİ 3’LÜ GÖRÜŞMEYİ KOLAYLAŞTIRACAK
Mülkiyet konusunun Türk tarafı için çok önemli olduğunu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de mülkiyete verdiği önemin fevkalade fazla olduğunu ifade eden Eroğlu, “Bizlerin bu konudaki hassasiyetlerini Sayın Cumhurbaşkanı Gül ve heyetlerinin paylaşması da bizleri memnun etmiştir. Özetle bugün gerek Ankara’da gerek ara bölgede yoğun çalışmaların daha da devam edeceğini, özellikle müzakere ettiğimiz Mülkiyet başlığının biraz daha süratlendirilmesi, Sayın Genel Sekreter’in bu konudaki beklentileri ve bu beklentilerin bir kısmına 18 Kasım’a kadar bazı yakınlaşmalar sağlamamız New York’taki görüşmeyi daha da kolaylaştıracağı konusunda bir mutabakata da varılmıştır. Heyetlerimiz bu konuda çalışmalarını sürdüreceklerdir” şeklinde konuştu.
AİHM’İN TAZMİNAT KARARI ANKARA’DA GÖRÜŞÜLMEDİ
Cumhurbaşkanı Eroğlu, “AİHM’nin Türkiye aleyhine vermiş olduğu 15 milyon Euro’luk tazminat kararı Ankara’da ele alındı mı” şeklindeki bir soruya karşılık ise bu konunun Ankara da görüşülmediğini söyledi.
AİHM’nin vermiş olduğu 15 milyon Euro’luk tazminatla ilgili kararın Mal Tazmin Komisyonu’nun yasal bir müracaat yeri olarak kabulünden önce alındığını anımsatan Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Komisyon kabul gördükten sonra birçok müracaatlar geri çevrilmiştir veya belki ileriki günlerde Mal Tazmin Komisyonu’na yönlendirileceklerdir” dedi.
KARŞI TARAFTA İYİ NİYET OLURSA MÜLKİYETLE İLGİLİ BAZI KONULARDA İYİLEŞTİRME OLABİLİR
Eroğlu, Ankara zirvesinin ardından “yakınlaşma adına” Türk tarafının mülkiyetle ilgili tezlerinde bir değişiklik olacak mı sorusuna karşılık ise şu yanıtı verdi:
“Yok... Ama karşı tarafta da iyi niyet olursa bazı konularda iyileştirme olabilir. Ama tazminat, takas ve iade bizim üzerinde hassasiyetle durduğumuz başlıklardır. Bunlar bizim esas prensiplerimizdir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin vermiş olduğu kararlara göre ‘35 yıldır o topraklarda veya o konutta oturan insanların da hakları olduğu’ ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla bir hatayı düzelteceğiz diye başka mağduriyetler yaratma da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararına göre insan haklarına aykırı bir durumdur. Biz bu prensipleri de dikkate alarak mülkiyetle ilgili düşüncelerimizi bir paket olarak masaya koyduk.
36 YILI YOK SAYAN BİR ANLAŞMANIN YAŞAMA ŞANSI AZ OLUR
Biliyorsunuz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği kararlar insan hakları esas alınarak verilen kararlardır. Dolayısıyla aradan geçen 36 yılı yok sayarak bir anlaşma yaparsanız, o anlaşmanın yaşama şansı az olan bir anlaşma olur. Bu nedenle bu geçen yılları da dikkate alarak bir anlaşma yapma arayışı içindeyiz ve böyle bir anlaşmanın kalıcı olabileceğine inanıyoruz. Bunu da muhataplarımıza anlatmaya çalışıyoruz.”