|
|
Söyleşide, bu yılın Süper Toto Süper Lig'de 13. sezonu olduğunu söyleyen Kuddusi Müftüoğlu, "5 yıl FIFA hakemliği yaptım. Futbol hakemliği başlangıçta kolay olan, ama ilerleyen zamanlarda meşakkatli bir yolculuk. Bu aslında bir hayat yolculuğu. İlerleyen zamanlarda profesyonel müsabakalarda görev aldıktan sonra bu işin ne kadar önemli ve ne kadar çok çalışma gerektirdiğini anladım. 17 yıldır sadece Haziran ve Temmuz aylarında hafta sonum var. Hakemlik bir sevda çocuklarımdan birisinin doğumunda dahi bulunamadım. Dışarıdan bakıldığında çok farklı anlaşılıyor olabilir. Ama iyi ki ben hakemliğe başlamışım. Şu anda Türkiye'de erkekler tarafından tanınan bir kişiyim. Sizin televizyonda seyrettiğiniz maçları ben içeride izliyorum Türkiye’nin bütün illerini görme gezme şansım oldu üstelik birde para veriyorlar. Ancak bu seviyeye gelmek de kolay değil. Bu süreçte dürüst, çalışkan ve cesaretli olan ön plana çıkıyor" dedi.
HAKEMLİK ÇOK POPÜLER
Türkiye'de hakemliğin çok popüler olduğunu söyleyen Müftüoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aslında hakemlik futbolda asli unsur değil. Asli olan futbolcular ve teknik adamlar. Ancak her maçtan sonra hakemler gündeme gelip ön plana çıkıyor. Yurtdışında kimse hakemleri tanımıyor. Müsabaka içinde 300-400 belki 500 karar veriyoruz fakat 2-3 çok önemli yanlış kararla sanki müsabaka sonuçlarını hakem tayin ediyor. Bütün hataları hakemlere fatura etmek sadece bizim gibi ülkelere mahsus. Bütün hataları hakemlere fatura etmek bizim gibi ülkelere mahsus. Kulüp başkanları popüler olmamalı. Hakemleri kimse bilmemeli. Bu işte bilinmesi tanınması gerekenler sadece bu işin emekçileri olan futbolcu ve teknik kadro. Türkiye'de futbolcuların hataları 100 kez konuşuluyorsa, hakemlerin hataları 5 kez konuşulmalı"
HAKEMLİK KARAR VERMEDE ETKİLİ
Gençlere hakemliği tavsiye ettiğini, hakemliğin aynı zamanda insanları tanıma, kendini geliştirmek için önemli bir araç olduğunu kaydeden Mütfüoğlu, "Hakemlik karar vermede de çok etkili oluyor. Bir müsabakada olaylar anlık gelişiyor. O anda karar vermeniz gerekiyor. Arkadaşlarımız hakem oluyor sonra ben ne zaman Fenerbahçe maçını yöneteceğim diyor. Bakıyor birkaç ay veya 1 yıl gelişme yoksa pes ediyor. Hakemlik insanları tanıma gelişme anlamında çok önemli bir araç" şeklinde konuştu.
KADINLARIN KÜFÜRLERİ DEĞİŞİK OLUYOR
Söyleşide katılımcıların soruları da yanıtlayan Kuddusi Müftüoğlu, futbolcuların ve kulüp başkanlarının hakem aleyhinde sözler söyledikleri şeklindeki soru üzerine, "İsyan ediyorum. Hakemin basınla konuşma cevap verme hakkı bazen oluyor. Maçtan sonra her türlü hakareti ve yorumu yapıp yönlendiriyorlar. Bu doğru ve adil değil. Siz hakem aleyhinde konuşanları dinlediğinizde kafanızda hakemlerle ilgili önyargılı düşünceler oluşuyor. Çok fazla küfür ediliyor. Küfürden dolayı sahalar kapanıyor. Maçları izlemeye kadınlar geliyor. Kadınlar da küfür ediyor. Onların da küfürleri değişik oluyor. Kadınların küfürlerine alışmamışım ama onların küfürleri enteresan. Bu küfür işini çözmedik maalesef. Hakemlik küfür edilecek bir meslek gibi görülüyor bu da bizi üzüyor" diye yanıt verdi.
ART NİYET SÖZKONUSU DEĞİL
Bir öğrenci geçen Pazar günü Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında oynanan maçta Fenerbahçeli Emre Belözoğlu'na yapılan harekete maçın hakemi Kamil Abitoğlu'nun sarı kart verdiğini, kendisinin yönettiği maçlarda Beşiktaş'ın sürekli puan kaybettiğini ve bunda da bir art niyet aradığını söylemesi üzerine Müftüoğlu, şunları söyledi:
"Art niyet söz konusu değil. Her hakem sahaya çıktığında başarılı olmak ister. Hakemlerimiz çok iyi eğitimliler ve çok da iyi çalışıyorlar. İspanya'ya da baktığınızda çok ciddi hakem hataları görürsünüz. Ama orada kimse art niyet aramaz. Toplumda hakemler hakkında söylenenler hakem ağabeylerimiz spor yazarlarının bizler hakkında söylediği olumsuz sözler izleyiciyi yönlendiriyor. Hakem 1 metreden pozisyonun şiddetini ölçemeyebiliyor. Trabzonspor ile Fenerbahçe arasındaki maçta sorumlu olan hakem değil. Sorumlu o müsabakayı o atmosfere getiren etkenlerdir. Hakeme gel burada çok ciddi bir savaş var gel çöz demek ne kadar doğru. Elimiz vicdanımıza koyalım. Bir hakemden her şeyi bekliyoruz. Saha içinde dışarıya yansımayan bir adalet çarpışması var. Hiçbir hakemin hiçbir müsabakada art niyetli olduğunu düşünmüyorum. Geçen yılsonunda yapılan ve halen gündemde olan operasyonda (şike davası) bir tek hakem ismi yoktur. Bu süreçte tek hakem yoktur. Çünkü biz gittiğimiz yerleri, yemek yiyeceğimiz restoranları bile çok dikkatli seçeriz. Müsabaka tebligatını aldıktan sonra telefon konuşmalarına dikkat eder, bilmediğimiz kişilerle görüşmeyiz. Hakemin performansı düşük olabilir. Birçok futbolcu sayabilirim saha içinde performansının sorgulanması gerek. Milyonlarca TL para aldığı halde çok basit hareketleri gole çeviremiyor. Ben o oyuncu için art niyetli diyemem bugün başarısız gününde derim"
GELİŞMİŞ ÜLKELERDE YOK
Play-Off konusunda Galatasaray'a haksızlık yapılıp yapılmadı şeklindeki soruya ise Müftüoğlu, "Gelişmiş ülkelerde yok. Bu yıl kurallar böyle konulmuş bu kurallara göre şampiyon belli olacak. Avrupa'da birkaç ülkede var. Sezon başı çok hızlı alınmış bir karar. Bunun ne kadar adil olduğunu benim söylemem doğru olmaz. Ancak Play Off sisteminin doğru olmadığını söyleyebilirim" şeklinde yanıt verdi.
TÜRKİYE’DE HAKEMLERİ ÇOK ÇABUK TÜKETİYORUZ
Türkiye'deki ve yurt dışındaki hakemlerin değerlendirilmesi ve bir hakemin maça hazırlanırken hangi duygularla hazırlandığına yönelik soruyu da yanıtlayan Müftüoğlu, şunları söyledi:
"Bizim hakemlerimiz gelişmiş ülkelerin hakemleriyle eşdeğer. Hatta biz daha genç hakem kadrosuna sahibiz. Tek eksiğimiz tecrübeydi. Türkiye'de hakemleri çok çabuk tüketiyoruz. Hakemleri 4-5 yıl çalıştırıyoruz sonra onlara hakemliği bıraktırıyoruz. Koşullar onu gerektiriyor. Ancak Oğuz Sarvan'ın MHK Başkanı olmasının ardından bu durum değişti. Her hakem haftada bir maç verildi. Bu sayede hakemler daha tecrübeli hale geldi ve 100'den fazla maç yöneten hakem sayısı artı. Eskiden çok ciddi bir hatada hakem 8 hafta maçtan el çektiriliyordu. Hakemin 2 ay el çektirilmesi demek birçok melaikesini kaybetmesi demek. Bizim hakemlerimiz şuan biliyorlar ki hata yaparsam bir hafta dilenir sonraki hafta maç yönetirim. Bu sayede özgüveni çok yüksek olarak sahaya çıkıyor. Hata yaparsam hakemliğim biter diye maça çıkarsan rahat olamazsın"
BU TFF’NİN BİR KARARI
Bir başka öğrencinin şike iddianamesi ile ilgili sorusu üzerine Müftüoğlu, "Bu Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) bir kararı. Bu konuda bir şey söyleyemem. Alınan kararı bilgi sahibi (dava dosyası ve deliller önüme konmadığı için) olmadığım için yorumlayamam" şeklinde cevap verdi.
Hakem kökenli kişilerin ilerleyen zamanlarda neden eski meslek gruplarını eleştirdiğine yönelik soru üzerine Müftüoğlu, "Bunun nedeni hakemliğin çok popüler olması. Bir kişi hakemliği bitince unutuluyor. Bu kişi hatırlanmak için hakemi eleştiriyor ki, hatırlansın. Ben hakemliği bıraktıktan sonra yorumcu olmayacağım. Bütün birikimimi hakem arkadaşlarıma aktaracağım. Bu arkadaşların yaptıklarını doğru bulmuyorum" diye konuştu.