Terim: Bir Başarı Oldu Bitti Diye Yorumlanamaz

18 Ocak 2012 Çarşamba  21:56

Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) tarafından Antalya Club Hotel Sera Otel'de düzenlenen 49. Yıl Sporun Zirvesi Semineri, son oturumunda, "Dün nasıl başardık, Bugün ne yapmalıyız" isimli panelin sunumunu Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim yaptı. Terim, "Başarısızlıkların temelinde ne vardı, nereden geldik, geldin nasıl yaptık neleri doğru yaptık, buralara geldik. Mukayesesi yapılacak en doğru yerler pratiklerdir. Futbol bir teorik oyundur. Futbol da teorik her zaman tutmayabilir. 1996 bizim Avrupa Şampiyonasına ilk gitmemiz değil birçok ilkin başarıldığı dönemdir. Bir başarıya olması gereken bir şey gibi bakıyoruz. Nasıl geldiğimizi ve orada nasıl kalmamız gerektiğini pek fazla düşünmüyoruz. Bir yerde kalmak kadar orada kalıcı olmak önemlidir. Orada kalıcı olmak için iki misli efor sarfetmeniz gerekir. Biz her başarımızda oldubitti diye davranıyoruz. Çalışmayanın ulaşamayacağı yerler orası. Beraber olmamız gerektiğini bilmemiz gerekir. Bir öncekini anmak önemli ama önümüzdeki başarılar içinde hazırlıklarımızı yapmalıyız. Söylemle pratik beraber giderse daha doğru olur" diye konuştu.
Başarıya olması gereken bir şey olarak baktıklarını söyleyen Terim, "Ne geldiğimiz yeri, nasıl geldiğimizi, orada nasıl kalmamız gerektiğini açıkçası çok düşünmüyoruz. Bir yerde kalmanın en önemli şartı, oraya gelirken sarfettiğiniz eforun iki mislini sarfetmek gerekiyor. O yüzden biz her başarıyı oldu bitti diyerek yorumluyoruz" dedi.
Önümüzdeki başarılar için çok çalışmayı hedef haline getirmek gerektiğini belirten Fatih Terim, "Bu kadar büyük bir ülkenin potansiyeli daha fazla olmalı. Daha büyük başarılara imza atmalıyız. Ben Amerikalıların, gerek NBA, gerekse ragbi de Avrupa'da fizik konusunda iyi olduklarını düşünüyorum. Bu da benim seçimimde belirleyici nokta olmuş olabilir" diye konuştu.
"ÇOK KONUŞMAK YERİNE ÇOK İŞ YAPIYORUZ"
Galatasaray'da başarı hikayesi yazmaktan öte, Galatasaray'ın geleceğini inşa etmesi çabasında olduklarını vurgulayan Terim, "Bugün yaşananlar, aldığımız sonuçlar Galatasaray'ın geleceği açısından ümit verici. Ama amacımız, hem bugünü, hem orta, hem de gelecek vade de Galatasaray'ın geleceğini dizayn etmektir. Büyük kulüplerde çalışmak kolay değil, çünkü tek hedefiniz var. Başka hedef yok. Yapılan herhangi bir başka hedef, o hedefin yanında çok fazla itibar görmüyor. Hem şampiyon olursanız hem de
diğerlerini yapıyorsanız çok mükemmel oluyorsunuz. Önceliği herkes şampiyonluğa vermiş durumda. Bugün yıllar önce TFF'nin yönetiminin başarısı A Milli Takımı'nın şampiyonluğa gitmesi veya Türk hakemliğinin başarısıdır. Yapılan birçok şey başarı olarak addedilemez. Büyük kulüplerde de önemlilik şampiyonluktur. Başarı bu olarak addedilir. Biz yönetimin ve camianın teveccühü ile geldik. Durmadan çalışıyoruz. Ümit ediyorum. Dediğimiz gibi çok başarılı bir zaman geçiririz. Şu ana kadar iyi ama henüz yolun çok
başındayız. Çok konuşmak yerine çok iş yapmayı tercih ediyoruz. Tüm önerileri, tüm eleştirileri dikkatli dinliyoruz. Takip ediyoruz.
Alternatif görüşlere saygı duyuyoruz. Farklı bakış açılarına ciddiyetle, dinleyerek onların bizi zenginleştirdiğine inanıyoruz. Ne kadar doğru yolda olduğumuzu görmemizde de onlar sebep oluyor. O da bizi daha güçlü kılıyor. Rahat çalışma ortamım var, daha da rahat olacaktır. Bir başarı öyküsü herkesin katkısı ile oluyor" şeklinde konuştu.
"ÖVÜNELECEK BİR TAKIM"
Terim şöyle devam etti: "Galatasaray'ın umulanın aksine bir takım ümitsizliklerin aksine, çok kısa dönemi çok başarılı bir şekilde atlattı. Bunun üzerine koyarak devam etmeliyiz. Çok kolay olmuyor tabi. Başkandan yönetime, yönetimden çalışanlara ve bizlere çok büyük işler düşüyor. İnanıyorum ki daha güzel günler gelecektir. 'Skor tabelasında ne yazarsa yazsın. Galatasaraylıların övüneceği bir takım yaratacağız' demiştik. Şu güne kadar böyle devam ediyor. Mücadeleci, aktif, karakterli, kazanmayı bilen
isteyen oyunculardan kurulu bir takım. O yüzden taraftarımızın skor tabelasına bakmasını hiç istemedim. Tabelada ne yazarsa yazsın gurur duyacağı bir Galatasaray, çok şükür şuana kadar bunda başarılı olduk."
"A MİLLİ TAKIMA HEP DESTEĞİZ"
Milli Takım ve futboldaki son durumu nasıl buluyorsunuz? sorusuna Terim: "2010'da Milli Takım'a veda ettim. Gönlüm isterdi ki o gün ben veda ederken 10 tane de öneri sunmuştum. Ancak gelen arkadaşların benim bıraktığım yönetime başka şeyler söyleyecekleri var ki. Benim konuşmaların ilgi görmedi. Bırakırken dostane şekilde bırakan ben, çok önemli şeyler söylememe rağmen o günkü birçok arkadaşımızın beklentisinin dışına düştüğümden açıkçası Türk futbolu ile ilgili söylemediğim altın değerinde 10 tane şey güme gitti. Keşke zaman beni haklı çıkarmasaydı. TFF kendilerine göre en iyisi yapmaya çalıştılar.
Hiddink'i getirdiler. İsimlerini söylemeye gerek yok. Sizin bilmediğiniz isimleri de biz biliriz. Bunun yerlisi yabancısı yok.
Şimdi tekrardan bir düzen var. Ümit ediyorum iyi olur. Hepimiz samimi şekilde yardım ederse iyi olur. Ben kendi adıma o süreyi açıkçası bir televizyon kanalında, ya da bir gazetede geçirmek istemedim. Bir gün bırakırsam bu işi en iyi şekilde yapayım diye dü basında olduklarını vurgulayan Terim, "Bugün yaşananlar, şündüm. Bu işi bırak bırakınca doğru değil. Bu konuda birçok parayı reddettim. Bu nedenle dinlenip maçları seyrettim. Eşime çocuklarıma ayıramadığım zamanımı ayırdım. Teklifler geldi.
Galatasaray'a yaklaşımımız çok açık. Büyüklerimizi kıramadık. Bizim başka bir şey söylememizi engellediği için Galatasaray'da olduk. Ümit ediyorum ki sayın Mehmet Ali Aydınlar ve yönetimi, seçtikleri değerli arkadaşlarla hep birlikte başaracaklardır. Buna inanıyorum. Bize düşen bir görev varsa, dışarıdan elimizden geleni yapacağımızdan herkes emin olmalı. Milli Takım hepimizin Milli Takımı'dır. Bu nedenle üzerimize düşen ne varsa yaparız. Geçmişte de yaptığımız gibi" diye konuştu.
"İYİ KAPTAN DALGALI DENİZDE BELLİ OLUR"
Terim şöyle devam etti: "Türk futbolu, tarihinde hiç olmadığı kadar zor dönemden geçiyor. Ama unutmamamız gereken Türk futbolunun bu duruma gelmesinde yine futbol içindeki bazı unsurların uygulamaların sebep olduğu denilmektedir. Ülkede futbolu yönetmek, TFF'de yöneticilik yapmak her zaman zor olmuştur. Saha yaparsınız, antrenörlük eğitimi yaparsınız, statları düzene sokarsınız, birçok panel, oturum başarırsınız ama iki şey vardır. Hakemlerin ve Milli Takım başarısı vardır. Bu olmadı mı hepimiz Ankara'ya genel kurula gideriz. Maalesef böyle ama böyle. Çünkü kamuoyundaki algısı bu. Bu bir şanssızlıktır.
Bu sefer bu zorluğun üzerine başka zorluk binmiştir. Allah karar mercilerinin yardımcısı olsun. Dolayısıyla başarının bunlarla sınırlandırıldığı bu ortamda geniş taraftar grubuna yatırım yapan kulüplerimizin düştüğü sıkıntıyı düşünecek olursak TFF durumunun ne kadar zor olduğunu çok açık ve net görürüz. Çünkü o kulüplerimizin de durumu bir hayli zordur. TFF'nin zorluğunun esas altında yatan kulüplerin şampiyonluğa, futbol federasyonun iki unsura dayalı olması. Maalesef üretemeyen bir sıkıntılı duruma
gelmiştir. 'Hakemler iyi olmadı devirelim başka yönetim gelsin' dolayısıyla üretemeyen bir hale geldik. Futbolu yönetenler daha zor bir dönemdedirler. Unutulmamalı iyi kaptanlarda dalgalı denizlerde belli olur. Bizde TFF başkanını ve yönetimin iyi kaptanı olduğunu düşünüyoruz. Bununda dalgalı denizden geçireceklerini düşünüyoruz. Savaşarak dövüşerek enerjimizi harcayacağımıza birbirimize destek olarak yeni şeyler üretmeye bakmalıyız."
'Galatasaray transferde sorunlu futbolcular mı alıyor? sorusuna ise Terim: "Sorunlu futbolcuları istemiyorum ben. Ama benim yaklaşışım biraz değişik. Ben her insanın özünde iyi olduğunu düşünüyorum. Ben insanları kategorize etmiyorum. İyidir kötüdür diye. Tam tersi kazanabilir miyim diye düşünüyorum. Allah bu konuda beni mahcup etmiyor. Talebelerim ile gurur duyuyorum. Onların bir kısmı Türk futboluna çok önemli hizmetler yaptılar. Hala da ediyorlar. Talebimize forma verirken şimdi meslektaş olduk.
Onların kendilerine ayrılan yerde onlara saygı duyuyorum. İnşallah onlar bizden daha başarılı olacaklardır. Futbolu bırakan değerli arkadaşlarımıza tavsiyede bulunmak istiyorum. O arkadaşlara özellikle yöneticilik bölümünde çok ihtiyacımız var" diye cevap verdi.
"RONALDİNHO TRANSFERİNDE KULÜBÜ DÜŞÜNDÜK"
Terim Ronaldinho transferi ile ilgili olarak ise, "Ronaldinho'nun yeteneğine, futbol becerisine, hatta sempatikliğine denecek hiçbir şey olamaz. Büyük futbolcu ile çalışmaktan büyük zevk alırım. Bir transfer ayında bizim önümüze yüzlerce oyuncu gelir. Bazen antrenörler hayır diyebilirler. Birkaç ay sonra önünüze kardeşim bunu getirdik denirse bu çok ucuz olur. O günkü şartlar ne gerektirir kimse bilemez. Hepimiz onun için hata yapıyoruz zaten yapacağız da. Ben Galatasaray'ın bulunduğu konum içerisinde her şeyini düşünmek zorundayım. Ekonomisini de, tekniğini taktiğini, uyar uymazını da düşünmek zorundayım. Ronaldinho'nun kulübe yük olacağını başkanıma ifade etmiştim. Ama olmayacak demek de değildir. Yarın başka şekilde gelirse olabilirdi. Evet deme hakkım kadar, hayır deme hakkım da var. Daha doğrusu Ronaldinho'nun konumundan çok bizim içimizden çıkan şey "Biz getirdik hoca istemedi" tavrı olursa hiç hoş değil" diye konuştu.
 
"GÜN BİRLİKTELİK GÜNÜDÜR"
Bu kaos ortamında Türk futbolu nereye gider? Soruna ise Terim, "Ben darbelerden kötü günlerden acaba güçlenerek çıkar mıyız diye bunun peşindeyim. Çünkü bunun dibi yok sonu bu. Buradan kazançlı çıkabiliriz. Bunu bir yolu sebebi olur oda birliktelikle olur. Her kurum kendine düşeni yapması ile olur. Sonucun uzamasının kimseye faydası olmaz. Olmuş halden nasıl çıkarız deyip bunu da sanırım 26 Ocak'ta konuşacağız. Türk futboluna en büyük yayarı sağlayabiliriz. Kavgalar bizi bir yere götürmez. Bir kimsenin
mutsuzluğu başkanısın mutluluğu olmamalıdır. Olan hadiseyi de dikkatlice tartışmamız gerekir" diye cevapladı.
'Şike' konusunda ise Terim, "Karar aşamasında olan bir şeye olup olmadığı noktasından bir şeyler söylemem yanlış olur" dedi.
 
"BOŞTA OLSAM ANKARAGÜCÜ BENDEN NE İSTESE YAPARDIM"
Ankaragücü'nün içinde bulunduğu durumu değerlendiren Terim, "Hakikaten içinde bulunduğu durum çok üzücü. Bu durumdan çıkaracak Ankaragüçlülerdir. O kulübe gönül veren akil insanlardır. Olay ben egosundan çıkmış. Muhakkak bu SOS birileri cevap verecektir. Ankaragücü kimsenin babasının malı değildir. Ankaragücü koca ve önemli bir camiadır. Eğer boşta olsaydım şuan benden ne isteseler yapardım. Çok acık ve net. Zaten bir teknik direktörleri var yani Hakan Kutlu'ya yardım ederdim" ifadelerini kullandı.
Konuşmasının ardından Fatih Terim'e plaket takdim edildi.



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/Terim-Bir-Basari-Oldu-Bitti-Diye-Yorumlanamaz-/364709