“Atomic Scientists” adlı dergide Robert S. Norris ve Hans M. Kristensen tarafından yayınlanan bir araştırmada ABD’nin Türkiye’de olduğu hep söylenen ama şimdiye kadar detaylarına ulaşılamayan nükleer silah envanteri görülüyor. Vatan gazetesinde yayınlanan habere göre, ABD’nin Türkiye de dâhil olmak üzere Avrupa’da Soğuk Savaş yıllarından kalan “taktiksel atom bombalarının” ayrıntılı olarak depolandığı yerler ve sayı listesi bu dergide verilmiş. Raporu hazırlayanların ABD’nin ilk nükleer bombasını üreten Manhattan Project’de çalışan bilim adamları olması ise daha dikkat çekiyor. Çalışmaya göre Avrupa’daki atom bombaları en yüksek sayısına ulaştığı 1971 yılındaki 7 bin 300 sayısından bu yana ciddi bir düşüş gösteriyor ve şu anki sayısı 150-200 civarında. Bu bombalara Belçika, Almanya, İtalya, Hollanda ve Türkiye ev sahipliği yapıyor.
‘İNCİRLİK’TE 60-70 BOMBA VAR ‘
Rapordan çarpıcı notlar şöyle:
- Türkiye’deki nükleer B61 tipi bombaların sayısı 60-70 arasında ve İncirlik’teki ABD hava üssünde bulunuyor. Bu sayı 2001 yılında 90’dı.
- İncirlik’teki durum Avrupa’daki diğer üslerden farklılık gösteriyor ve bunu raporu hazırlayan uzmanlar ‘özel statü’ diye niteliyor. Bunun nedeni ise yaklaşık 50 bombanın taşınabilmesi için ABD savaş uçağı gerekiyor. Ancak bu bombaları taşıyabilecek uçakları İncirlik’e yerleştirme teklifi Türkiye tarafından geri çevrilmiş. Bundan dolayı da İncirlik’e ‘tam NATO pozisyonu’ yerine ‘yarım pozisyon’ deniyor. Bu bombaların kullanılması için başlıkları taşıyabilecek türde ABD savaş uçaklarının önce İncirlik’e gelmesi ve bombaları yükleyerek havalanması gerekiyor.
- Geri kalan 10-20 civarındaki nükleer bomba ise Türk F-16A/B tipi uçaklarla taşınması için dizayn edilmiş.
- Ankara’da Akıncı ve Balıkesir’de bulunan hava üslerindeki 40 kadar ABD nükleer silahı, buradaki üsler kapatıldığı için İncirlik’e kaydırıldı. O süreden itibaren İncirlik’teki ‘Türk bombalar’ 10 ile 20 sayısına indirildi.
- Rapor ayrıca Türkiye’deki F-16’ların 2015 itibarıyla ABD’den alınacak 100 JSF (Joint Strike Fighter) tipi uçaklarla değiştirileceğini de söylüyor.
- 2006 ve 2008’de Amerikan ordusundan gelen uzmanlar İncirlik’teki 25 nükleer bomba deposunda (WS3 WSVs) denetim yaptıkları da rapor tarafından ilk kez ortaya konuyor. Ankara ve Balıkesir’de ise 6’şar depo bulunduğu ancak içlerinde nükleer silah olmadığı belirtiliyor. Bu depolar “olası saklama yerleri” diye niteleniyor.
- 2001 yılında emekli olan Türk Hava Kuvvetleri Komutanı Ergin Cilasun “Türkiye’nin NATO nükleer vurma misyonu içindeki görevi bitti” demişti. Ancak ABD Savunma Bakanlığı kaynaklarının uzmanlara aktardığına göre, Türkiye şu an elinde bulunduğu F-16’lar ile bu misyona devam ediyor.
2017’DE YENİ BOMBALAR GELECEK
- Raporda Türkiye’deki B61-12 türü nükleer bomba türlerinin 2017 yılı itibariyle B61-3/4 tipi yeni modellerle değiştirilecek olduğu da ilk kez açıklanıyor. 2015’de başlayacak F-16’ların Amerikan JSF yeni nesil savaş uçaklarıyla değiştirilmesine kadar geçecek süre içinde F-16’ların modernize edilerek bu yeni bomba türlerini taşımalarına imkân verilecek.
- Uzmanlar Türkiye’deki pozisyonu da ‘kafa karıştıcı’ diye niteliyor. Rapora göre, Türkiye’deki durum 1980’lerdeki ‘tam alarm’ şeklindeydi. 1990’larda ‘geri çekilme’ haline geldi. Şimdi ise ‘ihtiyaç olursa İncirlik’ten al’ durumuna geldi. Bu dönemlerde askeri hava taşıtı statüsü, ‘nükleer’den ‘sertifikalı’ olmak üzere farklı tanımlarla anıldığı, şu an için ise ABD kaynaklarınca “nükleer-kabiliyetli” olarak tanımlandığı görülüyor.
-Bu durum, İncirlik’te bulunan 50 civarındaki bombayı taşıyabilecek Amerikan savaş uçaklarının Türk tarafınca reddedilmesi nedeniyle dünyanın diğer üslerinden farklı, kendisine özgü bir statü ortaya çıkarıyor
-Rapora göre, Türkiye’de sadece “Ceylan” ismiyle bilinen 1. Taktik Hava Kuvvet Komutanlığı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı bünyesindeki 142. Av-Bombardıman Filosu’nun nükleer silah taşıyabilme özelliği var.
‘ANKARA KENDİ TAVSİYESİNE UYSUN’
Okan Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Prof. Mustafa Kibaroğlu ise Türkiye’nin bir anlamda sembolik olarak kabul edilebilecek nükleer silahların ABD’ye geri vermek istememesinin nedenini şöyle açıklıyor: “Bir yandan NATO sistemi içinde “yük paylaşımı” ilkesi yerine getirirken bir yandan da belirsiz ve riskli süreçte caydırıcılık kapasitesinin etkin şekilde sürmesini arzuluyor.” Kibaroğlu’na göre Türkiye, “en üst seviyeden devlet politikası olarak savunduğu Ortadoğu’da Nükleer Silahlardan Arındırılmış Bölge oluşturulması politikasına ve bu konuda başkalarına verdiği tavsiyeye önce kendisi uyarak olumlu örnek teşkil etmeli.”
‘SİLAHLAR YAKIN ZAMANDA ÇEKİLMEZ’
Nükleer silahsızlanma uzmanı gazeteci Aaron Stein Türk pilotların bir süredir nükleer misyon için eğitim almayı bıraktığını ve sadece bomba taşıyan Amerikan uçaklarını koruma görevi yaptığını öne sürdü. Ancak Türkiye’nin bu misyonlar için pilotlar eğittiğine dair bir bilgi yok. Stein’e göre, nükleer silahların yakın zamanda Türkiye’den çekileceğine dair işaret bulunmuyor. Rusya’nın binlerce nükleer silahı olduğunu söyleyen Stein “Bu silahların çekilmesi ise ABD-Rusya anlaşmasıyla değerlendirilebilir veya ABD Kongresi, ekonomik krizin etkisiyle bu depolama masrafından kurtulmak isteyebilir” dedi.