HAVA-SEN Başkanı Buran Atakan, burada yaptığı konuşmada, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin 36 yılda yapamadığını Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) bir gecede yaptığını ve ülkenin en değerli kuruluşunu kapattığını söyledi.
Atakan, “Türkiye’de Türk Hava Yolları kapatılsa, o hükümet 30 saniye daha iktidarda kalamaz.... Şirket kurulması ve uçurulması, kurultay delegesi silip, yazmak kadar kolay değil” dedi.
18 ay 550 gün insanların açlığa mahkum edildiği, daha sonra da “sözde” istihdam edildiğini savunan Atakan, KTHY’de işten çıkarılanların yarı maaşla ve yatırımları yapılmadan, ikramiyeleri ödenmeden çalıştırıldığını iddia etti.
Atakan, her 21 Ekim’de KTHY binası önünde olacaklarını ve sorumluların yıllar sonra da olsa yargılanacağını savundu.
“Ülkenin kurumlarına, toprağına, denizine her şeyine sahip çıkılması lâzım, bu ülkede yaşayanların yapması gereken budur” diyen Atakan, bunları yapmanın suç sayıldığı yerde suç işlemeye devam edeceklerini bildirdi.
BIÇAKLI
TÜRK-SEN Başkanı Arslan Bıçaklı da konuşmasına “Rahmetlinin bugün ikinci ölüm yıldönümü. Öldürdüler ve katiller halen daha koltuklarında oturuyorlar” sözleriyle başladı.
Toplumun gözbebeği olup, hisselerinin tümü Kıbrıs Türk halkında olan güzide bir kurumun yok oluşa sürüklendiğini söyleyen Bıçaklı, küçük bir şirketi dahi yönetemeyenlerin ülkeyi nasıl yönettiğinin sadece etrafa bakılarak anlaşılabileceğini savundu.
İnsanların her gün sokakta olduğu, geçim derdindeki kimi ailenin ise Güney Kıbrıs’a kaçtığını ileri süren Bıçaklı, buna karşın hükümet edenlerin makamlarını koruduklarını ve 6-7 aydan beri yeme-içmeye vakit ayırdıklarını savundu.
Bıçaklı, KTHY çalışanlarının 18 ay sokakta kaldığını ve yarı maaşla, ihtiyat sandığı ödeneksiz ve ikramiyesiz istihdam edildiğini ileri sürerek, yeni kurulup uçurulmaya çalışan şirketlerin uçurulma tarihini beklediklerini söyledi.
KAPTAN
KTAMS Başkanı Ahmet Kaptan da “utanç gününün” ikinci yıldönümünün yaşandığını hatırlatarak, halka çok güzel günler yaşatılmış gibi “sözde kurultayla” halka bir utanç daha yaşatıldığını savundu.
Kaptan, havada tertemiz bir karneyle, hiç kazası olmadan uçan bir havayolu olan KTHY’yi kendi elleriyle “yeşil sermayeye peşkeş çekerek” insanların intiharlarına ve ölümlerine sebep olanların Türkiye’deki “12 Eylül sorumlusu olup 32 yıl sonra yargılananlar gibi” yargılanacaklarını iddia etti.
Kaptan, ülkeye cesur politikacıların ve devlet adamlarının geleceğini, halka çektirilenlerin hesabının sorulacağını ileri sürerek, ülke insanına bunları yaşatanların artık istifa edip çekip gitmesi ve artık evinde oturarak çocuklarıyla ve torunlarıyla vakit geçirmesi gerektiğini savundu.