Güç - Sen Mağusa Limanında Eylem Gerçekleştirdi

Grev sırasında limanda yürüyüş gerçekleştiren grevciler, “Ölüm Solumak İstemiyoruz”, “Ülkemiz Çöplük Değildir”, “Hiç Bir Faaliyet Sağlıktan Önemli Olamaz” yazılı pankartlar açtılar.

GÜÇ-SEN Başkanı Memduh Çeto grevde yaptığı konuşmada, Sendikal Platform tarafından 2011’in “toplumsal varoluş için mücadele yılı” ilan edildiğini belirterek, bu mücadele yılının sadece maddi unsurları içermediğini, kültürü, çevreyi, tüm verileri ortaya koyarak mücadele ettiklerini ifade etti.

Çeto, Mahkemeler ve Tapu Dairesi’nde başlatılan eylemleri destekleyen Gümrük Dairesi çalışanları olarak ilkin ek mesaiye gitmeme eylemi başlattıklarını, bugün de 2 saatlik grevle çevreye olan duyarlılıklarını göstermek istediklerini söyledi.

Çeto, Mağusa Limanı’nın Akdeniz’de gezen bütün gemilere açık olduğunu, gemilerin keyfiyetle limana gelip bir şeyler indirdiğini, bu gemilerle ilgili tahlil veya kontrol yapılmadığını savundu.

KKTC’nin kanserde 5’inci sırada olduğunu söyleyen Çeto, devletin, ülkede yaşayan insanlarla bir değeri olduğunu kaydederek, “Hepimiz hasta olacaksak; yakınımızda bir ilkokul var bu insanların 18-20 yaşlarına geldiklerinde kanserden ölmelerini bekleyeceksek bu işi yapmayalım. İktidar olanlar bunları ortaya koymak zorundadırlar” dedi.

Sendikal Platform adına konuşan Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Genel Sekreteri Emin Özkalp de, ülkeyi yönetenlerin, Sendikal Platform’un para için mücadele yaptığını sandıklarını belirterek “Demek ki hala daha Kıbrıs Türk’ünün esas mücadelesinin ne olduğunu bizi yönettiğini iddia edenler anlamamış; onlar adına utanç duyduk” diye konuştu.

Platformun eylemlerinin “toplumsal varoluşa götürecek birer ateş” olduğunu söyleyen Özkalp, Kıbrıs Türkü’nün “sadece siyasi kararlarla tüketilmemekte olduğunu” savundu, hastalıkların, kanserin çoğaldığını de çoğaldığını belirterek, Kıbrıs Türkü’ne maddi, manevi, siyasi, ekonomik zararı olan her şeyin karşısında olduklarını kaydetti.

Mağusa İnisiyatifi adına basın bildirisi okuyan Dr. Okan Dağlı da, Mağusa Limanı’nın uzun yıllardır bölge için ciddi bir sağlık sorunu haline geldiğini, limanın büyük bir kısmı ve denizlerin dökme yüklerle kirletildiğini, kentin bu yüklerin tozlarıyla hastalıkların tehdidi altına sokulduğunu kaydetti.

Dağlı, bölgede akciğer hastalıkları, alerjik hastalıkların ve kanser türlerinin hızla arttığını kaydederek, Gazimağusa’nın bazı kanser türlerinde adada birinci sırada olduğunu, bunun bir rastlantı olmadığını savundu.

Dağlı, kapalı Maraş bölgesinin atıl ve terk edilmiş halinin de birçok bulaşıcı hastalığın yayılmasına olanak sağladığını da ileri sürdü.

Dağlı, Gazimağusa limanının içinde bulunduğu durumu şiddetle protesto ettiklerini, yetkili mercileri acilen duruma müdahale etmeye çağırdıklarını kaydetti.

Yeşil Barış Hareketi Başkanı Doğan Sahir de konuşmasında, GÜÇ-SEN’in çok haklı bir kavga verdiğini söyledi.

Sahir, ihmaller ve istismarlar nedeniyle çevrenin büyük zarar gördüğünü, yaşam kalitesinin olumsuz etkilendiğini kaydetti. Sahir, ülkede ithal çevre sorunlarıyla da karşı karşıya olunduğunu belirterek, başkalarının pislikleriyle yaşamak istemediklerini dile getirdi.

Sahir, temiz bir çevre için GÜÇ-SEN’in mücadelesine destek verdiklerini de sözlerine ekledi.

Grevde, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği’nin basın bildirisi de okundu. Bildiride, KKTC’de önemli çevre sorunları nedeniyle hava, toprak ve su kirliliği yaşandığı ifade edildi.

Mağusa Limanı’ndaki çevre kirliliğinin hem ülkeyi kirlettiği, hem de diğer atıklar için davetiye çıkardığı kaydedilen bildiride, çevre kirliliğinin, insan sağlığında giderilemez bozulmalara sebep olduğu hatırlatılarak, yetkililer göreve davet edildi, GÜÇ-SEN’in eylemine destek belirtildi.