|
|
Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası, yapılan açıklamalardan, önümüzdeki üç yıl için öngörülen ekonomik programın taslak olarak şekillendiğini anladıklarını; yaşamla ilgili olan bir strateji belgesine duyarsız kalmanın toplantılarına katılmamanın yerine söz söylemek gerektiğini belirterek, şimdi yapılması gerekenin tüm partilerin de katılımı ile “Sosyal Ekonomik Konseyin” toplantıya çağrılması olduğunu savundu. Oda, tüm toplumun bu sayede “ kendi akıbetiyle” ilgili gerek söz söyleme, gerekse bilgilenme imkânına kavuşturulması gerektiğini kaydetti. Oda, Meclis tatiline son verilmesini de istedi.
Oda Başkanı Hürrem Tulga, yaptığı yazılı açıklamada, “Şu ana kadarki tartışmalarda programın ekonomik yanı ele alınmıştır. Dolayısıyla sosyal içeriği eksik olduğundan, Hükümet, Sosyal Ekonomik Konsey toplantısını hem tamamlayıcı hem de toplumun katılımcılığı anlamında olmazsa olmaz olarak mutlaka değerlendirmelidir” dedi.
KKTC-TC protokollerinin sadece ekonomik içerik taşımadığını hayatın her alanını kapsadığını ifade eden Tulga, şöyle devam etti:
“Toplum hayatıyla ilgili bir programın yine toplum tarafından masaya yatırılmasından daha demokratik daha doğal birşey olamaz.
Sosyal Ekonomik Konseyin toplanması için önerimizi yaparken ardından da üç ay sonra imzalanması ön görülen program için Meclisin tatiline son vermesi çağrısını yapıyoruz.
Bir programın yerelleşmesi için o topluma ait olan tüm mekanizmaların harekete geçmesi zorunludur. Bu güne kadar uygulanmış olan protokollerin toplum hayatını baştan aşağıya nasıl alt üst ettiği; yoksullaşmaya, işsizliğe, gelecek belirsizliği ve kaosa neden olduğu, tepki ve öfkeyi büyüttüğü düşünülürse daha fazla rehavetin kimseye yarar sağlamayacağı kabul edilmelidir.
Bizler daha önce söylediğimiz gibi zaten çoktan unuttuğumuz tatile gitmeyeceğiz. Dahası geçmişte kalmayan, yürürlükte de olmaya devam eden protokollerden dolayı kaos, güvensizlik sıkıntı ve tahribatların nasıl giderileceği önümüzde sorun olmaya devam etmektedir. Direnmek, değiştirmek tek taraflı ve lobicilikle değil, birlikte üreterek olacaktır.”