|
|
Tamay Soysan yaptığı yazılı açıklamada, “7 gün 24 saat halkımıza hizmet vermek, malzeme eksikliği nedeniyle verilecek hizmetlerde gecikmemek, arızaları gününde yapmak, çağdaş teknolojiyi en hızlı ve en ucuz şekilde halkımıza götürmek istiyoruz. Bayındırlık Ulaştırma Bakanlığı’nın söylemlerine baktığımızda da, bizimkilerden farklı görmüyoruz, ancak işin uygulama kısmının öyle olmadığını görmek bizleri üzmektedir” dedi.
“Bakanlığı defalarca uyarmalarına rağmen, Telekomünikasyon Dairesi’ne ayrılacak bütçe ile ilgili olarak elini masaya vurmadığını gözlemlemekte veya artık vurmak istemediğini düşünmekte olduklarını” kaydeden Soysan, “Belli ki artık Telekomünikasyon Dairesi gözden çıkarıldı, halkın avucundan kaydırılarak, başkalarına peşkeş çekilmeye hazırlanıyor” ifadesini kullandı.
KKTC Meclisi Ekonomi Maliye Bütçe ve Plan Komitesi üyeleri ve komite Başkanı Mutlu Atasayan’ı ziyaret ederek, her üyeye verilmesi için yazı bırakarak bu konudaki hassasiyetlerini belirttiklerini kaydeden Soysan, onların da bu konuya gerekli hassasiyeti göstermelerini istediklerini belirtti.
Soysan şöyle devam etti:
“Amacımız; dairemizin halka götürdüğü hizmetleri üst seviyelere taşımaktır.Yıllarca buralara çivi dahi çakılmasını istemeyen idareciler, dairemizi, iş üretmeyen çalışanımızı da çalışmayan personel olarak göstermek istemektedirler. Ancak bunun böyle olmadığı aşikardır.
Çalışan; çalışmak, üretmek, kazandırmak ve kazanmak istiyor. Bizler, ekonominin bu koşullarında büyük yatırımları, büyük bütçeleri talep etmiyoruz. Bizler biliyoruz ki iyileştirilecek bütçemizle var olanı koruyabilecek, halkımıza yeterli hizmeti en iyi şekilde sunacak ve gelirlerimizi artırabileceğiz. Bunun aksindeki düşünceleri sendika yönetim kurulumuz, dairemizi sabote etme olarak kabul etmektedir.
Uyarıyoruz, iyileştirilmemiş bir bütçe dairenin yok olmasını hızlandıracaktır. Bizi idare edenler yok olmamızı, satılmamızı, peşkeş çekilmemizi, isteyebilirler, biz istemiyoruz direneceğiz, minarenin çalınmasına hazırlanan kılıfları halkımızla paylaşmaya devam edeceğiz.”