|
|
3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla AB Komisyonu'nun düzenlediği "Batı Balkanlar ve Türkiye'de İfade Özgürlüğü" konferansının kapanışında konuşan Füle, "Seçimlerin ardından yeni anayasa sorununu çözüyor olacaksınız. Lütfen bu kez gerçekten kapsayıcı bir sürecin ürünü olsun. Her bir Türk vatandaşını ilgilendiren anayasada tüm siyasi partiler ve sivil toplum bu sürecin arkasında olsun" dedi.
AB Komisyonu'nun 12 Eylül'deki referandumla kabul edilen anayasa değişiklik paketinin kapsayıcı bir süreçte hazırlanamamasını eleştirdiğini hatırlatan Füle, bu konudaki hassasiyetlerinin paketin içeriğiyle değil yöntemiyle ilgili olduğunu belirtti.
Türkiye'deki yasaların, ifade özgürlüğünü Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarıyla uyumlu şekilde yeterince güvence altına almadığı eleştirisinde bulunan Füle, tutuklanan gazetecilerle ilgili delillerin açıklanmamasından ve yeterli şeffaflık sağlanmamasından endişe duyduğunu söyledi.
İfade özgürlüğüyle ilgili yeterli AB müktesebatı olmamasını da eleştiren Füle, AB mevzuatının eksik olduğu konularda aday ülkelerden çok fazla talepte bulunmaya haklarının olmadığını belirtti.
Stefan Füle, yaklaşık 500 gazetecinin katıldığı konferansta yapılan önerileri değerlendirerek ifade özgürlüğüyle ilgili talepleri aday ülkelerin başbakanlarına mektupla ulaştıracaklarını da dile getirdi.
Füle, bu yılki ilerleme raporlarıyla birlikte ifade ve bazın özgürlüğü konularında her bir aday ülke için yol haritası hazırlayacaklarını ve bu konuyu katılım sürecinin merkezine yerleştireceklerini sözlerine ekledi.