SINIR DIŞI EDİLECEKLERDEN 10'U TÜRKİYE'YE GELİYOR
İsrail ile Hamas arasında varılan tutuklu takası anlaşmasına göre, Filistin toprakları dışına sınır dışı edilecek Filistinli tutuklulardan 10’u Türkiye’ye gönderilecek.
Kanal 2 televizyonuna göre, sınır dışı edilmesinde mutabık kalınan 40 Filistinli tutukludan 10’u Türkiye’ye, diğer 15 Filistinli Katar’a, 15’i de Suriye’ye gönderilecek.
"TÜRKİYE’NİN TUTUKLULARI KABULÜ HAMAS’LA BAĞLARININ GÖSTERGESİ"
Jerusalem Post’a konuşan İsrail hükümet yetkilisi, Türkiye’nin takas anlaşması çerçevesinde Filistinli tutukluları kabul etmesinin Hamas’a yönelik "dostane" bir eylem olduğunu öne sürdü.
Gazete, "Kudüs’te yapılan değerlendirmelere göre, Türkiye, tutukluları alarak Arap dünyasında yeniden puan kazanırken kanıtlamaya çalıştığı noktaya da vurgu yapacak. Bu da, Libya’dan İsrail hariç Suriye’ye kadar Ortadoğu’da onun rolü olmadan hiçbir şey olmamasıdır" diye yazdı.
Türkiye’nin, İsrail ile Hamas arasındaki takas anlaşması çerçevesinde bazı Filistinli tutukluları kabul etmesi, İsrail’de kararın Türkiye ile Hamas arasındaki "bağları" göz önüne serdiği öne sürüldü. Bir İsrail hükümet yetkilisi, Türkiye’nin kararının Hamas’a yönelik "dostane" bir eylem olduğunu savundu.
Jerusalem Post gazetesi, "İsrail yetkilileri, Türkiye’nin İsrail’in Gilad Schalit anlaşması uyarınca sınır dışı edeceği teröristlerin bazılarını kabul etme isteğinin dostane bir eylem olduğunu söylediler. Ama problemin, bu dostluğun İsrail’den çok Hamas’a yönelik olmasından kaynaklandığını eklediler" diye yazdı.
İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in "Türk hükümetinin tutumunu kendisi için hoş bir sürpriz oluşturduğu" yönündeki sözlerinin anımsatıldığı haberde "Bir hükümet yetkilisinin, Ankara’nın tutukluları alma kararının, Türkiye’nin Hamas ile iyi bağlarını gösterdiğini, Hamas’ın Türkiye’yi ‘güvenilir’ bir müttefik olarak gördüğü belli olduğunu söylediği"ne dikkat çekildi.
Gazete, Hamas’ın tutukluların bir kısmının Türkiye, Suriye ve Kadar’a gönderileceğini açıkladığına işaret ettiği haberinde aynı İsrailli hükümet yetkilisinin "Hem Suriye hem de Katar’ın Hamas ile yakın bağları var ve Türkiye’nin bu iki ülke ile bir araya getirilmesinin Türkiye-Hamas ilişkileri konusunda biraz bilgi verdiğini" de ifade ettiğini kaydetti.
"ANKARA ANLAŞMANIN İSRAİL’İ ZAYIFLATACAĞINA İNANIYOR"
Eylül ayında İsrail istihbarat örgütü Shin Bet’in, Hamas’ın Kudüs’te bir intihar saldırısını planladığını açıklandığında Hamas’ın, Türkiye’de faaliyet gösterdiğini ve orada militanları topladığını belirttiğini belirten JPost, şöyle devam etti: "Kudüs’te yapılan değerlendirmelere göre, Türkiye, tutukluları alarak Arap dünyasında yeniden puan kazanırken kanıtlamaya çalıştığı noktaya da vurgu yapacak. Bu da, Libya’dan İsrail hariç Suriye’ye kadar Ortadoğu’da onun rolü olmadan hiçbir şey olmamasıdır." Buna karşın gazete, aynı yetkilinin, İsrail’in, serbest bırakılan teröristlerin onları kontrol edeceğini ülkeleri tercih ettiğine işaret ettiğini belirtirken, "Türkiye’nin ne ölçüde bu kategorideki ülkelerden biri olduğu belli değil" yorumunu da yaptı.
Bu bağlamda haberde Bar-İlan Üniversitesi’nden öğretim üyelerinden Prof. Efraim İnbar’ın değerlendirmelerine de yer verildi. Türkiye konusunda birçok çalışma yapmış olan İnbar, Türklerin tutukluları almaya, sadece "Filistinliler ve Ankara’nın liderlik rolünü amaçladığı Arap dünyasında olumlu değerlendirileceği için, değil aynı zamanda Ankara’nın anlaşmanın İsrail’i zayıfladığına inandığı için de istekli olduğu" görüşünü öne sürdü.
AİLELERE MEKTUP
Şalit karşılığında 1027 Filistinlinin salıverilmesini öngören takasın ilk aşaması hayata geçirilirken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, takas anlaşmasına karşı çıkan İsrail'deki terör kurbanlarının ailelerine mektup gönderdi.
Netanyahu, mektubunda "ailelerin karşı karşıya bulunduğu acıları anladığını ve kendisinin de teröre kurban vermiş ailelerden biri olduğunu belirterek, "Benim kardeşim de Entebbe'deki rehineleri kurtarma operasyonu sırasında hayatını kaybetmişti" dedi.
1976 yılında, 248 yolcu taşıyan bir Fransa Hava yolları uçağı Uganda'daki Entebbe havalimanına kaçırılmış; uçaktaki rehine İsraillileri kurtarmak için düzenlenen operasyon sırasında, İsrail ordusunun komando biriminin başında bulunan Netanyahu'nun kardeşi Yonatan Netanyahu, operasyona katılan İsrailli askerlerden ölen tek kişi olmuştu.
Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi'ne kaçırılan İsrailli asker Gilad Şalit'in serbest kalması konusuyla ilgili kararın, şimdiye kadar verdiği en zor kararlardan biri olduğunu belirterek, "Bu benim için de zordu; sizin için de" dedi.
Netanyahu, "Tutsak bir askeri geri getirmek için duyduğumuz güçlü arzunun karşısına Gilad Şalit'in beş yıl önce kaçırılmasına karşılık İsrail Devleti'nin ödemek zorunda kalacağı ağır bedeli sınırlama gereği dikiliyordu. Bu bedelin sizin için çok ağır olduğunu biliyorum" dedi ve şöyle devam etti: "Şu hassas zamanda ben ve tüm İsrail ulusunun sizleri kucakladığını ve acılarınızı paylaştığını bilmekle teselli bulacağınızı ümit ediyorum."