TSK Disiplin Kanunu'nda Tarihi Değişiklikler

26 Kasım 2012 Pazartesi  21:04

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Merkez Bina'da toplanan Bakanlar Kurulu, sona erdi. Bakanlar Kurulu'nun ardından ise Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç basın toplantısı gerçekleştirerek açıklamalarda bulundu. Bakanlar Kurulu'nun hükümetin 10'uncu yılını doldurduktan sonra 11'inci yılında yaptığı ilk Bakanlar Kurulu toplantısı olduğunu söyleyen Arınç, bu vesile ile geçmiş 10 yılı değerlendiren görüşmeler yapıldığını kaydetti.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in 8 kanunda 20'den fazla değişiklik yapan 4. Yargı Paketi'ni Bakanlar Kurulu gündemine taşıdığını belirten Arınç, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'in ise "Çeşitli Kanunlarda Yer Alan 'Özürlü' İbarelerinin Değiştirilmesine Dair Kanun Tasarısı"nı gündeme taşıdığını bildirdi. Bunun da 4 maddeden oluştuğunu söyleyen Arınç, "Bugünkü çeşitli mevzuatımızda yer alan 'Özürlü' ve 'Sakat' ibarelerinin 'Engelli', 'Çürük' ibarelerinin de 'Askerliğe elverişli olmayan' şeklinde değiştirilmesi öngörülüyor. Bu tasarı benimsendi ve TBMM'ye gönderilmesi kararlaştırıldı" diye konuştu.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz'ın, 'Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanun Tasarısı' ile alakalı olarak bir sunumu olduğunu söyleyen Arınç, "Bu tasarı 49 maddeden ibaret. TSK personeline uygulanacak disiplin hükümlerinin yeniden düzenlenmesine ilişkindir" dedi. Arınç, düzenleme ile 'Disko' olarak bilinen Disiplin Koğuşları'nın kaldırıldığını belirterek şunları söyledi:
"Bu taslak, TSK Disiplin Kanunu'nda özet olarak kamuoyunda da zaman zaman tartışılan, şikayetlere yol açan bazı konular dikkate alınmıştı. Oda ve göz hapsi cezaları kaldırılmaktadır. Buna paralel olarak 'disko' diye tabir edilen 'Disiplin Koğuşları' ve 'Disiplin Ceza ve Tutukevleri' de kaldırılmaktadır. Mevcut sistemdeki disiplin mahkemeleri kaldırılmış, bunların yerine disiplin kurulları teşkil edilmiştir. Daha önce yargı yolu kapalıyken, yeni uygulamayla disiplin cezalarından bazılarına yargı yolu açılmıştır. TSK'da görev yapan sivil memurlar kapsam dışına çıkarılarak, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'na tabi hale getirilmiştir."
4. YARGI PAKETİ, ÖNÜMÜZDEKİ BAKANLAR KURULU'NDA TEKRAR GÖRÜŞÜLECEK
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu gündemine gelen 4. Yargı Paketi ile ilgili açıklamalarda da bulundu. Arınç, "Genelde olumlu görüşler bildirilmekle birlikte, konunun tekrar bazı maddeleri itibariyle ele alınması ve bu maddelerdeki düzenlemelerin kanunlardaki tüm düzenlemelere paralel hale getirilmesi uygun görüldü" diyerek, "Henüz taslak halindedir, daha önce de bir kez Bakanlar Kurulumuzda görüşülmüştü. 8 Kanun'da 20'den fazla maddede değişiklik yapılmaktadır" şeklinde konuştu.
Yapılan değişikliklerin AİHM'de bulunan davalar ve bu davaların nitelikleri ile ilgili gelişmeler üzerine gerçekleştiğini belirten Arınç, "Henüz tasarı haline gelmediğini, önümüzdeki bakanlar kurulunda tekrar görüşüleceğini ifade ederek bu konudaki sözlerimi bitirmek istiyorum" diye konuştu.
KERKÜK'TEKİ SOYDAŞLARIMIZLA İLGİLİ TEHDİT OLURSA, TÜRKİYE GEREKLİ ÇABAYI GÖSTERECEK
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, açıklamalarının ardından ise gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, Peşmerge ile Irak ordusu arasında Kerkük çevresinde yaşanan gerginliği ve Kerkük'te yaşayan Türklerin durumunu sorması üzerine şunları söyledi:
"Sadece Kerkük gerginliği değil tabi. Sadece Kerkük derseniz, bir şekilde Türkiye'yi de ilgilendiren bir konu olduğu zannedilebilir. Merkezi hükümet ile Kuzey Irak'taki bölgesel yönetim arasında ihtilaf konuları var. Bu ihtilaflar sonucunda tartışmalar çatışmaya dönüştü. Sanıyorum 10-15 civarında da ölenler oldu. Biz Türkiye Cumhuriyeti olarak Irak'ın bütünlüğünü kabul etmiş, Bağdat hükümetiyle ilişkileri olan bir hükümet olarak, bu sorunların kendi içlerinde diplomasi ve barış yoluyla çözülmesinden yanayız. Bu tartışmaların, bu silahlı çatışmaların hiçbir zaman tarafı da olmayacağız.
Ama Kerkük'teki yurttaşlarımızın, soydaşlarımızın güvenliklerini, hayat varlıklarını tehdit eden bir gelişme olursa, Türkiye esasen Irak hükümeti nezdinde de, diğer otonom yönetim nezdinde de gerekli mutlaka çabaları gösteriyor ve gösterecek."
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Suriye sınırına yerleştirilecek olan Patriot füzeleri ile ilgili olarak, "NATO'nun bütünlüğü içerisinde yer alıyoruz ve sadece savunma amaçlı olarak bu füzelerin Türkiye'ye konuşlanmasında ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz" dedi.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu sonrasında yaptığı açıklamaların ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Arınç, bir gazetecinin, Turgut Özal'ın vücudunda 4 farklı zehir bulunduğu şeklindeki iddiaları sorması üzerine, bu konunun gündeme gelmediğini belirterek, otopsi raporunun şuan itibariyle bilinmesinin mümkün olmadığını belirtti. Öncelikle otopsi raporunun açıklanmasının beklenmesi gerektiğine dikkat çeken Arınç, "Adli Tıp 1. İhtisas Dairesi'nin kendi düşüncesini bildirmesi ve raporu yazması gerekiyor. Bizim de sizin de, mahkemelerin de dikkate alacağı şey, 1. ihtisas kurulunun bu konudaki raporunu veya sonucunu bildikten sonra olabileceğini söyleyebilirim" dedi.
"Bu bir teknik konudur" diyen Arınç, hemen hemen her ölüm olayının ardından otopsi yapıldığını söyleyerek, Özal'ın vefat ettiği günlerde otopsinin yapılmış olması gerektiğine dikkat çekti.
Bülent Arınç, bir gazetecinin YAŞ mağduru 2 bin civarındaki subayın durumu ile ilgili bir soru üzerine ise, yeni hazırlanan taslakta buna ilişkin bir hüküm bulunmadığını söyledi.
"FÜZELERİN YERLEŞTİRİLMESİNİN İHTİYAÇ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ"
Arınç, gazetecilerin Patriot Füzeleri'nin hangi illere yerleştirileceğini ve kaç bataryadan oluşacağını sorması üzerine, konuyla ilgili Başbakan Erdoğan'ın ve Dışişleri Bakanı'nın gerekli açıklamaları yaptığını ve kendisinin de bu açıklamaların dışında bir açıklamasının olmayacağını belirtti. "Biz NATO üyesi bir ülkeyiz. NATO'nun bütünlüğü içerisinde yer alıyoruz ve sadece savunma amaçlı olarak bu füzelerin Türkiye'ye konuşlanmasında ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz" diyen Arınç, Suriye'nin elinde kısa menzilli de olsa balistik füzeler bulunduğunu ve Türkiye'ye karşı kullanılma ihtimali olduğunu kaydetti. Akçakale'ye top mermilerinin düştüğünü ve daha önce de Türk uçağının düşürüldüğünü hatırlatan Arınç, "Bütün bunlara karşı Türkiye kendi savunması açısından NATO anlaşmasının içerisinde altına imza koyduğumuz anlaşmanın bize ve üye ülkelere yüklediği sorumluluklar açısından gerekli tedbirleri almak zorundadır" diye knouştu.
Yarın Türkiye'ye uzman bir ekip geleceğini ve bu ekibin füzelerin nerelere konuşlandırılabileceği konusunda NATO'ya rapor sunacaklarını ifade eden Arınç, "Umarım kısa sürede Türkiye'nin bu savunmasına katkı sağlamak amacıyla, Patriot füzelerinin nereye konuşlanacağı ve ne miktarda olacağı ve kesinlikle bizim de kararar sürecinde olacağımız bir şekilde kabul edilmiş olacak" şeklinde konuştu.
"GAZZE'DE ÇATIŞMANIN BİTİRİLMİŞ OLMASI SEVİNDİRİCİ"
Bülent Arınç, bir soru üzerine Filistin ile İsrail arasındaki çatışmaları ve Gazze'de sağlanan ateşkes ile ilgili açıklamalarda bulundu. Arınç, "Çatışmanın bitirilmiş olması bizim için de sevindirici" derken, İsrail'in saldırganlığına son vermek açısından ateşkesin son derece öncelikli bir konu olduğuna dikkat çekti. Ateşkeste Türkiye'nin yapıcı bir rol oynadığını ifade eden Arınç, ateşkes ile geçmişte Filistinli balıkçılara tanınan sınır miktarının daha fazla artırılacağı, geçişler konusunda kolaylık sağlanacağı ve diğer idari tedbirlerle İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ablukada bir miktar daha gevşek olacağı konularının bizzat Halid Meşal tarafından da, İsrail tarafından da teyit edildiğini söyledi.



Sayfa Adresi: http://byturco.com/haber/TSK-Disiplin-Kanunu-nda-Tarihi-Degisiklikler/375755