UNESCO'da Tarihi Eser Kaçaklığının Önlenmesi Toplantısı

20 Haziran 2012 Çarşamba  20:10

Türkiye'nin de katıldığı tarihi kültürel varlıkların yasa dışı ithalatının, ihracatının ve el değiştirmesinin yasaklanması ve önlenmesi sözleşmesinin uygulanması, yasal durumun incelenmesi ve değerlendirilmesi toplantısına 1970 sözleşmesine taraf 122 devlet katıldı. Türk heyetini Dışişleri Bakanlığı temsilcisi, UNESCO nezninde Türkiye Daimi temsilciliği, Kültür ve Müzeler Müdürü Murat Süslü, Paris Kültür ve Tanıtma Müşavirliği Kalbiye Noyan ve Gürkan Çete temsil ediyor.
Kültür ve Müzeler Genel Müdürü Murat Süslü, yaptığı konuşmadı Türkiye'nin en fazla tarihi eser kaçırılan ülkelerin başında geldiğini belirterek, "UNESCO'da 1970 sözleşmesine taraf ülke olmakla beraber köken ülkeyiz. En fazla tarihi eser kaçırılan ülkelerin başında gelmekteyiz. Çünkü bu eserlere geçmişten günümüze sahibiz. Bu bağlamda da pazar ülkeleri Batı Avrupa ülkeleri Amerika Birleşik Devletleri'ndeki bazı koleksiyonerler, müzelere de bu tür akış sürmektedir" dedi. Çete sözlerini şöyle sürdürdü:
"Toplantıda UNESCO Genel Direktörünün bahsettiği gibi uyuşturucu, silah kaçakçılığı ile eşdeğer bir hale gelmekte olan bu eski eser kaçakçılığını önleyici önlemler UNESCO nezninde de ülkemiz nezninde de bazı kural değişiklikleri ile bazı anlam konusundaki ifadelerin açıkça belirtilmesi ile aşılmaya çalışılıyor. 1970 sözleşmesi elimizde bir enstrüman özellikle ikili işbirliği anlaşmaları ile çözmeye çalışıyoruz. Geçtiğimiz yıllarda 4 binin üzerinde eserin ülkemize kazandırılması interpol aracılığı, UNESCO sözleşmesi aracılığı ile olduğu gibi ikili işbirliği anlaşmalara taraf ülkeler, bizlerle çalışan ülkelerle iyi bir işbirliği halinde sonuçlandırılmakta. Bu konuda özellikle Sırbistan'a teşekkür etmek istiyoruz. Çünkü 1800'ün üzerindeki eseri bize geçen yıl bakanımızın da katıldığı etkinlikte teslim ettiler. Diğer ülkelerde olduğu gibi Sırbistan'da yorulmadık. Bu konuda ikna etmemiz de kolay oldu. Bize ait olan eserler bize döndü. Özellikle 95 yıldır mücadelesi sürdürülen sfenksin Almanya Berlin'de ki müzeden 27 Temmuz itibari ile teslimi gerçekleşti. Alman yetkililerine de teşekkür ediyoruz. Bu UNESCO'nun da işbirliği ile çözülmüş olan bir konu. 40 yılı aşkın süredir mücadelesi sürdürülen Boston güzel sanatlar müzesinde üst yarısı bulunan alt yarısı 1980 yılında kazılarla Pergeden'de ele geçirilen Heraklis heykeli. Bu kazılar sonrası bu yarının mücadelesi sürdü. 40 yılı aşkın bir süre sonra geçen yıl başbakanımız kendi uçağı ve kendisinin talimatları ile geçen yıl ülkemize kazandırıldı. Malesef bazı ülkeler ve müzeler yeterince cesaretli davranamıyor. Bu konuda kendilerini işbirliğine davet ediyoruz. Bir bebek hırsızlığı neyse, bir insanlık suçu neyse tarihi eser kaçakçılığını da o şekilde görüyoruz. Bu tarihi eser kaçaklığını özendirecek şekilde bu eserlerin satın alınmasını 'Biz tamamen ahlaki yollarla elde ettik, hukuki yollarla elde ettik' diyorlar ama Türkiye'den ihracatı, Türkiye'den dışarı taşınması yasak olan bir eseri kendi ülkelerinde satın almak aynı zamanda ithalatı gerçekleştirilen ülkenin kurallarına bakarak ta olmalı. Biz bunu satın aldık tamamen masumuz demek o ülkeden illegal çıkmış eseri satın alması ise bence bu konuda biraz düşünmeliler."
UNESCO 1970 sözleşmesi yurt dışına kaçak kazı ve yasadışı yollarla götürülen tarihi eserlerin iadesini kapsıyor. İkili görüşmelerle yapılıyor. İkili görüşmelerdeki iade talebi kabul edilmediği zaman Dışişleri tarafından sağlanan avukatlık firmaları aracılığıyla dava açılıyor. Avrupa'da düzenlenen bir çok müzayede de bakanlık tarafından takip ediliyor. Ayrıca, müze ve ören yerlerinden çalınan eserlerin yurt dışına çıkışlarının önlenmesi ve kaçakçıların yakalanması için fotoğraflı envanter bilgileri, Başbakanlık, Gümrük, Denizcilik müsteşarlıkları ve İçişleri ile Dışişleri gibi kurumlara gönderiliyor."
 



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/UNESCO-da-Tarihi-Eser-Kacakliginin-Onlenmesi-Toplantisi-/369723