Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, seçim startını Kırıkkale'de verdi. Sabah geldiği Kırıkkale'de ilçe ve beldeleri tek tek gezen, akşam saatlerinde ise Gök Düğün Salonu'nda yaklaşık 2 bin kişiye hitap etti. "Devletin başına, Devlet gelecek" tezahüratları ile salona gelen Bahçeli, burada yaptığı konuşmada, bütün siyasi partilerin, yasanın kendilerine tanımış olduğu imkanlar dahilinde milletvekili adaylarını belirlediğini ifade etti. Bahçeli, "Tüm partilerimiz yasanın tanıdığı imkan dahilinde milletvekili adaylarını gününde YSK'ya bildirmiş ve YSK yasa hükmü gereği, hepsinin Anayasa'nın 76'ncı maddesi çerçevesinde, milletvekili olma yeterliliğini aramış ve bazı tasarruflarda bulunmuş olabilir. Bu tasarrufları geçmişte yaptığı gibi bugün de yapmış olabilir. Ancak böyle bir tasarrufta bulunduktan sonra, 3 günden bu yana sokakların ne hale geldiğini, besleme programcıların, sözde aydınların, bazı siyasi partilerin, PKK'nın siyasal ucu olan hayatları boyunca terörizm faaliyetleri içinde olup, yargılanmış ya da yargılanmamış, 7'si bağımsız olan 12 adayın başvurusu reddedilmiştir. Ama Türkiye ayağa kalktı, 7 PKK uzantısını neredeyse demokrasi kahramanı ilan etti. Şimdi soruyorum ey köşe yazarları, siyaset yorumcuları, akıl üretenler, aydınlar, siyasi partiler, dün neredeydiniz? Bu ülkede milliyetçileri dışlayıp, memleketi ihanet edenleri kabul edeceksin, bu nasıl anlayış? 6'sına eksik evrakı tamamlayıp milletvekili yolu açıldı. Şu rezalete bakın. Bu ne rezalet, bu ne ahlaksızlıktır. Sokaklara terör ve anarşizm korkusu salarak karar değişikliğine karşı bu kararı kim düzeltecek? Yargının düzelteceği yok. Meclis kapalı, hükümet sessiz. Öyleyse milletim bir sen kalıyorsun. Gel, bu adaletsizliği, bu yanlışı sen düzelt" diye konuştu.
Solunu dolduran kalabalığa "Gasp yoluyla milletvekili olmaya çalışanlara, yerel iradeyle milli iradeyle dur demesini bilin" diyen Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:
"12 Haziran'da zorla dayatarak, bir partinin mensubu olarak, milleti zorlayarak seçilme hakkını gasp edenlere karşı başta güneydoğu Anadolu bölgesi olmak üzere bunların yaşadığı illerde yaşayan her vatandaşıma sesleniyorum; bu yolu açmayın. Devlet yönetimi anarşizme kapılırsa, her şey farklı bir noktaya gelir. Seçimlerin yapılmasının bir anlamı kalmaz. Öyleyse bulunduğunuz yerde bu adaletsizliği giderin. Gasp yoluyla milletvekili olmaya çalışanlara, yerel iradeyle milli iradeyle dur demesini bilin. Akıl var mantık var, bari düşünemiyorsun konuşma. Yeri geldiğinde özür dilemesini bil. Bir memuriyet imtihanı oluyor, imtihan şaibeli. YGS yapılıyor. Sayın Başbakan, kurumun başındaki bir yandaşına inanıyorsun da binlerce gencin ailesinin kaygısına niye kulak vermiyorsun? Kalkıyor argo bir üslupla, 'Bin, iki bin kişiyi şu şu partiler Taksim'e getiriyor, biz istersek beş on bin kişiyi karşılarına çıkarırız' diyor. Kimin karşısına kimi çıkarıyorsun? 9 yıllık iktidarında geleceğin bir devrim ordusuna nüve teşkil edecek milis mi yetiştirdin."
"Ülkücü hareket sandıktan zaferle çıkacak, sokaktan değil" diye devam eden Bahçeli, "Başbakan diyor ki bazı partileri kastederek, 'bunlar Silivri'den getiriyor' diyor. Sen ise Kandil Dağı'ndan getiriyorsun. Polise tokat atanları getiriyorsun. Gelin dokunulmazlığı kaldıralım, Silivri'den kim gelmişse sorgulansın, Kandil'den gelenlerin sorgusu da devam etsin. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden başlayarak kim varsa onların yolsuzlukları da sorgulansın. O komutanlar beraat edecek ama sen 3 tezkereyle Yüce Divan'da inanıyorum ki yargı adaletli olursa mahkum olabilirsin. Değerli arkadaşlarım işte bu ve buna benzer bir süreçte Türkiye" ifadelerini kullandı.