Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "İnşallah ilk fırsatta Meclis açıldıktan sonra Yatırım Ortamı İyileştirme Yasa Paketi'nin içerisine iş dünyamızı ilgilendiren yargı adımlarını yerleştirmiş olacağız. Ümit ediyoruz ki kısa zaman içinde bunları uygulamaya başlarız" dedi.
Antalya Girişimci İşadamları Derneğinin iftarına katılan Babacan, Türkiye'nin 9 yılda büyük değişime sahne olduğunu söyledi. Türkiye'nin en ileri standartta demokrasiye ulaşması ve gerçek anlamda hukuk devleti olması için yoğun çaba gösterdiklerini belirten Babacan, kamu maliye yapısını kökten değiştirdiklerini söyledi.
Geçen yıl Anayasa Değişikliği ile Türkiye'nin yepyeni bir döneme girdiğini vurgulayan Babacan, 20-30 yıl sonra bunun öneminin daha da anlaşılacağını kaydetti. Referandumdan 'evet' çıkmasıyla bir dönemin kapanıp başka bir dönemin başladığını dile getiren Babacan, "Halkın, milletin gerçek anlamda egemen olduğu bir dönemin başlangıcı" dedi.
Türkiye'nin demokratik bir ülke olduğuna işaret eden Babacan, şunları söyledi:
"Ama dünyada o kadar çok ülke kendini demokratik olarak adlandırıyor ki dünyanın bu kadar çok ülkesinde sözüm ona 'biz demokrasiyi uyguluyoruz' diyen var ki biraz da dejenere olmuş bir kelime açıkçası. İleri demokrasiyi yakalayabilmek ve o demokrasinin gerçek anlamda halkın egemenliği üzerine inşa edilmesi, burada bizim başarmamız gereken çok önemli bir hedef. Ancak demokratik ülkeler gerçek anlamda öngörülebilir hukuk devleti olabiliyorlar. Hukuk devleti olabilmek bir ekonominin olmazsa olmaz şartı. Hangi politikaları uygularsanız uygulayın, ne yaparsanız yapın uzun vadeli güven ancak kuralların işlediği bir sistemle olur. Şahısların, bireylerin uygulamaları değil, süreklilik sağlayan kurallar. "
Gerçek anlamda bir hukuk devleti olmanın mücadelesini verdiklerini ifade eden Babacan, çok ciddi, köklü reformların kapısının açıldığını söyledi.
Genel seçimde partisi açısından güzel sonuç alındığını, 9 yıllık çabalarına halkın "devam" mesajını açık şekilde ilettiğini dile getiren Babacan, bunun şartlı bir destek olduğunu ve halkın daha iyisini beklediğini kaydetti.
Demokraside istedikleri noktaya henüz ulaşamadıklarını vurgulayan Babacan, hala kat etmeleri gereken mesafeler olduğunu söyledi.
Bu yılki 2. Ekonomik Koordinasyon Toplantısı'na Adalet Bakanı'nı da davet ettiklerini ve üzerinde çalışılan Yargı Reformu Stratejisi'ni dinlediklerini belirten Babacan, orada iş dünyasını ilgilendiren çok önemli konular olduğunu ifade etti. Türkiye'de ekonomik istikrarı kalıcı tesis etmek istediklerini anlatan Babacan, bunun için mutlaka yargı konusunda adımlar atılması gerektiğini söyledi.
Babacan, şöyle devam etti:
"Yargı Reformu Stratejisi'nde iş dünyamızı ilgilendiren bütün maddeleri, yatırım ortamını iyileştirmeyle ilgili hazırladığımız bir yasa paketinin içine koyma kararı verdik, bunu Bakanlar Kurulunda Başbakanımıza arz ettim ve aynı yönde talimatlarını verdi. İnşallah ilk fırsatta Meclis açıldıktan sonra Yatırım Ortamı İyileştirme Yasa Paketi'nin içerisine iş dünyamızı ilgilendiren yargı adımlarını yerleştirmiş olacağız. Ümit ediyoruz ki kısa zaman içinde bunları uygulamaya başlarız. "
Hukuk devleti olmakla ekonominin iç içe kavramlar olduğunu dile getiren Babacan, aksi halde yılların birikiminin bir anda yok olup gidebildiğini ve gerçek anlamda hukuk devleti olmayan ülkelerin sürdürülebilir ekonomik istikrara sahip olamadıklarını vurguladı.
"Siyasi istikrar AK Partiyle geldi, böyle devam eder" demek istemediklerini ifade eden Babacan, bu nedenle zeminini sağlamlaştırmak istediklerini ve hukuk devletiyle ilgili tüm adımları atarak, geleceğe çok daha istikrarlı bir Türkiye bırakmak istediklerini kaydetti.
-EĞİTİMDE REFORM-
Bundan sonraki bir başka reform alanlarının eğitim olacağını dile getiren Babacan, cari açığın çözümünün Türkiye'de daha çok katma değer üretmekten geçtiğini söyledi. Bir ekonominin büyüklüğünün o ülkedeki katma değerlerin toplamı olduğunu belirten Babacan, "Türkiye fert fert ne kadar katma değer üretirse bu hem ekonomimizin büyüklüğü hem de cari açık açısından son derece büyük önem arz eder" dedi.
Babacan, "Türkiye'de 25 yaş üzeri nüfusun ortalama aldığı eğitim süresi, okulda harcağı yıl sayısı 6. 5. Yani orta ikiden orta üçe geçememiş bir ortalama eğitim seviyemiz var. Bu ortalama eğitim süresinde Türkiye'nin üreteceği katma değerin maalesef sınırları var. Bunu da hızlı şekilde aşmamız gerekiyor" diye konuştu.
Eğitime fiziksel olarak çok yatırım yaptıklarını bundan sonra eğitimin niteliği konusunda çalışacaklarını dile getiren Babacan, müfredat ve öğretmenlerin yetiştirilmesinin önemine dikkati çekti.
Öğretmenlerin, KPSS'ye girenler içinde yapılan sıralamayla bilgisayar aracılığıyla atandığını anımsatan Babacan, daha başka bir yaklaşım gerektiğini söyledi. Babacan, "Türkiye'ye tabulardan, yasaklardan arındırılmış, korkmayan bir müfredat gerekiyor. Bugünün dünyasının gerektirdiği, öğrencilerimizin en ileri becerilerle donatıldığı bir eğitim sistemi gerekiyor. Sadece nüfusumuzun büyüklüğüyle övünmemiz fayda etmiyor. Bu nüfusun bilgisi, becerisi dünyaya bakışı, üretmesi, katma değer oluşturması... Bu, bundan sonraki dönemde çok çok önemli olacak" diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in reforma açık olduğunu dile getiren Babacan, "Köklü reformları korkmadan çekinmeden yapalım, önemli adımlarımızı atalım" dedi.
Ekonomiyi sağlam bir zemine oturtmak istediklerini ifade eden Babacan, Türkiye'nin, dünyada yaşanan zor tablo ve olağanüstü şartlara rağmen sağlamlaştırılmış bir ekonomik bünyesi olduğunu kaydetti.
OECD ülkeleri arasında en yüksek sermaye yeterlilik oranına Türk bankalarının sahip olduğunu da belirten Babacan, son derece kritik bir dönemde olunmasına karşın testi kırılmadan attıkları adımlar sayesinde Avrupa bankalarının en değerli varlıklarının Türkiye'deki yatırımları olduğunu söyledi.
Konuşmasının ardından Antalya Girişimci İşadamları Derneği Başkanı Ahmet Yahya Taşçı ve AK Parti Antalya Milletvekili Menderes Türel tarafından Başbakan Yardımcısı Babacan'a plaket verildi.
Yemeğe, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu ve AK Parti Antalya milletvekilleri de katıldı.