Ziraat Mühendisleri Odası'nda 42'nci Genel Kurul

29 Mart 2012 Perşembe  18:00

Genel Kurul, ZMO Başkanlığı’na tek aday olan Ozan Özuyanık; Mehmet Ercilasun, Burcu Ergüden, İpek Kızılduman, Doğan Bayatlı, Hüseyin Cahit Güden ile Murat Haydar’dan oluşan tek listelik Yönetim Kurulu ile Hüseyin Varoğlu ile Muhiddin Kocadal’dan oluşan Disiplin Kuru adaylıklarını onayladı.
Genel Kurul, divanın oluşmasıyla saat 10.35’de başladı. Bunu ZMO Başkanı Ozan Özuyanık’ın açılış konuşması izledi. Konukların konuşmasının ardından tek listeden oluşan başkan, yönetim ve disiplin kurulları adayları onayladı.
ZMO Genel Kurulu’na sırasıyla KTMMOB Genel Sekreteri Ziya Turkan, Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği (KTÇB) Başkanı Alican Kabakçı, LAÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Bülend Göksel, Demokrasi ve Güven Partisi (DGP) Genel Başkanı Tahsin Ertuğruloğlu, Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Gazimağusa Milletvekili Hüseyin Angolemli, Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP/BG) Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu ile Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı Bakanlık Müdürü Emirali Deveci konuştu.
Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ozan Özuyanık açılış konuşmasında iki yıl önce göreve geldiklerinde ülke genelinde ziraat mühendislerinin daha ön plana çıkması konusunda gerekli çalışmaları yaptıklarını anlatarak, yeni dönem için de tek liste olarak yönetime aday olduklarını söyledi.
Özuyanık, genel kurula, kendilerine gösterdiği güven nedeniyle teşekkür etti.
TURHAN
KTMMOB Genel Sekreteri Ziya Turkan ise konuşmasında, 21 yıldır ülke fiziki planının yapılmaması nedeniyle ülkede keşmekeş yaşandığını, ne tarım ne de inşaat sektörünün sınırlarının belli olabildiğini anlatarak, ülke fiziki planının ivedilikle hazırlaması amacıyla hükümete çağrı yaptı.
Turhan, ülke fiziki planın hazırlanmasında, bünyesinde 15 farklı branştan 3 bin 500 üye barındıran KTMMOB’nin gerekli katkıyı koymaya hazır olduğunu kaydetti. Ziya Turan, 21 yıldır ülke fiziki planın hazırlanmamasından bugüne kadar ülkeyi yöneten tüm hükümetleri sorumlu tuttu.
KABAKÇI
KTÇB Başkanı Alican Kabakçı, ZMO Genel Kurulu’ndaki konuşmasında dün akşam yapılan akaryakıt zammını eleştirirken, yine de bir süreden beri dünyada bir ilk olan mazot fiyatının benzinden pahalı olması durumunu son verilmesini traji komik bir durum olarak değerlendirdi.
Kabakçı, dün akşamki zam ile mazotun benzinden daha ucuz hale geldiğini ancak bunun tarımın temel girdilerinden biri olan mazotun ucuz olduğu anlamına gelmediğini söyledi.
Kabakçı, ülkede tarımda gidişatın iyi olmadığını, köycülüğün bittiğini, köydeki ağıllarda hayvan bulunmadığını, horoz ötmeyen köyler bulunduğunu ifade ederek, uygulanan tarım politikasıyla tarımda tekelleşmeye gidilerek küçük üreticinin yok edildiğini ileri sürdü.
Ülkenin tarım alanında 50 kat geriye gittiğini iddia eden KTÇB Başkanı Alican Kabakçı, hükümeti derhal erken seçim kararı almaya davet etti.
GÖKSEL
LAÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Bülend Göksel ise konuşmasında, ada ekonomileriyle kara ekonomileri arasındaki temel farkın, ada ekonomilerinde büyük sanayinin gelişmemesi olduğuna işaret etti.
Göksel, ada ekonomilerinin daha çok hizmet sektörü olarak kabul edilen eğitim, turizm olduğunu bunu tarımın izlediğini ifade ederek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) de böyle bir yapıya sahip olduğunu söyledi.
Yapılması gerekenin çok yönlü tarım ürünü yetiştirilebilen KKTC için kimin nerede, ne kadar, ne üretebileceğinin araştırılması olduğunu belirten Göksel, LAÜ’ye bağlı Ziraat Fakültesi’nin böyle bir çalışmayı sürdürdüğünü, sürdürmeye de devam edeceğini kaydetti.
Göksel, Ziraat Master Planı’nın ivedilikle hazırlanması gerektiğini belirterek, bu konuda da üniversite ve Ziraat Fakültesi olarak gerekli katkıyı koymaya hazır olduklarını söyledi.
ERTUĞRULOĞLU
DGP Genel Başkanı Tahsin Ertuğruloğlu, konuşmasında, bu tür toplantılara siyasi parti başkanlarının davet edilerek konuşma hakkı verilmesine karşı olduğunu, davetin yapılması ama konuşma hakkı verilmemesi gerektiğini söyledi,
Ertuğruloğlu, genel kurulların siyasi partilerin konuşacağı yerler olmadığını, aksine katılıp konuşulanları dinlemesi gerektiğini anlatarak, konuşma hakkı verildiği için konuşacağını ancak bu konudaki düşüncesini de paylaşmak istediğini belirtti.
Tahsin Ertuğruloğlu, ülke fiziki planının yapılmamasından bugüne kadar ülkeyi yöneten hükümetleri sorumlu tutan eleştirilere katıldığını, beş yıl Dışişleri Bakanlığı yapmış biri olarak üzerine düşen sorumluluğu kabul ettiğini söyledi.
Ertuğruloğlu, tarımda belirli bir politika olmadığı eleştirisinin yapıldığını, plansızlığın ülkedeki her sektör için geçerli olduğunu anlatarak, partisinin hükümete değil sisteme muhalefet ettiğini kaydetti.
DGP’nin başkanlık sistemini savunduğunu belirten Ertuğruloğlu, başkanlık sisteminde, iş bilenlerin işin başına gelmesinin temel prensip olduğunu söyledi.
Ertuğruloğlu, Türkiye’den gelecek “Barış Suyu” ile ilgili hükümetin herhangi bir çalışması olmadığını ileri sürerek, “varsa iyi bir sürpriz olur bana” dedi.
Tahsin Ertuğruloğlu, yasak tarım ilaçlarının ülkede serbeste kullanıldığını, bu ilaçları içeren ürünler Mersin’den geri dönünce de “Türkiye bize ambargo uyguluyor” denildiğini, bunun Türkiye’ye haksızlık olduğunu anlatarak, önerisinin Mersin Limanı’nda yapılan kontrolün Mağusa Limanına çekilmesi olduğu söyledi.
ANGOLEMLİ
TDP Gazimağusa milletvekili Hüseyin Angolemli ise konuşmasında, Avrupa Birliği’nin (AB) bütçesinin yüzde 50’sine yakınını tarıma ayırdığına işaret ederek, KKTC’de ise tarıma ayrılan oranın yetersiz olduğunu vurguladı.
Angolemli, yeterli ve sağlıklı gıda alamayan toplumlara ait insanların zeki olmasının mümkün olmadığını anlatarak, ülkede her şeyde olduğu gibi tarımın da el yordamıyla yürüdüğünü söyledi.
Hüseyin Angolemli, ülke fiziki planının hazırlanmamasına yönelik sorunun ortada olduğunu ancak temel sorunun iradesizlikten kaynaklandığını ileri sürdü.
Angolemli, birileri istedi diye Özelleştirme Yasası yapıldığını, buna göre Bakanlar Kurulu’nun istediği topluma ait tüm varlıkları özelleştirebileceğini iddia ederek, su geliyor denildiğini ancak su konusunda hiçbir hazırlık yapılmadığını savundu.
Angolemli, su tesisinin sonsuza dek Türkiye’ye ait olmasına karşı olduğuna işaret ederek, Tarım Master Planı’nın derhal hazırlanması gerektiğini söyledi.
YORGANCIOĞLU
CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu ise konuşmasında, ülkede tarım alanında kullanılan teknoloji ve standardın ne kadarının dünyayla uyum içinde olduğunun tartışmalı bir konu olduğuna işaret ederek, teknoloji ve standartlar konusundaki sorunun aşılması gerektiğini söyledi.
Yorgancıoğlu, bu konuyla ilgili olarak ZMO’ya görev düştüğünü anlatarak, tarım sektörünün temel sorununun; işletmelerin küçük olması ve bu nedenle fiyatların yüksekliği ve bunun da rekabet edebilirliği zorlaştırması olduğuna işaret etti.
Özkan Yorgancıoğlu, yapılması gerekenin küçük işletmeleri kooperatifler halinde büyütmek veya birleşmelerini sağlayarak standartları, teknolojiyi yükseltmek buna bağlı olarak maliyetleri düşürmek olduğunu anlattı.
Yorgancıoğlu, bunun yapılmaması halinde yüksek fiyat ve düşük kaliteyle dünyada rekabet edebilmenin mümkün olmadığını anlatarak, “Bir zamanlar bu ülkenin kooperatifçiliği örnek gösterilirken, şimdi iyi çalışan kooperatiflerin yönetimleri bile hükümet edenler tarafından değiştirilmek isteniyor” diye konuştu.
Türkiye’den gelecek suyun mülkiyet ve işletme şekline partisinin karşı olduğunu; diğer yandan Türkiye’den su getirilmesinin ise önemli bir gelişme olduğunu belirten Yorgancıoğlu, bugünden bu su ile; “ne, nerede, ne kadar, nasıl” üretileceğine yönelik gerekli çalışmaların yapılması gerektiğini söyledi.
Yorgancıoğlu, bugünden başlayarak dağıtım şebekesinin temellerinin bugünden gerekliliği üzerinde durarak, Kıbrıs Türk halkının üretici bir halk olduğunu, önemli olanın hükümetin doğru yönlendirme ve kredilendirilmesi olduğunu belirtti.
Tarım ve hayvancılıkta küçük işletmelerin büyütülerek, ürün biriminin artırılarak, birim fiyatlarının düşürülmesi, buna bağlı olarak ürünlerin rekabet edebilir bir ücret seviyesine çekilmesinin önemli olduğunu ifade eden Yorgancıoğlu, 10-15 inekle hayvancılık yapmanın verimli olmayacağını söyledi.
Yorgancıoğlu, “Hele bu alanda kamu görevlisi olarak yer almak, sonra da teşvik edilmeyi beklemek kabul edilemez” diye konuşarak, ülkede bilinçsiz, kontrolsüz tarım ilacı kullanımının sorun olduğuna dikkat çekti.
DEVECİ
Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı Bakanlık Müdürü Emirali Deveci ise konuşmasında, tarımda ilaç kullanımının reçeteye bağlanması konusunda çalışmanın son aşamaya geldiğine işaret edilerek, gelecek suyla ilgili hazırlıkların iki yıldır yapıldığını söyledi.
Deveci, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Ali Çetin Amcaoğlu’nun, meclis çalışmaları nedeniyle genel kurula katılamadığını belirterek, bakanın genel kurula selam ve başarı dileği gönderdiğini belirtti.
Deveci, çalışmalarla çerçevesinde bugün itibarıyla hangi bitkinin nerede yetiştiğini gösteren “Bitki Deseni Haritası”nın tamamlandığını anlatarak, maliyetlerin düşürülmesine yönelik çalışmanın ise tamamlamak üzere olduğunu kaydetti.
Deveci, sınır kontrol noktaları oluşturulmasında ise çalışmanın ise tamamlanmak üzere olduğunu, bu noktaların oluşturulmasıyla birlikte ihracat aşamasında gerekli tahlillerin yapılarak, gönderilen ürünün geriye dönmesinin önünün kesileceğini söyledi.
Sınır kontrol noktalarının aynı zamanda ithal edilen gıdaların güvenlik kontrollerinin de yapılabileceği yerler olacağını belirten Deveci, tarım alanında dünyadaki üretim standartlarının sürekli değiştiğini belirtti.
Deveci, daha önce tarım alanında dünyadaki gelişmenin “üret, nasıl olursa olsun üret” iken bugün artık, “sağlıklı, doğayla uyumlu üret” olarak değiştiğine dikkat çekerek, bakanlık olarak bunu da çalışmaları arasına aldıklarını kaydetti.
 



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/Ziraat-Muhendisleri-Odasi-nda-42-nci-Genel-Kurul-/366950