Arınç, "Sadece bir kişinin suçlu görünmesi vicdanları yaraladı. Failler yakalanmıştır. Bizim işimiz yargının önüne götürmektir" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Hrant Dink davasında 'Suikast örgütlü değildi' kararını veren mahkemenin başkanı Rüstem Eryılmaz'ın “Vicdanen ben de tatmın olmadım” sözlerinin bir hakime yakışmadığını söyledi.

Bu sözlere inanmanın güç olduğunu dile getiren Arınç, "Bir mahkeme başkanı tarafından kullanılacak söz değildir. Hakimler delil durumu ve vicdanlarına göre karar verirler. Ben vicdanen tatmin olmadığımı söylemiştim. Bu olayla ilgili dava açıldı, hükümetin görevi yargıyla, kollu güçleriyle işbirliği yaparak zanlıları yargıya çıkarmaktır" diye konuştu.

Davanın temyiz aşamasında devame edeceğini vurgulayan Başbakan Yardımcısı, kişisel duygu ve düşünceleri bir kenara bırakıp, son kararı beklemek gerektiğini kaydetti.

Sadece bir kişinin sorumlu görülmesinin ve 18-20 kişinin serbest kalmasının vicdanları yaraladığını tekrar eden Arınç, "Sanıklardan biri hakkında hüküm yok, hakime bu sorulmalıdır" dedi.

'KARA ÖRTÜ ÖRTÜLEMEDİ'

Arınç sözlerine şöyle devam etti: "Hrant Dink öldürülmesi konusunda kara örtü örtülmemiştir. Failleri yakalanıp yargı önüne çıkarılmıştır. Geçmişte olayların üstü kapalı kalırdı. Bizim işimiz yargı önüne götürmekte sınırlıdır. Ceza konusuna mahkeme karar verir.

Bu cinayet feci ve iğrenç bir olaydır. Onu azmettirenlerin varlığını kabul etmek, hepsini birden yargılamak gerekirdi.

Cinayetin ardından gittiğim Hrant Dink’in evinin bir Anadolu evinden farksız olduğunu gördüm. O evde Anadolu’yu kokladım. Eşi Rakel Dink’in hepimizin yüreklerini dağlayan bir konuşması oldu."