|
|
Türkiye ile İran arasında Kapıköy-Razi Sınır Kapısı'nın yolcu ve araç trafiğine açılması konusunda 2 Nisan Polis Merkezi'nde yapılan görüşmeler sona erdi. Daha sonra Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz, beraberindeki İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Rıza Rahimi'nin Yardımcısı Ali Ağa Muhammedi ile birlikte basının karşısına geçtiler. İki ülke heyeti arasında yaklaşık 4 saat süren toplantının ardından düzenlenen basın toplantısında ilk olarak konuşan Muhammedi, 15 Nisan'da küçük araçların geçişine izin verilecek olan sınır kapısının her iki tarafa da hayırlı olmasını diledi. Eksikliklerin en kısa sürede giderileceğini ifade eden Muhammedi, emeği geçenlere de teşekkür etti.
Devlet Bakanı Yılmaz ise, şimdiye kadar sadece demiryolu açısından kullanılan Kapıköy Sınır Kapısı'nın, karayolu ulaşımına açılması konusunda önemli bir adım attıklarını belirtti. Yoğun süren çalışmanın ardından yol haritasını belirlediklerini vurgulayan Bakan Yılmaz, Kapıköy-Razi Sınır Kapısı'nın kullanımının önünde mevzuat açısından herhangi bir engel kalmadığını ve altyapı anlamında yapılması gerekenlerin ise ayrıntılı bir şekilde belirlendiğini söyledi. Altyapı çalışmalarının 15 Nisan 2011 tarihine kadar bitmesi konusunda anlaşmaya vardıklarını ifade eden Yılmaz, ''15 Nisan itibarıyla hem Türk hem de İran tarafı altyapıya dönük çalışmalarını tamamlamış olacak ve böylece Kapıköy Sınır Kapısı'nı bu tarihten itibaren hafif araçlar ile yolcu trafiğine açmış olacağız. TIR'lara açılması için de İran tarafındaki 15 kilometrelik yolun asfaltlanması ve bir köprü yapılması gerekiyor. Onun da 11 Eylül'e kadar tamamlanması için mutabakat imzalandı. Böylece bu yılsonu itibarıyla bu kapımız tam anlamıyla faal hale gelmiş olacak'' dedi.
Bakan Yılmaz, iki ülke arasındaki Esendere ve Gürbulak sınır kapılarıyla ilgili de çeşitli konularda uzlaşmaya vardıklarını dile getirerek, Başkale-Salmas arasındaki Sınır Ticaret Merkezi'nin de eylül ayına kadar işlevsel hale gelmesi konusunda mutabakat imzaladıklarını ifade etti. Yapılacak işbirliğiyle çalışmaların hızlanacağını anlatan Yılmaz, ''Bütün bunları 'Türkiye ile İran'ın ticareti daha fazla artsın, İranlılar ile Türkler daha fazla karşılıklı seyahat edebilsin' diye yapıyoruz. Önümüzdeki birkaç yıl içinde dış ticaret hacmimizi 10 milyar dolardan 30 milyar dolarlara taşımayı hedefliyoruz. Sadece bu sene büyükelçimizin bana verdiği bilgiye göre 2 milyon turist Türkiye'ye geldi. Bu sayının daha fazla artmasını umuyoruz. Bu kapının açılması hem ticaretimize hem de turizmimize çok ciddi katkılarda bulunacak. Şunun altını çizmek isterim ki bu kapının açılması diğer kapıların önemini azaltmayacak. Burada pastayı büyütüyoruz ve herkes pastadan daha fazla pay alacak. Bundan en fazla sınırdaki iller faydalanacak. Özellikle Van ve Hoy Kapıköy'den doğrudan etkilenecek iki önemli şehir. İkisi de aşağı yukarı aynı büyüklükte, iki kardeş şehir. Bu şekilde ikisinin de daha çok zenginleşmesini, gelişmesini ve kalkınmasını bekliyoruz. Bugün kapıya her iki taraftan gelen insanların heyecanını görünce bu kapının önemini çok daha iyi anladım'' şeklinde konuştu.
Şubat ayında hem kendisinin hem de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün İran'a gideceğini belirten Yılmaz, iki ülke arasındaki ilişkilerin daha ileri noktalara ulaşması ve İran ile ticaret rejiminin gelişmesi için çaba sarf edeceklerini sözlerine ekledi.
Yapılan konuşmaların ardından toplantının mutabakat metni Bakan Yılmaz ve Muhammedi arasında karşılıklı olarak imzalandı.
Bakan Yılmaz geceyi Van'da geçirdikten sonra sabah saatlerinde Diyarbakır'a geçmesi beklenilirken, İran heyetinin ise Van Ticaret ve Sanayi Odası'nda Türk iş adamlarıyla yapacağı toplantının ardından ayrılması bekleniliyor.