Tedbirli olarak Türkiye Futbol Federasyonu Disiplin Kurulu'na sevk edilen Teknik Direktör Şenol Güneş'in savunması yasal süresi içerisinde hazırlanarak TFF Profesyonel Futbol Disiplin Kuruluna gönderildi Güneş'in savunması kulübün resmi internet sitesinden de duyuruldu. Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş, savunmasında şu ifadeleri kullandı:
"18 Ağustos 2011 tarihli sevk yazısı ile İspanya'da San Mames Stadı'nda yapılan basın toplantısında yaptığım ve yazılı yayın organlarında yer alan beyanlarım sebebiyle Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na sevk edildiğim belirtilmiş ve 48 saat içinde savunmamı sunmam istenmiştir. Önemle belirtmek gerekir ki sevk yazısında isnat edilen disiplin kuralı ihlali belirtilmemiştir. Basın toplantısından gazetelere yansıyan konular bir birinin içine girmiştir ve kavram kargaşaları oluşmuştur. Ne için savunma yapacağımı TFF tarafından bana gönderilen yazıdan anlayabilmiş değilim. Ne ile suçlandığımı bilmediğim için gazetelerden ve internet sitesinden alınmış hangi cümlemin suç teşkil ettiğini bilmemekteyim. Bu sebeple, isnadı öğrendiğim tarihten itibaren makul bir süre içinde ek savunma yapma hakkımı saklı tutmaktayım. Her zaman Türk futboluna katkı yapmaya çalıştım, yine yapacağım ve gerekirse gelip siz TFF yetkililerine bunları anlatabilirim. Bugüne kadar mevcut gündemdeki olaylarla ilgili olarak hep sessiz kaldım, ancak İspanya'ya Türkiye'yi temsilen UEFA Avrupa Ligi müsabakası oynamaya gittiğimizde İspanya yazılı basınında kulübümüz ve Türkiye futbolu aleyhine manşetler olduğunu gördüm ve bu konuda büyük üzüntü duydum. Bende basın toplantısında sorulan bir soru üzerine benim de şüphelerim olduğunu, suçun ve suçluların bir an evvel ortaya çıkarılması gerektiğini söylemeye çalıştım. İspanya basınında kulübümün başkanının resmi altında, hakkında koyulan tedbir gereği buraya gelemedi ibaresi vardı ve bu durum kötü niyetli olarak İspanya basınında sayfalarca işlendi. Bu benim kulübümün başkanıydı ve buna karşı kayıtsız kalamazdım, durumu izah etmeye çalıştım. Benim amacım kimseyi veya bir kurumu suçlamak değildi. Ben sadece durum tespiti yapmaya çalıştım, ilgililerin konuya daha hassas davranmalarını ve bir an evvel ortadaki belirsizliğin kaldırılmasını istedim. İspanya'ya Türkiye'yi temsilen gittiğimiz andan müsabakanın bitimine kadar kulüp olarak gerek saha içinde gerek saha dışında ne kadar yalnız olduğumuz bizzat yaşadım. Hatta maça çıkmadan saatler önce önemli bir oyuncum emniyet tarafından aranıp ifade vermeye çağrılmıştır. Düşünebiliyor musunuz bu futbolcunun ve hatta takımın ve bizlerin maça konsantrasyonu ne hale gelir? Bizler bu maça çıkmadan herkesin bizim yanımızda yer almasını isterken yukarıda anlattığım olaylar ışığında bizim yalnız bırakıldığımızı fark ettik. İspanya'da 20 Ağustos'ta başlaması gereken ligler Futbolcu haklarının yeterli ölçüde sağlanamaması sebebiyle ertelenmiştir. Orada bunlar tartışılıp çözüme kavuşturulmadan diğer bir ifadeyle futbolcu hakları sağlanmadan ligler başlamıyor ama ülkemizde başka konular tartışılırken gerek futbolcumun başına gelen gerekse kulüplerimizin düştüğü bu durum gündeme getirilip çözüm aranmıyor futbol ailesinin bireyleri yalnızlığa itiliyor. Daha önceki yıllarda uluslararası kulüp müsabakalarında TFF'nin bir yetkilisi kulüplerle birlikte deplasman maçlarına giderlerdi. Böylece hem karşı ülke nezdinde bir güç oluşturulurdu hem de kulübün orada yaşadığı her şey gözlemlenirdi. Oysa şimdi böyle bir durum söz konusu olmadı. Bir TFF yetkilisi gelseydi, bizle yaşasaydı, benim toplantıda ne demek istediğimi çok daha iyi anlardı ve sizlere aktarırdı."
Teknik direktör Şenol Güneş, savunmasına kanun maddelerinden verdiği örneklerle savunmasını sürdürdü.