"Türkiye'de doğan ilk fil" olarak tarihe geçen sevimli yavrunun adı anketle belirlenecek. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan Doğal Yaşam Parkı'nın en çok ilgi gören üyeleri arasında yer alan fillerin sayısı üçe yükseldi. Begümcan ve Winner'in ilk yavrularının dünyaya gelmesi, Doğal Yaşam Parkı'nda sevinç ve heyecan yarattı. 15 yaşındaki Begümcan ve 9 yaşındaki Winner'in 2008 yılında başlayan birlikteliğinin ardından 5 Şubat akşamı dişi bir yavru dünyaya geldi. Yaklaşık 610 gün süren gebeliğin ardından dişi fil Begümcan, 110 kg. ağırlığında oldukça sağlıklı bir yavru doğurdu. Soyları tükenme tehdidi altındaki Asya fillerinin Türkiye'de ilk kez yavrulaması ve bu tarihi olayın İzmir'de gerçekleşmesi, günlerdir heyecanla doğumu bekleyen Doğal Yaşam Parkı personelini son derece mutlu etti. Doğumdan birkaç saat sonra ilk kez anne sütü emmeye başlayan yavru filin sağlıklı bir şekilde dünyaya gelmesiyle günlerdir uykusuz bir şekilde bekleyen bakıcı ve uzmanlar rahat bir nefes aldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamada, minik file ilişkin isim önerilerinin www.izmir.bel.tr adlı internet sitesine iletilebileceği kaydedildi. 1996 yılında Hindistan'da doğan anne Begümcan, henüz 2 yaşındayken, Hindistan Cumhurbaşkanı'nın hediyesi olarak İzmir'in unutulmaz fili Pak Bahadur'a arkadaşlık etmek üzere kente getirildi. 21 Temmuz 2007 günü Pak Bahadur'un hayatını kaybetmesinin ardından, İsrail Ramat Gan Hayvanat Bahçesi'nde 2002 yılında dünyaya gelen Winner adlı erkek fil 2008'de Fuar Hayvanat Bahçesi'ne getirildi ve burada Begümcan'la arkadaşlık etmeye başladı. 3 yılın sonunda çiftin ilk yavruları dünyaya geldi. İzmir Doğal Yaşam Parkı Danışmanı Prof. Dr. Nilüfer Aytuğ, bu doğumun uluslararası alanda çok büyük yankı uyandıracağını söyledi. Nesli tükenme tehdidi altındaki Asya fillerinin üremesi için dünyada çeşitli çalışmalar yapıldığını, hatta suni döllenme yollarının bile denendiğini kaydeden Aytuğ, "Dünyada bugüne dek sadece belli başlı hayvanat bahçelerinde başarılı olan üreme çalışmasının İzmir Doğal Yaşam Parkı'nda doğal yollardan gerçekleşmesi büyük önem taşıyor. Soyu tükenmekte olan bir hayvan grubu adına bu üreme çok önemli katkı olacak. Doğumun burada doğal yollardan gerçekleşmesi, İzmir Doğal Yaşam Parkı'ndaki bakım koşulları, yaşam alanları ve beslenmelerinin ne kadar iyi olduğunu da kanıtlıyor" diye konuştu. Türkiye'deki ilk fil doğumunun İzmir'de gerçekleşmesinin mutluluk verici olduğunu da dile getiren Prof. Dr. Nilüfer Aytuğ, en büyük dileklerinin gelecekte Asya fili isteyen diğer kurumların da ihtiyaçlarına cevap verecek düzeyde üremenin sağlanması olduğunu sözlerine ekledi. İzmir Doğal Yaşam Parkı Müdürü Hakan Öztürk ise Türkiye'deki ilk fil doğumuna tanıklık etmenin mutluluğu içinde olduklarını söyledi. Günlerdir bekledikleri doğumun gerçekleşmesiyle derin bir nefes aldıklarını belirten Öztürk, "Duygularımızı anlatmakta zorlanıyoruz. Gerek annenin, gerekse yavrunun sağlık durumu çok iyi. Bu da mutluluğumuzu arttırıyor" dedi. 30 Kasım 2008'de 425 bin metrekare alan üzerine kurulan İzmir Doğal Yaşam Parkı, hayvanların doğal hayatın bir parçası olarak, daha özgür ve konforlu bir yaşam sürmelerini sağladı. Burada 15 bin metrekare bir yaşam alanına sahip olan Begümcan ve Winner, vahşi doğadaki yaşamlarını aratmayacak koşullarda, tutsaklık duygusunu hissetmeden yaşamaya başladı. Bu mutluluk tablosu, iki Asya filinin doğal yollardan üremesini sağladı.
2008 yılında hizmete giren İzmir Doğal Yaşam Parkı'nda mutlu bir yaşam süren Begümcan ve Winner'in ilk yavrularına kavuşması, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nu da sevindirdi. Doğum haberinin ardından Doğal Yaşam Parkı'na giderek Begümcan ve yavrusunu ziyaret eden Başkan Kocaoğlu, İzmir Doğal Yaşam Parkı'nda dünyaya gelen yavrulara İzmirliler tarafından isim verilmesinin artık gelenek haline geldiğini hatırlatarak minik file yine ortak bir kararla isim verileceğini bildirdi.
Hijyenik koşullarda gerçekleşen doğumun ardından yavru Asya filinin bir süre daha kapalı alanda tutulacağını dile getiren uzmanlar, Begümcan'ın tanımadığı kişilerin yavrusuna yaklaşmasından tedirgin olduğunu, bu yüzden saldırganlaşabileceğini ve bu dönem geçene kadar ziyaretçilerle karşılaşmasına izin verilemeyeceğini belirttiler. Asya filleri, yaşayan iki fil türünden biri, aynı zamanda Asya'da yaşayan en iri hayvan olarak biliniyor. Bu tür genelde Bangladeş, Hindistan, Sri Lanka, Çinhindi ve Endonezya'nın bazı yerlerinde yaşıyor. Nesli tehlikede olan Asya fillerinden dünyada sadece 25 bin 600 ila 32 bin 750 adet arasında hayvanın yaşadığı tahmin ediliyor. Türkiye'deki nesli 19. yüzyılda tükenen Asya filllerinin ömrü ortalama 60 yıl iken, evcil fillerin ömrü 80 yıla çıkabiliyor.