Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Antalya'da katıldığı bir iftar yemeğinde konuşma yaptı.
Türkiye'de terör belasının herkesin içini acıttığını dile getiren Bakan Bağış, ''Ama kardeşliğimize kurşun sıkmaya çalışanların Türkiye'nin birliğinden bütünlüğünden hazetmeyenlerin başaramayacaklarını da burada haykırabilelim istiyorum. Ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar Türkiye'nin aydınlık geleceğini karartamayacaklar. Çünkü biz daha evvelki oyunlarını bozduğumuz gibi Allah'ın izniyle bu oyunlarını da bozacağız'' dedi.
Türkiye genelinde 74 milyonun kardeşliğini, milli birlik ve beraberliği ön plana çıkaracaklarını vurgulayan Bağış, şöyle devam etti:
''Terör pazarını iflasa mahkum edeceğiz. Çünkü PKK sadece bir terör örgütü değil. PKK aynı zamanda Avrupa'nın en geniş ağına sahip uyuşturucu şebekesidir. Bir yandan bizim gençlerimize mermi sıkarken bir yandan Avrupa'nın gençlerini uyuşturucuyla zehirleyen, dünyayı kirleten bir kirli rant şebekesidir.
İşte onun için Avrupalılar'a her vesileyle şu mesajı veriyoruz, 'Berlin'in Paris'in, Londra'nın, Brüksel'in güvenliği Hakkari'de, Şırnak'ta, Batman'da, Siirt'te başlar. Sizin buradaki yaşanan rant şebekesinin kirli oyunlarına seyirci kalma lüksünüz yoktur. Nasıl biz Londra'daki Madrid'deki, New York'daki saldırılarda insanlığın ortak bir platform kurma çağrısında bulunduysak ve bazen de uluslararası teröre karşı mücadelede bütün imkanlarımızı seferber ettiğimiz için bazı saldırılara maruz kaldıysak, bugün Türkiye'nin de uluslararası camiada hak ettiği desteği almasının zamanı gelmiştir. ''
Terör örgütleri ve terör örgütleriyle mücadelede uluslararası platformun her zamankinden daha önemli hale geldiğini anlatan Bağış, terörle mücadelede çifte standart güden, isteksiz davranan, terör örgütlerine açık tavır alamayan ülkelerin, akan kanın sorumlusu olarak anılacağını söyledi.
Bugün yaşanan bu sıkıntıların, Avrupalılara da bu konuda yanlış çabalar içine giren diğer ülkelere de bir uyarıcı niteliğinde olduğunu anlatan Bağış, ''Bu mücadelede ya hep birlikte kazanacağız, ya hep birlikte kaybedeceğiz. Hepimiz güvencede olmadıkça aslında hiçbirimiz güvencede değiliz. Terörle mücadele uluslararası iş birliği gerektirir'' diye konuştu.
Asla umutsuz ve karamsar almadıklarını dile getiren Bakan Bağış, ''bu ülkenin potansiyelinin bütün sorunları yutacağını'' söyledi. Farklılıkları çatışma sebebi olarak gösterenlerin insanlık tarihinin ortak değerlerine ve evrensel değerlere ihanet edeceklerini de ifade eden Bakan Bağış, Kur'an ve İncil'den örnekler vererek, ''Farklılıklarla bütünleşmek, o empatiyi kurmak aynı zamanda Yüce Yaradan'ın bütün dinler aracılığıyla insanlığa verdiği talimattır'' dedi.
'DEMOKRASİ POZU VEREN BİR ÜLKE DEĞİLİZ'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 2009'da bakanlık görevine geldiğinde kendisine ''Egemen bey diklenmeyin ama dik durun'' dediğini ifade eden Bakan Bağış, Avrupa'daki çifte standartlara karşı Türkiye'nin, Avrupa'ya olası katkısını anlatmaya çalıştığını vurguladı. Türkiye'nin, medeniyetler çatışmasını engelleyecek bir panzehir olduğunu ifade eden Bakan Bağış, ''AB insanlık tarihinin en kapsamlı barış projesidir'' dedi. AB üyesi ülkelerin tarihlerinde kendi aralarında asırlarca savaştıklarını, milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine sebep olduklarını, kan ve gözyaşından göller yaptıklarını dile getiren Bağış, AB çatısı altında barış ve huzur içerisinde yaşayabilen ülkelerin Türkiye'nin hak ettiği yeri almasına karşı çıkmaması gerektiğini kaydetti. Bakan Bağış, ''Biz sadece görüntüde demokrasi pozu veren bir ülke değiliz. Biz demokrasiyi gerçekten yaşatan, her geçen gün daha da güçlendiren bir devleti temsil etmenin onurunu taşıyoruz'' dedi.
'AB SÜRECİNDE BİZİ YILDIRAMAYACAKLAR'
Türkiye'de çok önemli reformlar gerçekleştiğini de ifade eden Bakan Bağış, bunun en önemli itici gücünün AB süreci olduğunu kaydetti. Buna karşın hala yapılacak işler olduğunu belirten Bakan Bağış, şöyle konuştu:
''Hala bu ülkede maalesef 80 darbesi sonrası kaleme alınmış bir askeri anayasayla yönetilmenin ayıbını taşıyoruz. Bu ülkede sivil, bütün vatandaşlarını eşit evlat olarak kucaklayacak, herkesin benim diyeceği bir anayasaya kavuşmamızın vakti geldi. İnşallah artık sivil iradenin seçilmiş temsilcileri olan milletvekillerimizin kaleme aldığı bir anayasayı iktidarıyla, muhalefetiyle bu ülkeye hep beraber kazandıracağız. AB sürecinde de bizi yıldırmak isteyenlerin bizi yıldıramayacaklarını, bize havlu attıramayacaklarını her yerde olduğu gibi bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. İstedikleri kadar Türkiye'ye karşı çıksınlar, bize engeller üretsinler biz yolumuzdan dönmeyeceğiz.''