|
|
Denizli Belediye Başkanı Nihat Zeybekci’nin eşi Ayşen Zeybekci önderliğinde, tamamen gönüllülük esasına göre hizmet veren Denizli Belediyesi Sevgi Eli, 6 yılda 10 yıllık süreçte alınabilecek mesafeden daha fazla yol aldı.
Başkan Zeybekci ve eşi Ayşen Zeybekci, Sevgi Eli’nin kuruluşunun 6. yılında, bağışta bulunan hayırseverlere yemek verdi. Polisevi’ndeki yemeğe, Denizli Valisi Yavuz Erkmen, eşi Nevhilal Erkmen, Denizli Belediye Başkanı Nihat Zeybekci, eşi Ayşen Zeybekci, Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, eşi Prof. Dr. Gülseren Bağcı, İl Genel Meclisi Başkanı Halil Pekdemir, başkan yardımcıları Osman Zolan, Şamil Çınar, Mustafa Gökoğlan, Mahmud Oğuz ve Nilgün Ök ile çok sayıda hayırsever ve eşleri katıldı.
Vali Yavuz Erkmen, çok büyük fedakarlık isteyen ulvi bir görevi yerine getirenlere teşekkür ederek sözlerine başladı. Millet Olarak en büyük özelliğimizin toplumsal dayanışmamız olduğuna dikkat çeken Vali Yavuz Erkmen, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘Aslında işin özünü çok güzel ifade ettiler. Bu salona baktığımda konunun ne kadar sahiplenildiğini de görüyorum. Bizim millet olarak en büyük özelliğimiz toplumsal dayanışmamızdır. Birbirimize sıkı sıkıya sarılmamızdır. Pek çok sorunları biz bu şekilde millet olarak atlattık. Ne zaman bu ilişkiler zayıflarsa biz millet olarak kendimizi tehlikede hissederiz. Bu duyguların hiçbir zaman kaybolmaması gerekiyor. Ben Türkiye’nin birçok yerinde görev yaptım. Ama inanın Denizli kadar birbirine tutkun, elinden tutulması gereken kişilere el uzatan, bu dayanışmayı en üst noktaya çıkaran hayırseverliğiyle takdir toplayan başka il görmedim. Bu nedenle hayırseverlere teşekkür ediyorum.’
1 HAYIR 1000 BELAYI DEFEDER
Denizli Belediye Başkanı Nihat Zeybekci de, hayırseverlerin içinde olmadığı bir tarafından tutmadığı bir yardımda, hep birşeylerin eksik olduğunu ifade etti. Söz konusu nedenle sevgi eline ihtiyaç duyulduğunu belirten başkan Nihat Zeybekci, şöyle dedi:
‘Verdiğimiz hizmetlerde hayrı duayı eksik gördük. Onun için Sevgi eli ihtiyacı olduğunu hissettik. Bir paylaşma kültürünün, bir hayır alma eksikliğini de sevgi eliyle görmüş olmaktan mutluyuz. Biz Denizli Belediyesi olarak yardım sandığımızla milyonları aktarıp vatandaşlarımıza dağıtabiliriz. Sizin içinde olmadığınız, sizin bir tarafından tutmadığınız bir şeyde insan ve sevgi unsuru pek olmuyor. Bugün bu paylaşımı gördüm.
Bir elin verdiğini öbür el görmesin şeklinde düşünce yaygındır. Ancak böyle olmaması gerektiğine de birazcık ikna oldum. Komşunuz sizin benzer yardımlar ettiğinizi bilsin. Miktarını ve kime yardım edildiğini bilmesin ama iyi örnek olma adına yardım ettiğinizi bilsin. Böylece o da getirsin versin. Siz 3 öğrenciye burs veriyorsanız 1 öğrenciye de o versin. Herkes birbirine yardım etsin. Aslında biz paylaşma yardım etme kültürümüzü tamamen uygulayabilsek devletin yardım etme gibi bir şeye de ihtiyacı olmaz. Verdiğiniz en ufak yardım başınızdan birçok belayı def ediyor. Allah sizlerden razı olsun.
Serçe kuşu kadar ağırlığında bir ana 40 kilo etmez. Her biri 80 kilo olan 2 engelli oğluna bakıyor. Yediriyor içiriyor onlara bakıyor. Ama kimseye de durumunu bildirmiyor. Bizim görevimiz bu insanları bulup yardım etmektir. Görevimiz boyunca görmediğimiz bilmediğimiz böyle konulardan da sorumluyuz. Hayırseverlerimize ve Sevgi eli çalışanlarımıza binlerce kez teşekkür ediyorum.’
PAÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı da, Sevgi Eli’nin karşılıksız sevgi anlayışıyla hizmet eden bir kurum olduğuna dikkat çekerek, ‘Bir elin verdiğini öbür elin duymaması gerektiğinin bilincinde olan bir milletin torunları ve çocukları olarak emeği geçen herkese teşekkür ediyorum’ dedi.
Sevgi Eli’ne büyük emek veren ve vermeye de devam eden Başkan Zeybekci’nin eşi Ayşen Zeybekci de, çalışmalar hakkında bilgi verdi.
2005’den 2011 yılına kadar hayırseverlerin yardımıyla neler yaptığını anlatan Ayşen Zeybekci şunları kaydetti:
‘2006’da 1. yılımızda bağış yapan sayısı bağış alan sayısından çok fazlaydı. 2 kişinin bağışlarını bağışlar çok küçük olduğu için 1 kişiye veriyorduk. 2010 yılı sonuna gelindiğinde 9200 bağış var. Bunlar kaydedebildiklerimiz. Bazı hayırseverlerimiz ise kapıya bağışını bırakıp gidiyordu. 2010 yılında bağış alan sayısı ise 23200 kişidir. Bağış yapan 3 kat artarken bağış alan sayısı 9 kat arttı. Bu bağışları dağıtırken merkezde bağlayıp ilçelere beldelere köylere açıldık. 79 mahalle 18 ilçe 134 köyde milyonlarla ifade edilen kıyafet verilmiştir. 555 aileye 3747 parça ev eşyası, 3500 hasta ve çocuk bezi, 1065 litre süt, 2500 paket gıda, 273 gelinlik, 250 aileye yakacak odun, 60 tekerlekli sandalye, 27 ayarlanabilir hasta yatağı ve 1082 öğrencimize kırtasiye, kitap, oyuncak verilmiştir.’
KİMSESİZLERİN KİMSESİ
Fatih Sultan Mehmet Han’ın ‘Hiç Kimse Yok Kimsesiz, Herkesin Var Bir Kimsesi, Ben Bugün Kimsesiz Kaldım, Ey! Kimsesizler Kimsesi’ dörtlüğüyle sözlerini sürdüren Ayşen Zeybekci, ‘2006 Şubat ayında ‘’ben bugün kimsesiz kaldım, Ey! Kimsesizler Kimsesi ‘’diyenlerin çaresiz kalmışların duaları kabul edildi. Ve yaradan tarafından bizler ve sizler bu kimsesizlere hizmetkar olarak şereflendirildik, görevlendirildik. Kurulduğumuz günden beri bunun farkında olarak, kapımızdan giren her kimseye (acaba bu mudur duasına icabet edilen) nazarıyla bakıp onları kapılarda karşıladık, sırtını sıvazladık, gözleri gülünceye, memnuniyetini ifade edinceye kadar elimizdekileri onlara sunduk, elimizdekiler ile yetinmeyip bu bizi aşan bir konu, bunu biz yapamayız demeden Denizli deki tüm kurumlarla, temasa geçip sorunları, sıkıntıları çözmek için gayret ettik’ dedi.
6 YILDA 6698 KM YOL
Sevgi Eli’nin son 1 yılda 6698 kilometre yol giderek yardıma ihtiyacı olanlara elini uzatmaya çalıştığını kaydeden Ayşen Zeybekci, şöyle dedi:
‘Bizim gayretlerimizi görenler, verdiğimiz güveni hissedenler, ben ne yapabilirim, deyip bize katıldılar. Acıpayam , Tavas, Çameli, Beyağaç, Buldan ve Çardak ilçelerimizde şubeler açtık. 134 köyümüze 925 ailemize ulaştık. 6.698 km yol kat ettik. Buralar da çok zor şartlar da yaşamaya çalışan insanlarımıza ulaştık. Belki onların yaşamlarını çok değiştiremedik ama onlara yalnız değilmişiz, buralara gelip beni buldular dedirtip yüzlerini güldürdük. Onların hüznü bizim hüznümüz oldu, onların gözyaşları yüzümüz gülse de hep bizim içimize aktı. Allah’ım! Bu güne kadar biz niye bunlara ulaşamadık, niye daha önce gelmedik deyip kendimizi suçlayıp kahrolduk.’
TÜP YOK, YİYECEK YOK
Yardım dağıtılırken kendisini çok etkileyen bir anısını hayırseverlerle paylaşan Ayşen Zeybekci;
‘Tavas Vakıf Köyü’ne gidip bir evin kapısını çaldık, muhtar bile ilk defa bizimle o eve girdi. Bir anne 14 ve 15 yaşında ilköğretime giden iki çocuk, tek oda, iki kilim, 3 değil 2 tane çay bardağı, ayağı kırık sehpa üzerinde bozuk bir televizyon vardı. Anne, evin için de yaz gününde yanan ocakta siyah bir tava ve içinde bir kaşık yağ, 2 domates, bir köşede ekmek bohçası, çocuklar okuldan gelecek öğle yemeği hazırlıyordu. Kalktım odayı karıştırdım. Eski bir dolap gördüm. Yiyecek bir şeyler vardır diye karıştırıyorum, bir kavanoz yağ, bir kavanoz salçadan başka evde yiyecek hiçbir şey yok. Buzdolabı yok, tüp yok, ocak yok, bardak yok, çay, şeker yok kadın mahcup, biz ondan daha mahcup oradan ayrıldık.
Ve birden geçmişe gittik. Hz. Ömer’in yakasına yapışan o nineyi hatırladık. O nine bugün anne olmuş bizim yakamıza yapılmıştı. Bir anne olarak bir kadın olarak diğerlerinin bizden alacaklı olduğunu daha fazla çalışmamız gerektiğini ve ihtiyacı olanlara ulaşmak için daha fazla çaba göstermemiz gerekliliğini bir kez daha hissettik.’
Ayşen Zeybeki, başta hayırseverler olmak üzere vali ve belediye başkanı ile yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasında emeği geçen herkese teşekkür etti.
PAÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr İbrahim Durak da, 18 Mart Üniversitesi’nde yerel yönetimler ve hayır faaliyetleri konusundaki sunumunda Sevgi Eli’ni anlattığını belirterek salondakileri bilgilendirdi.
Bu arada başkan Zeybekci ve eşi Ayşen Zeybekci, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle salondaki bayanlara gül dağıttı.