Bakan Davutoğlu, Libya'da kayıp New York Times gazetesinin 4 muhabirinin Türkiye Büyükelçiliğinde bulunduğunu belirtti.
TUNUS SINIRINA DOĞRU YOLA ÇIKTILAR
Libya'da Türkiye'nin Trablus Büyükelçiliği tarafından teslim alınan 4 New York Times muhabirinin bir büyükelçilik görevlisinin refakatinde, büyükelçiliğe ait araçla Tunus sınırına doğru yola çıktığı öğrenildi.
Diplomatik kaynaklar, Libya'da kendisini temsil etmesi için Türkiye'ye bir nota veren ABD tarafının, New York Times muhabirlerinin kurtarılması konusunda Dışişleri Bakanlığından aracılık yapmasını istediğini, bu hukuki zemin üzerine Türkiye'nin Trablus Büyükelçisinin, Libya Dışişleri Bakanlığı ile temasa geçerek bu kişilerin serbest bırakılması talebinde bulunduğunu anımsatarak, Büyükelçinin dün sabah Libya istihbarat başkanlığında gidip, muhabirleri bizzat teslim aldığını söylediler.
Aynı kaynaklar, Türkiye'nin Trablus Büyükelçiliği'nde bir süre misafir edilen muhabirlerin bir büyükelçilik görevlisinin refakatinde, büyükelçiliğe ait araçla Tunus sınırına doğru yola çıktığını belirttiler.
New York Times, Libya'daki çatışmaları izleyen 4 muhabirinin kayıp olduğunu, gazetecilerle en son geçen salı günü iletişim kurulduğunu bildirmişti.
Libya lideri Muammer Kaddafi'ye bağlı güçler tarafından yakalanan gazetecilerin serbest bırakılacağını, Kaddafi'nin oğlu Seyfülislam Kaddafi, ABC televizyonuna verdiği mülakatta açıklamıştı.
ABD'DEN TÜRKİYE'YE TEŞEKKÜR
ABD, Libya'da kaybolan dört New York Times muhabirinin serbest bırakılmasında oynadığı rolden dolayı Türkiye'ye teşekkür etti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner, Türkiye'nin bu süreçte yardımcı olduğunu belirterek, "Türkiye'ye yardımları için teşekkür ederiz. Türkiye'nin, gazetecilerimizin Libya'nın dışına çıkarılmasına yönelik yardımını derinden takdir ediyoruz" dedi.
Bu arada Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, Türkiye'nin Trablus Büyükelçiliğinin, oradaki ABD vatandaşlarını temsilen ''konsolosluk ofisi'' olarak hareket etmeyi de içerecek şekilde çalıştığını kaydetti.
TÜRKİYE'YE TEŞEKKÜR ETTİ
New York Times (NYT), Libya'da kaybolan 4 gazetecisinin serbest bırakılmasında oynadığı rol dolayısıyla Türkiye'ye teşekkür etti.
Gazetenin internet sayfasında çıkan haberde, NYT'nin Genel Yayın Yönetmeni Bill Keller'ın, 4 gazetecinin serbest bırakılmasından son derece memnun olduğunu ifade eden yazılı bir açıklama yaptığı bildirildi.
Keller'ın açıklamasında, ''Özellikle Türk hükümetine, bizim adımıza müdahale ederek gazetecilerimizin serbest bırakılmalarını ve Tunus'a gönderilmelerini sağladıkları için minnetarız'' dediği belirtildi.
Haberde, serbest bırakılan gazetecilerin, New York Times'ın Pulitzer ödüllü Beyrut büro şefi Anthony Şadid, savaş bölgelerinde foto muhabirliği yapan Tyler Hicks ve Lynsey Addario ile 2009'da Afganistan'da Taliban tarafından kaçırılan ve daha sonra İngiliz komandolar tarafından kurtarılan muhabir Stephen Farrell olduğu bildirildi.
PROSEDÜRE YETERİNCE UYULMADI
Davutoğlu, Türk-Amerikan İş Konseyi üyelerini kabulünden önce basın mensuplarına yaptığı açıklamada, başta Libya olmak üzere bölgedeki gelişmelere ilişkin çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Paris'teki zirve öncesi ve sonrasında İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague ve ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'a bu kanaatlerini ifade ettiklerini belirten Davutoğlu, şunları söyledi:
"Her şeyden önce böyle bir koalisyonun oluşması için uluslararası hukukta prosedür vardır. Biz bu prosedüre yeterince uyulduğu kanaatinde değiliz. BM denetiminde olması gereken ve mutlaka BM temel ilkeleri çerçevesinde ve katılıma açık olması gereken bir operasyonun belli ülkelerin seçilmesi suretiyle bir toplantı neticesinde yapılmasını uygun görmediğimizi de bildirdik. Bir karar alındı ve operasyon başlatıldı. Bu operasyon sürürken de bütün taraflara, sorumlu davranmaları ve insan kayıplarına yol açılmaması, Libya halkının barış ve esenliğinin korunması yönünde her türlü telkinde bulunduk."
UMARIM DÖNÜŞÜM BARIŞLA SONUÇLANIR
NATO bünyesinde tartışmalar sürerken önceki gün akşam Genelkurmay Başkanlığı ve MİT yetkilileriyle süreci takip ederek, atılacak adımlar konusunda açık ve net bir tutum sergilediklerini ve bu çalışmaların sürdüğünü anlatan Davutoğlu, önceki gün NATO'da insani yardım ve silah ambargosu uygulanması, yani herhangi bir saldırı veya çatışma yönü olmayan hususlarda nasıl katkıda bulunulabileceği konusunda istişareler yapıldığını belirterek, şöyle konuştu:
"NATO toplantısında çok haklı sorular sorduk. Bu, herhangi bir süreci engelleme çabası değildi. Böyle bir engelleme de söz konusu olmadı. Ancak bu haklı sorulara cevap verilmesi gerektiğini düşündük, düşünüyoruz. Bu sorular, bu tür konularda BM liderliğinde yürütülmesi gereken operasyonların nasıl olması gerektiği ve NATO'da nasıl istişare edilmesi gerektiğiyle ilgili ilkesel sorulardır. Türkiye bu soruları sorma hakkına sahiptir. Çünkü bu konu NATO gündemine geldiği anda, tabii NATO'nun en etkin ülkelerinden birisi olarak ve Akdeniz'in, Kuzey Afrika'nın ve Ortadoğu'nun geleceğiyle doğrudan ilgilenen ülkelerin başında gelen Türkiye bu soruları sordu. Bugün bu sorulara cevap mahiyetinde bir oturum daha gerçekleşecek, bizim de bu oturumla birlikte atacağımız adımlar ilkesel olarak başta zikrettiğim ilkelerle tutarlı olacak... Bingazi'de ve diğer bütün şehirlerde barışın, huzurun, sükunun, ebediyete kadar sürecek Türkiye-Libya dostluğunun temel taşlarını oluşturacak şekilde çalışmalar içinde olacağız. Türkiye'den Libya'ya ve Libya'daki kardeşlerimize yönelik hiçbir kötü niyet veya yanlış adım olamayacağı gibi tamamıyla onların esenliğine dönük adımlar atma konusunda da kararlıyız. Ümit ederiz ki bu dönüşüm barış ile tamamlanır."
LİBYANIN YANINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ
Bunun bölgede ve Libya'da üstlendikleri rolün küçük bir işareti olduğunu kaydeden Davutoğlu, şunları söyledi:
"Konuşamayan taraflar arasında köprü olmak, konuşamayan, konuşması zor olan taraflar arasında olabilecek sorunları çözmek... Türkiye'nin temel dış politika ilkesidir. Libya'da da bu ilke uygulanmaktadır. Libya'nın geleceğiyle birinci derecede ilgilenen ülkelerin başında gelmekteyiz, ancak Libya'nın geleceği Libyalılara aittir, başka hiç kimseye ait değildir. Bingazi'deki, Trablus'taki, Derne'deki, Tobruk'taki, Mısrata'daki, Sirte'deki bütün Libyalılara aittir. Biz Türkiye olarak Libya'nın yanında olmaya devam edeceğiz. Libya'ya yönelik yardımların ve dönüşümün barışçıl yönde olmasını teminen atılacak adımların da mutlaka uluslararası hukuk meşruiyeti ve BM sisteminin temel ilkeleri çerçevesinde olması yönündeki ilkeli tutumuzu da sürdüreceğiz."
Bir TV programına katılan Davutoğlu'nun konuşmasında öne çıkan ifadelerden bazıları şöyle:
-Libya konusundaki bütün çalışmaları yakinen ve aktif bir tavırla takip ediyoruz.
-Tablonun netleşmesi, atılacak adımlar açısından zaruri.
-Libya'daki krizi dış müdahale olmadan, Libya üzerinde bir takım hesaplar dönmeden, kalıcı düşmanlıklar oluşmadan çözebilir miyiz diye bütün araçlarımızı kullandık.
-Her ülkenin özel şartları var. Her ülkenin özel şartlarında doğru politika neyse onun uygulanması gerekiyor.
-Biz hiçbir Libyalı kardeşimize silah doğrultmayız.
-Bahreyn ve BAE Dışişleri Bakanları Türkiye'ye geliyor.
BAE DIŞİŞLERİ BAKANI İLE GÖRÜŞTÜ
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed ile telefonda görüştü.
Alınan bilgiye göre, görüşmede bölge ve Libya'daki son durum ile körfez güvenliğine ilişkin konular ele alındı.
PATRIOTA, DAVUTOĞLU'NU ARADI
Brezilya Dışişleri Bakanı Antonio Patriota, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nu aradı.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre Patriota, Davutoğlu'ndan Libya konusundaki son gelişmelerle ilgili bilgi aldı. İki Bakan konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.