Uzmanlar, sağlıklı beslenme trendinin Türk, İtalyan, Yunan, Lübnan, Fas ve Tunus mutfaklarının karışımı olan Akdeniz mutfağında yoğunlaştığını belirterek, sebze, meyve, süt ve ürünleri, doğal kepekli tahıllar, tam buğday ekmeği, kepekli ekmek ve zeytinyağından oluşan Akdeniz diyeti ile kalp ve damar hastalıklarının önüne geçilebileceği tavsiyesinde bulunuyor.
''Medicana Tıp Günleri'' kapsamında düzenlenen Kardiyoloji Semineri'nde de beslenme ve kalp sağlığına ilişkin yurt dışında yapılan çalışmalar ele alındı.
Seminerde yapılan çeşitli sunumlarda kalp ve damar hastalıklarından korunmada beslenme şeklinin çok önemli olduğunu belirten uzmanlar, sağlıklı beslenme alışkanlığının dönemsel değil, ömür boyu devam etmesi ve yaşam biçimi haline gelmesi gerektiğini vurguladı.
Uzmanların verdiği bilgiye göre, Akdeniz tarzı beslenme, sebze, meyve, süt ve ürünleri, doğal kepekli tahıllar, tam buğday ekmeği, kepekli ekmek ve zeytinyağından oluşuyor. Yurt dışında beslenme ve kalp sağılı ile ilgili yapılan çeşitli araştırmalar, halk arasında Akdeniz diyeti olarak bilinen düşük kolestrol diyetinin, hastalıklardan korunmada önemine dikkat çekiyor.
ABD'de yapılan yeni bir araştırmada, Akdeniz diyetinin üç ayda kalp hastalıkları riskini yüzde 15 oranında gerilettiği saptandı.
Akdeniz diyetinin tedavi edici etkisi, diyete bağlı kalp rahatsızlıklarının ortaya çıkmasıyla klinik çalışmalar çerçevesinde yürütülüyor. Dr. Keys'in ''Yedi Ülke Çalışması'' isimli araştırmasında da 50-54 yaşları arasındaki Yunan erkeklerindeki kalp hastalıkları oranının karşılaştırma gruplarından Amerikalı erkeklere göre yüzde 90 daha az olduğu tespit edildi.
Dünya Sağlık Örgütü'nce yapılan araştırma ise (İspanya, Yunanistan, Fransa ve İtalya) insanların diğer Avrupa ülkeleri ve Amerika'dakilerden daha uzun ömürlü ve kalp hastalıkları ve kanserin daha düşük oranda olduğu ortaya konuldu.
Harward Üniversitesi Beslenme Bölüm Başkanı Dr. Walter Willet de Akdeniz diyeti ile beslenilmesi gerektiği önerisinde bulunarak, diyette zeytinyağı kullanımının artırılması ile HDL kolesterol seviyesinin yükseldiğini tespit etti.
Akdeniz diyetinde bulunan fonksiyonel besinler, havuç, kayısı, turunçgiller, böğürtlen, ahududu, kızılcık ve lahana gibi sebze ve meyvelerden oluşuyor ve C ile E vitaminlerini içeriyor. LDL oksidasyonunu önlüyor, kan lipitlerini düşürüyor ve kanser riskini azaltıyor.
BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRİYOR
Özel tat veren sarımsak, soğan, pırasa ve lahana gibi sebzeler ise bağışıklığı güçlendiriyor.
Soya fasulyesi ve diğer fındık, fıstık, ceviz, kuru fasulye, nohut gibi baklagiller E vitamini, selenyum, çinko ve diyet posası içeriyor. Kan lipidlerini düşürüyor, toksik ögeleri etkisizleştiriyor ve kan şekerini denetliyor.
Yeşil çay ise karsinojenleri (kanserojenleri), toksin ve mikropları etkisizleştiriliyor.
Yoğurt ve probiyotikler, laktikasit bakterileri içeriyor ve bağırsak enfeksiyonlarını iyileştiriyor, kolon kanseri riskini azaltma eğilimi gösteriyor.
Kalsiyum açısından zengin olan yağı azaltılmış süt ve süt ürünleri ise osteoporoz riskini azaltıyor.