|
|
Galatasaray, uzun süredir peşinde olduğu İtalyan ekibi Lazio'nun Uruguaylı file bekçisi Fernando Muslera ile 5 yıllık resmi sözleşme imzalandığını açıkladı. Son yıllarda kaleci konusunda yüzü pek gülmeyen Sarı-kırmızılı yönetimin şu anda dünyanın en yetenekli kalecileri arasında gösterilen ve futbolseverlerin merakla takip ettiği Copa America'da Uruguay Milli Takımı ile final yükselme başarısı gösteren Muslera'yı renklerine bağlaması taraftarları da ziyadesiyle memnun etti.
Peki Galatasaray'ın aylardır transfer etmek için uğraştığı karşılığında Arnavut oyuncusu Lorik Cana'yı gözden çıkardığı Fernando Muslera kimdir?
Muslera, 16 Haziran 1986'da Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te dünyaya geldi. 2004 yılına kadar Uruguay'ın Montevideo Wanderers takımının altyapısında forma giyen genç kaleci, daha sonra aynı takımda profesyonel kariyerine başladı. 2 yıl boyunca A Takım'da görev yaptıktan sonra kiralık olarak Nacional'de forma giymeye başladı. Nacional'de gösterdiği performansla dikkatleri üzerine çeken Muslera, kendisine gelen transfer teklifleri arasında İtalyan ekibi Lazio'yu tercih etti. Muslera 2007 yılı yazında 3 milyon euro bedelle Lazio'ya transfer oldu.
DÖNÜM NOKTASI 2008/09 SEZONUNUN İKİNCİ YARISI OLDU
Muslera için Lazio kariyeri hiçte beklendiği gibi başlamadı. Peruzzi'nin futbolu bırakması, takımın bir diğer kalecisi Marco Ballotta'nın da 43 yaşında olması nedeniyle birinci kaleci olması beklenen Muslera, genç yaşında devraldığı Lazio kalesine yedinci haftada oynanan Milan maçında yediği 5 golle ara vermek zorunda kaldı. Muslera ilk sezonunda sınırlı sayıda ligde ve kupada forma giyebildi.
2008-09 sezonu da Muslera için pek iyi başlamayacaktı. Arjantinli kaleci Carrizo'nun arkasında yedek soyunan Muslera ilk 20 hafta boyunca yedek kulübesinde oturdu. Ancak ligin ikinci yarısı belki de Muslera'nın kariyerindeki dönüm noktalarından biri oldu. Yılın ikinci yarısıyla birlikte teknik direktör Delio Rossi'yle de sorunlar yaşayan Arjantinli Carrizo, yerini Muslera'ya kaptırdı. Uruguaylı file bekçisi ilk maçlardaki tutukluğuna karşın yavaş yavaş ısındığı eldivenleri bir daha çıkarmadı ve ligin son 3 haftası hariç İtalya Kupası'nda da tüm maçlarda forma giydi. Özellikle o sezon takımının İtalya Kupası'nda final oynamasında büyük pay sahibi olan Muslera, Sampdoria'yla oynadıkları final maçında da Cassano ve Campagnaro'nun vuruşlarında gole izin vermeyerek takımını İtalya Kupası zaferine taşıdı.
Bu üstün başarısında sonra Lazio kalesini kapan Muslera, bir sonraki sezon ligde 36 maçta forma giydi. Bu maçların 7'sinde gole izin vermeyen genç file bekçisi Inter'le oynadıkları ve 2-1 kazandıkları İtalya Süper Kupası maçında "En İyi Oyuncu" ödülüne layık görüldü.
DÜNYA KUPASI'NIN PARLAYAN YILDIZI
Kulübündeki başarı performansı nedeniyle milli takıma da seçilen Muslera, yavaş yavaş kaleyi devraldığı Uruguay Milli Takımı'yla Güney Afrika'daki 2010 Dünya Kupası Finalleri'nde yıldızını parlattı. Grup maçlarında hiç gol yemeyen genç Uruguaylı, Güney Kore ile oynanan ikinci tur maçının ardından yarı finaldeki Gana eşleşmesinde tüm dünyanın dikkatini üzerine çekti. 120. dakikada turnuvanın yıldızlarından Asamoah Gyan'ın kaçırdığı penaltı ile seri penaltı atışlarına geçilirken, bu atışlardan üçünü kurtaran Muslera, penaltılar esnasında köşe seçip atlamak yerine topu izleyerek hamle yapmasıyla tüm dünyada büyük yankı uyandırdı. Muslera'lı Uruguay Milli Takımı Güney Afrika'da Dünya 4'sü olarak dikkat çekecekti.
Fernando Muslera bu yaz oynanan Copa America'da (Güney Amerika Futbol Turnuvası) gösterdiği müthiş performans ile ülkesi Uruguay'ı finale taşıyan isimlerin başında geldi. Uruguay Milli Takımı Peru'yu Suarez'in golleriyle 2-0 yenerek finale yükselirken Muslera özellikle Arjantin'le oynadıkları çeyrek final maçındaki müthiş performansı ve penaltılarda Tevez'in vuruşunu kurtarması ile yine tüm dünyanın dikkatini üzerine çekmeyi başarmıştı.
Geçtiğimiz sezon Lazio formasını 36 maçta giyen Fernando Muslera, kalesinde 39 gol gördü, 13 maçta ise hiç gol yemedi. Muslera genç yaşına rağmen kariyerine bir İtalya Kupası, bir İtalya Süper Kupası ve bir de Dünya Kupası 4.'lüğü sığdırdı.