Metal iş kolunun en büyük sendikası olan Türk Metal ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 10 yıl önce ''Işıklı Bir Gelecek'' sloganıyla başlatılan ortak eğitim projesi kapsamında metal işçilerine tüketicinin korunması ve kredi kartları kullanımı konularında eğitim verilmeye başlandı.
Türk Metal'in yetkili olduğu MESS üyesi iş yerlerindeki çalışanların tamamının yararlanması amaçlanan projede bugüne kadar 70 bin metal işçisi eğitimden geçirildi.
Türk Metal Genel Başkanı Pevrul Kavlak, yaptığı açıklamada, 10 yıl önce başlatılan ortak eğitim projesinin, Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından da en iyi sosyal proje seçildiğini söyledi.
Çalışanları daha da eğitimli hale getirerek hem bireylerin hem toplumun kalite çizgisini artırmayı hedefleyen proje ile eğitimin beşikten mezara kadar sürdürülmesine gayret ettiklerini anlatan Kavlak, şöyle konuştu:
''Eğitimlerimiz yılın 11 ayı haftada iki grup olmak üzere devam ediyor. Yaz aylarında yaptığımız eşli eğitimlerde, özellikle ev hanımlarımız, tüketici olarak haklarının neler olduğu, bir mal veya hizmetten şikayetçi olunduğunda şikayetin nereye ve nasıl yapılacağı konusunda bilgiler istedi.
Ayrıca üyelerimiz banka kredi kartlarından alınan kart kullanım bedelinin yasal olup olmadığı, bunların nasıl geri alınacağı konusunda bilgi talep etti. Bir çok üyemiz cep telefonu servis sağlayıcı firmaların kampanya reklamlarının aldatıcı olduğundan şikayetçi olmuştu. Bunun üzerine eğitim programına bu konular da eklendi.
Kredi kartının akılcı kullanımı, gelirden fazla borçlanmamaya dikkat edilmesi ve kredi kartı borcunun bir başka kredi kartı ile kapatılmasının yol açtığı ağır mali ve sosyal yüklerin neler olabileceği konusunda üyelerimize bilgi veriyoruz. Her türlü mal alımı ve hizmet sözleşmenin okunmadan imzalanmaması, özellikle bankalar ile yapılan sözleşmelerde dikkat edilmesi gereken noktalar ile imzalanan her türlü sözleşmenin bir kopyasının da tüketiciye verilmesi zorunluluğunun yasal bir hak olduğu derslerimizde öğretilmektedir.''
İşçilere yönelik tüketici eğitimi seminerlerinde metal işçilerine, ayrıca sağlık ve ekonomi açısından cep telefonlarının da akılcı kullanımı ve arıza durumunda tamiri için yasal sürenin aşılmasında tüketicinin hakları anlatılıyor. Cep telefonu servis sağlayıcı firmalarının reklamlarında alttan geçen yazıların okunamaması, reklamda vaat edilen ile faturaya yansıtılan bedelin farklı olduğu durumlarda, reklamın Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Reklam Kuruluna şikayet edilmesi uyarısında bulunuluyor.
-İŞÇİLERİN ŞİKAYETLERİ-
Türk Metal ve MESS'in yürüttüğü eğitim programlarında katılan işçiler, tüketici olarak en fazla bankacılık ve iletişim konularından şikayetçi.
İşçilerin dile getirdiği şikayetlerden bazıları şöyle:
''-Bankalar, istemediğimiz halde kredi kartları gönderiyor. Bankalar tarafından kart istenmeyen bir kişiye kredi kartı gönderilmesin.
-Kredi kartı sözleşmesi, tüketici kredisi sözleşmesi gibi her türlü sözleşme imzalanırken, tüketiciye sözleşmenin bir kopyası verilmiyor. Sözleşmeyi okumamıza izin vermiyorlar. Sözleşmenin okunup anlaşılması için eve götürüp okunması yasak. Sözleşme bankadan çıkmaz deniliyor. Kredi çeken müşteriler neye imza attıklarını bilmiyor.
-Kredi alan müşteriye bir klasör ve iki poşet naylon dosya için 'dosya parası' adı altında 500 liradan fazla dosya parası kesiliyor. Sorduğumuzda ise alınır bu normal deniliyor.
-Kredi kartını açtırırken aradığımız 444'lü hatlar, kredi kartını kapatmak isterken en erken 10 dakikada açılıyor. Banka görevlileri kredi kartını kapatmaktan telefondaki sesleri kaydedildiği için korkuyorlar. Dakikalarca dil döküp kartı kapatmak istemiyorlar. Kredi kartları şubeler tarafından da iptal edilmeli.
-Kredi kartı kapatıldığı zaman, müşteriye hesabında hiç borcu kalmadığı konusunda bir yazı verilmiyor. 'Bu yazı verilsin' denildiğinde bir çok banka bu yazıyı vermek için 15 lira para istiyor. Bunu da 'sizin için personel çalıştıracağız ve elektrik yakacağız' diyerek açıklıyorlar.
-Bankalar bir müşterinin bankaya olan 1 lira borcunun ödenmesi için müşteriye yazı yazmak yerine, bu borcun yıllar geçerek büyümesini bekliyor. 1 liralık borç akıl almaz bir hesapla bir-iki yıl içinde 1000 liraya ulaşınca 'buyurun borcunuz vardı, büyüdü' deyip insanları bankaya çağırıp ödenmesini istiyorlar. Bu aslında kötü niyetin bir göstergesi değil midir?
-'Kredi kartlarından yıllık kullanım ücreti alınmasın' dendiğinde bunun yasal olduğu söyleniyor. Bir çok banka, tüketici sorunları hakem heyetine şikayet edildiği zaman yıllık kullanım ücretini iade ediyorsa bu paranın alınması nasıl yasal oluyor?''