|
|
Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Mehmet Çakıcı, yaptığı açıklamada, Kıbrıs Türk halkının kurtuluşunun adil ve kalıcı erken bir çözümden geçtiğini ifade ederek “Sayın Eroğlu’na düşen görev çözümü zorlamak ve ona göre politika izlemektir. Görüşmelerin kopması ve çözümsüzlüğün sürmesi halinde, Eroğlu görevini bırakmalıdır” dedi.
Kıbrıs sorununun çözümü konusunda, Kıbrıs Türk tarafı kadar en az Rum tarafına da görev düştüğünü belirten Çakıcı, başta Hristofyas olmak üzere, Rum tarafının da görüşmelerde çözüm yönünde daha aktif, daha yapıcı olması gerektiğini söyledi.
Hristofyas’ın, Federal Kıbrıs’ın yönetimini Kıbrıslı Türklerle siyasal eşitlik temelinde paylaşmaya hazır olduğunu ortaya koyması gerekliliği üzerinde duran Çakıcı, çözüm yönünde yapıcı olunmaması ve ileri adımlar atılmaması halinde, olası başarısızlıktan Rum tarafının da sorumlu olacağını ve Hristofyas’ın da istifa etmesi gerektiğini ifade etti.
“GÖRÜŞMELER SÜRMELİ VE ÇÖZÜM BULUNMALI”
Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun çapraz oylama konusundaki tutumu nedeniyle müzakerelerin ilerlemesine takoz koyduğu görüşünü savunan TDP Genel Başkanı Çakıcı, müzakerelerin Kıbrıslı Rumların AB Dönem Başkanı olmasıyla sürecin yavaşlayabileceğini ama yine de devam edebileceğini, parti olarak görüşmelerin sürmesini ve çözüm bulunmasını istediklerini vurguladı.
Çakıcı, petrol ve doğalgazla ilgili gelişmelerin Kıbrıs’ın geleceğinde önemli rol oynayacağına işaret ederek, hangi ülkeden aktarılacağı konusunda çatışma yaratmak yerine en ucuz ve en güvenli şekilde geçişinin sağlanması gerektiğini belirtti.
“Kıbrıs’ta çıkacak olası petrolün diğer ülkelere taşınmasına en pratik ve güvenli yol olarak Türkiye gözükmektedir. Bu nedenlerden dolayı bile bir anlaşma zorunluluk olabilir” diyen Çakıcı, Kıbrıslı Türklerin adanın geleceğinde söz sahibi olması gerektiğini vurguladı ve menfaatlerini koruyan bir strateji yürütülmesinin elzem olduğunu ifade etti.
“UNUTULMAMALIDIR Kİ…”
Kıbrıs Türk halkının geleceği açısından erken kalıcı ve adil bir çözümün şart olduğunu belirten Çakıcı, “Unutulmamalıdır ki Kıbrıslı Türkler de bu adanın iki eşit ortağından biridir. Kıbrıs’ın tüm kaynaklarında Kıbrıs Türk halkının da hakkı vardır. Kimse halkımızı bugünkü çarpık ve dünyadan kopuk yapıda yaşamaya mahkum edemez. Erken ve adil bir çözümle birlikte Kıbrıslı Türklerin de AB dönem başkanlığı yolunu kimse kesmemeli” dedi.