Dr. Küçük Ölümünün 27. Yıldönümünde Anıldı

15 Ocak 2011 Cumartesi  20:45

Protokol sırasına göre çelenklerin kabre sunulması, saygı marşı ve saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’nın okunması eşliğinde bayrakların göndere çekilmesiyle başlayan tören, Dr. Küçük’ün ölüm yıldönümü dolayısıyla bayrakların yarıya indirilmesiyle sürdü.
Kabir özel defterinin Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Kaya Türkmen, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Adem Huduti ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Mehmet Daysal tarafından imzalanmasının ardından Müze ve Fotoğraf Sergisi gezildi.
Dr. Küçük’ü anma törenine Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Dr. Fazıl Küçük’ün ailesi, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hasan Bozer, Başbakan İrsen Küçük, Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Türkiye Cumhuriyeti’nin Lefkoşa Büyükelçisi Kaya Türkmen, KTBK Komutanı Korgeneral Adem Huduti, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Mehmet Daysal, tümen komutanları, Yüksek Mahkeme Başkanı Nevvar Nolan, ana muhalefet CTP - BG Genel Başkanı Ferdi Sabit Soyer, bakanlar, milletvekilleri, LTB Başkanı Cemal Bulutoğluları, devlet üst düzey ve askeri erkan, muharip dernekler, kurum kuruluş ve okullar, üniversitelerin temsilcileri, siyasi parti başkan ve temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
EROĞLU
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kabir Özel Defteri’ne şunları yazdı:
 
“Aziz Lider Dr. Küçük,
Ebediyete intikalinin 27. yıldönümünde bir kez daha manevi huzurundayız.
Kıbrıs Türkü, tarihte eşine az rastlanır sistematik bir zulüm ve zorbalıkla yok edilmeye ve vatanından sürgün edilmeye çalışılırken, önderliğinizde başlayan mücadeleyle yok oluş sürecinden kurtulmuş, toprağına ve öz benliğine sahip çıkmıştır.
Kıbrıs Türk halkı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla sonuçlanan haklı mücadelesindeki öncü rolünüzü her zaman hatırlayacak, sonsuza dek minnetle anmaya devam edecektir.
Sizi ve Kıbrıs Türk halkının var oluş mücadelesinde emeği geçen tüm dava arkadaşlarınızı şükranla anıyor, manevi huzurunuzda saygıyla eğiliyorum.”
TÜRKMEN
Türkiye Büyükelçisi Kaya Türkmen de deftere şunları kaydetti:
“Aziz Fazıl Küçük,
Ebediyete intikal edişinizin 27. yıldönümünde, Kıbrıs Türk halkının özgürlük, egemenlik ve eşitlik mücadelesindeki önderliğinizi bir kez daha saygı ve şükranla anıyoruz.
Kıbrıs Türklerinin haklı davasına yapmış olduğunuz özverili katkılar her zaman şükranla anılacak ve Kıbrıs Türk Halkı’nın yolunu aydınlatmaya devam edecektir.
Bu vesileyle manevi huzurunuzda Türkiye Cumhuriyeti’nin, Kıbrıs Türkü’nün barış, huzur, refah ve istikrar içinde yaşaması için daima yanında olacağını teyit ederken, Kıbrıslı Türk kardeşlerimizle beraber, geleceğe duyduğumuz güven ve inançla, aziz hatıranız önünde saygıyla eğiliyoruz.
Ruhunuz şad olsun.”
HUDUTİ
Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Korgeneral Adem Huduti de deftere şunları yazdı:
“Mücahit Kıbrıs Türk Halkının Mümtaz Lideri,
Ebediyete intikalinizin 27. yılında, kahraman Kıbrıs Türk halkının şanlı varoluş mücadelesine şekil ve ruh veren örnek liderliğinize duyulan derin hürmet duygularıyla bir kez daha huzurunuzdayız.
Mensubu olduğunuz büyük Türk Milleti’nin size verdiği yüksek karakter, engin bilgi birikimi ve cesaretinizle ulu önder Atatürk’ün mazlum milletlere ışık tutan eşsiz mücadelesini örnek alarak mücahit Kıbrıs Türk halkının özgürlüğüne giden yolda yaptığınız liderlik asla unutulmayacaktır.
Başta siz olmak üzere ulusal ve uluslararası platformda mücadele veren dava arkadaşlarınızın yaktığı özgürlük meşalesi, bugün Kıbrıs Türk halkının hür ve bağımsız olarak yaşadığı bu topraklar üzerinde yükselen genç bir fidan olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolu aydınlatmıştır. Kadirşinas Türk halkı ve onun ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk’ü, verilen bu mücadelenin mimarlarından olan sizi asla unutmayacak ve sonsuza kadar kalbinde yaşatacaktır.
Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ve onun mensupları olarak bizler de, vermiş olduğunuz mücadelenin kıymetinin idraki içerisinde adada barış ve huzur ortamının teminatı olmaya devam edeceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle yüksek şahsiyetinizi minnet ve şükranla anarken manevi huzurunuzda saygıyla eğiliyoruz.
Ruhunuz şad olsun.”
DAYSAL
Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Mehmet Daysal ise deftere şunları yazdı:
“Aziz Liderimiz Dr. Fazıl Küçük;
Ebediyete intikalinizin 27. yıldönümünde, Kıbrıs Türkü’nün özgürlük mücadelesinin temelini ve ruhunu teşkil eden eşsiz önderliğinizin manevi huzurunda bir kez daha bulunmanın heyecanı içerisindeyiz.
Kıbrıs Türk halkının yaşadığı karanlık ve zor günlerde, yaktığınız özgürlük ateşiyle Kıbrıs Türkü’nü o karanlık günlerden kurtarıp, bugün barış, huzur ve güven dolu bir ortamda yaşamasını sağlayarak, dünya tarihinde önemli bir sayfaya imza attığınızın idraki içindeyiz.
Bütün yaşamınızı adadığınız Kıbrıs Türk halkının bağrından çıkan cesur, inançlı, bilinçli, Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı evlatlarından oluşan Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, gösterdiğiniz yolda, bizlere emanet ettiğiniz barış ve huzur ortamının yılmaz bekçileri olmayı sonsuza dek sürdürecek azim ve kararlılıktadır.
Yüksek şahsiyetinizi ve bu uğruda hayatlarını feda etmiş tüm dava arkadaşlarınızı bir kez daha minnetle anıyor, manevi huzurunuzda saygıyla eğiliyoruz.
Ruhunuz şad olsun.”
 
“26 OCAK’TA RUM TARAFI İYİ NİYETLİ OLURSA İLERLEME SAĞLANABİLİR, AKSİ TAKDİRDE BM’DEN GÖREV BEKLİYORUZ”
 KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Dr. Fazıl Küçük'ün ölümünün 27. yıldönümü dolayısıyla Anıttepe’de düzenlenen devlet töreninde yaptığı konuşmada, 26 Ocak’ta Cenevre’de yapılacak olan üçlü görüşmede, Rum tarafının iyi niyetli olması ve gerçekler temelinde bir antlaşma yapılmasına yanaşması durumunda ilerleme sağlayabilmenin mümkün olabileceğini, “aksi takdirde Birleşmiş Milletlerden görev beklediklerini” vurguladı.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs Türk Halkının Özgürlük ve Varoluş Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük önderliğinde başlatılan mücadelenin; Kıbrıs’ta kalıcı bir barış ortamının sağlanması ve idamesine yönelik olduğunu çok iyi bildiklerinden Rum tarafı ile görüşmelerini iyi niyetle ve yapıcı bir anlayışla devam ettirdiklerini belirterek, “Sabrımızı zorlasalar, haksızlıklarını, ambargolarını devam ettirseler de haklı olmanın ve haklılığımızın er ya da geç teslim edileceğinin bilinci içinde yolumuza devam ediyoruz” dedi.
Kıbrıs Türk tarafının istekleri ve savunduklarının Birleşmiş Milletler Örgütü’nün kuruluş gerekçelerine, insan haklarına, çağdaş normlara, uluslararası hukuk ilkelerine uygun olduğuna işaret eden Eroğlu, “Kıbrıs Türk tarafı daha fazla, Kıbrıs’ta bir çözüm olmamasının mağduru pozisyonunda tutulamaz. Kimse oyun oynamaya, Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp ederek kendi emellerine ulaşmaya çalışmasın” dedi.
Eroğlu konuşmasında, Dr. Küçük’e seslenerek; “Kıbrıs’ta iki halk, iki devlet, iki bölge vardır. Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi bizim için olmazsa olmazdır. İki bölgeliliğin sulandırılmasına, mülkiyet konusunun bizleri 1974 öncesine götürecek, ekonomimizi, sosyal yaşamımızı perişan edecek şekilde sonuçlandırılmasına asla yanaşmadık, yanaşmayacağız” dedi.
Eroğlu, bugün var oluş ve özgürlük mücadelesi lideri Dr. Fazıl Küçük’ü ölümünün 27’nci yılında kabri başında andıklarını belirterek, “O’nu unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Dr. Küçük’ün, Fazıl Kaymak’ın, Osman Örek’in, gerek TMT gerekse diğer kurum - kuruluşlarda, örgütlerde başı çekenlerin ve tabi ki Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın o yıllardaki, o zor koşullardaki mücadeleleri, önderlikleri, Anavatan Türkiye’nin de desteği olmasaydı bugün Kıbrıs Türk halkı ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti’nin olmayacağına dikkat çekti.
Eroğlu, bu vesileyle aralarında olanları sevgi ve şükranla, aralarında olmayanları ise rahmetle andıklarını belirtti, Dr. Fazıl Küçük hakkında şunları söyledi: “Dr. Fazıl Küçük’e boşuna; ‘özgürlük ve varoluş mücadelemizin lideri’ denilmemiştir. Şahsen benim ve eminim halkımızın tümünün Doktor Fazıl Küçük denilince yüreğini ve beynini sıcak duygular kaplar... Neden? Çünkü Dr. Küçük Halk’ın kendi içinden çıkardığı, halkı ile bütünleşen bir Halk adamı idi.
O hepimize bir halk adamının halkı ile bütünleşerek dava adamına dönüşmesinin nasıl meydana geldiğini gösterdi. Sahibi, Yazı İşleri Müdürü ve yazarı olduğu gazetesine ‘Halkın Sesi’ adını vererek dile getirdiklerinin kaynağının ne olduğunu, kimden güç aldığını net bir şekilde ortaya koydu. Önderlik nedir, nasıl olur en güzel örneğini sergiledi.
Kıbrıs Türk halkı, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ten, Türkiye Cumhuriyeti’nden güç ve ilham alarak, Doktor Fazıl Küçük’ün önderliğinde verdiği mücadele ile azınlık statüsünden çıkarak, toplum statüsüne geçmiş oradan da bir Devlet’in kurucu ortağı halk noktasına ulaşmıştır.”
Cumhurbaşkanı Eroğlu, “üç-dört satıra sığdırmaya çalıştığını” söylediği bu gelişim süreci ve mücadelenin gelecekte de Kıbrıs adasında başı dik, alnı açık, kimliği ile özgür ve egemen olarak, refah içinde yaşamak isteyen her birey tarafından dikkatle okunması ve özümsenmesi gerektiğine vurgu yaparak, Dr. Küçük’ün, Rum - Yunan ikilisinin Enosis isteklerinin doruğa ulaştığı, bu uğurda bir terör örgütü kurdukları dönemde kalemiyle, halkıyla mücadelesini yürüttüğüne, Kıbrıs Türk halkının başlattığı mücadelenin Anadolu’da benimsenmesi ve Anavatan Türkiye hükümeti tarafından sahiplenilmesi için çok önemli gayretler sarf ettiğine işaret etti.
Eroğlu, Dr. Küçük’ün Vakıflar’ın yeniden Kıbrıs Türk Halkının yönetimine devredilmesi için verdiği mücadelenin tarihteki önemli mihenk taşlarından biri olduğuna vurgu yaparak, konuşmasına şöyle devam etti:
“Doktor Küçük 1974 Mutlu Barış Harekatı sonrasında da halkına hizmet etmiş, demokrasimizin gelişmesine yazıları, görüşleri ile önemli katkılar sağlamıştır. Doktor Fazıl Küçük’ün değerli önderimizin, liderimizin 15 Kasım 1984’te yani ölümünden yaklaşık 2 ay önce Cumhuriyetimizin ilan edildiği gün yaşadığı heyecan, hastalığına rağmen gözlerinde yer alan pırıltı hala taptaze belleğimde duruyor.
Çok mutlu idi… Televizyona, radyoya verdiği demeçte hastalığındaki ağırlaşmaya ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanının kendisini tüm acılarına rağmen ne kadar mutlu ettiğine dikkati çekiyordu.Bana göre bu açıklama, o gün orada yaşanan tablo, en az Meclis’ten oy birliği ile geçirdiğimiz bağımsızlık ilanı kararımız, Kurucu Cumhurbaşkanı Denktaş’ın yaptığı konuşma kadar önemli ve tarihi idi.
DR. KÜÇÜK’ÜN AÇTIĞI YOLDAN YÜRÜYORUZ
Ve gelelim bugüne... Bugün de Halkımız ve biz Doktor Fazıl Küçük’ün açtığı yoldan yürüyoruz. Mücadelenin henüz bitmediğinin, hedefe tam olarak ulaşılamadığının bilinci ile çabalarımızı devam ettiriyoruz.Dün olduğu gibi bugün de zorluklarımız vardır ama çok şükür ki düne göre çok ama çok iyi bir noktadayız. Anavatan Türkiye ile birlikteyiz.Devletimiz var. Kendi bölgemizde, kendi topraklarımızda özgürüz. Yoktan bir Devlet, bir ekonomi yarattık.Tüm devletlerin başına gelebilenlere benzer bir şekilde bizim de ekonomik sıkıntılarımız baş göstermiştir ama bunları aşacağımızdan eminiz.”
 
KIBRIS MÜZAKERELERİ
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, 26 Ocak’ta Cenevre’de yapılacak olan üçlü görüşmede, Rum tarafının iyi niyetli olması ve gerçekler temelinde bir antlaşma yapılmasına yanaşması durumunda ilerleme sağlayabilmenin mümkün olabileceğini, “aksi takdirde Birleşmiş Milletlerden görev beklediklerini” vurguladı.
Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs Türk Halkının Özgürlük ve Varoluş Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük önderliğinde başlatılan mücadelenin; Kıbrıs’ta kalıcı bir barış ortamının sağlanması ve idamesine yönelik olduğunu çok iyi bildiklerinden Rum tarafı ile görüşmelerini iyi niyetle ve yapıcı bir anlayışla devam ettirdiklerini belirterek, “Sabrımızı zorlasalar, haksızlıklarını, ambargolarını devam ettirseler de haklı olmanın ve haklılığımızın er ya da geç teslim edileceğinin bilinci içinde yolumuza devam ediyoruz” dedi.
Kıbrıs Türk tarafının istekleri ve savunduklarının Birleşmiş Milletler Örgütü’nün kuruluş gerekçelerine, insan haklarına, çağdaş normlara, uluslararası hukuk ilkelerine uygun olduğuna işaret eden Eroğlu, “Kıbrıs Türk tarafı daha fazla, Kıbrıs’ta bir çözüm olmamasının mağduru pozisyonunda tutulamaz. Kimse oyun oynamaya, Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp ederek kendi emellerine ulaşmaya çalışmasın” dedi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu bu konuda şunları söyledi: “Doktor Fazıl Küçük önderliğinde başlatılan mücadelenin Kıbrıs’ta kalıcı bir barış ortamının sağlanması ve idamesine yönelik olduğunu çok iyi bildiğimizden Rum tarafı ile görüşmelerimizi iyi niyetle ve yapıcı bir anlayışla devam ettiriyoruz.
Sabrımızı zorlasalar, haksızlıklarını, ambargolarını devam ettirseler de haklı olmanın ve haklılığımızın er ya da geç teslim edileceğinin bilinci içinde yolumuza devam ediyoruz.
26 OCAK’TA CENEVRE’DEYİZ
İsteklerimiz savunduklarımız, Birleşmiş Milletler Örgütü’nün kuruluş gerekçelerine, insan haklarına, çağdaş normlara, uluslararası hukuk ilkelerine uygundur. 26 Ocak’ta Cenevre’de olacağız…
Eğer Rum tarafı iyi niyetli olur, gerçekler temelinde bir antlaşma yapılmasına yanaşırsa ilerleme sağlamamız mümkündür. Aksi takdirde Birleşmiş Milletlerden görev bekliyoruz.
Kıbrıs Türk tarafı daha fazla, Kıbrıs’ta bir çözüm olmamasının mağduru pozisyonunda tutulamaz.
Kimse oyun oynamaya, Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp ederek kendi emellerine ulaşmaya çalışmasın...
Biz, Anavatan Türkiye ve Kıbrıs Türk halkının yerinin Avrupa Birliği’nde olduğuna inanıyoruz, ancak ne Türkiye ne de bizler Avrupa Birliği uğruna haklarımızdan vazgeçecek değiliz.
 
DR. KÜÇÜK’E…
 
Önderimiz, liderimiz Doktor Fazıl Küçük’e seslenerek yineliyorum; Rahat uyu sevgili Doktor.
 
Kıbrıs Türk halkı, iki kurucu devletin oluşturacağı yeni bir ortaklığa vardır ama gerçekler mutlaka görülmeli, idrak edilmelidir. Kıbrıs’ta iki halk, iki devlet, iki bölge vardır. Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi bizim için olmazsa olmazdır. İki bölgeliliğin sulandırılmasına, mülkiyet konusunun bizleri 1974 öncesine götürecek, ekonomimizi, sosyal yaşamımızı perişan edecek şekilde sonuçlandırılmasına asla yanaşmadık, yanaşmayacağız.
Senin gösterdiğin özgürlük yolundan ilerlemeye devam edeceğiz.En zor zamanlarda senin yaptığını biz de yapıyoruz ve halkımızdan, Anavatanımızdan güç alıyoruz...
Sana gani, gani rahmet diliyor, halkımız adına verdiğin mücadeleye sahip çıkacağımıza dair sözümüzü yineliyoruz…”
 
 



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/Dr-Kucuk-Olumunun-27-Yildonumunde-Anildi-/350952