Şadi yaptığı yazılı açıklamada, hükümetin ithal yasakları ve ithal ürünlere yüksek gümrük ve fon uygulamasıyla “Kıbrıslı Türk üreticiyi ve sanayiciyi koruyacağım” derken, bir taraftan üreticilere haksız rekabet olanakları sunarak, üreticinin daha iyi standartlarda üretime teşvik edilmesini önlediğini, diğer taraftan tüketiciye büyük bir “saygısızlıkla” yaşamı pahalılaştırarak, genel olarak ekonomiyi rekabet edemez hale getirdiğini savundu.
“Siyasilerin, bazı üreticilerin fahiş kar etme alışkanlığı karşısında sessiz kalınmasının geçmişte yaşananlardan ders çıkarılmadığı anlamına geldiğini” ileri süren Şadi, “hükümetimizin bir bakanlığı Kuzey ve Güney’de fiyatların aynı olduğunu, hatta ülkemizde daha ucuz ürünler bulunduğunu söyleyerek, halkımıza Rum tarafından alışveriş yapmamasını salık verirken; diğer bir bakanlığı, bazı yerli üreticilerin etkin lobi çalışmalarına boyun eğerek, yerli üreticinin malını istediği kar marjında satabilmesi için yurtdışından aynı ürünlerin ithalatını yasaklayabilmektedir” dedi.
Hükümetin ülke üreticilerinin gelişerek, rekabet koşullarında kaliteli mal üretimi yapmalarını, yeni pazarlama ve satış tekniklerini kullanmalarını teşvik edecek açılımları yaşama geçirmek yerine, ithalata yasak koyduğu görüşünü belirten Şadi açıklamasında, “hükümet, üreticilerimizin ürün, sunum ve hizmet kalitelerini artırarak, rekabet edebilir fiyatta ürünler piyasaya sunmasına engel olmakta, yasaklarla kaçağı ve alternatif piyasalara yönelişi teşvik ederek devlet bütçesine dolaylı darbe vurmaktadır” ifadelerine yer verdi.
Tüketiciyi korumayan ve Güney Kıbrıs’a kaçmasını sağlayan kapalı ekonomi modelinin artık sürdürülebilir olmadığının görüldüğünü kaydeden Şadi, “KKTC üreticisi ve sanayicisi, Güney Kıbrıs ve Türkiye pazarı ile rekabet edebilir düzeye gelecek ürünler üretmeye özendirilmeli ve teşvik edilmelidir” dedi.
İthalat yasakları ve ithal ürünlere konan yüksek gümrük ve fonlar, keyfi olarak fiyatların artırılması dışında, kayıt dışı ekonominin de Güney Kıbrıs’tan kaçakçılığı “adeta teşvik” eder nitelikte olduğunu kaydeden Metin Şadi, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“İŞAD, ekonomide küresel rekabetin ve AB normlarının gereklerini er ya da geç yerine getirmek zorunda kalacak yerli üreticilerimizi tüketiciye saygılı olmaya davet ederken, hükümetimizi bakanlıklar arasındaki politikalarında eşgüdümlü olmaya ve genel bir ekonomik strateji içerisinde üreticimizi rekabet edebilir ürünler üretmeye teşvik edici politikalar izlemeye çağırır.
Hükümetimiz, daha da gecikmeden, üzerinde karara vardığı yasal düzenlemeleri yaparak, devletin ekonomiye bu tür müdahalelerini önleyecek şekilde Rekabet Kurulu’nun oluşumunu sağlamalıdır.”