Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı, tarih boyunca Türklerin sosyolojik, antropolojik ve kültürel kökenlerini ve gelişimlerini yeni nesillere doğru iletmek amacıyla her ay düzenli olarak konusunda uzman kişilerle Türk Tarihi Konferansları düzenliyor.
Antalya Kültür Merkezi (AKM) Aspendos Salonu’nda gerçekleşen ilk konferansta İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü Genel Türk Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Abdülkadir Donuk ‘Türk Kimdir?’ konusunda Antalyalılara bilgiler verdi. Konferansı, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Cemal Öcal, Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Adem Akyürek ve çok sayıda Antalyalı izledi.
TÜRK’ÜN ANLAMI KUVVETLİ DEMEK
Türk adının Çin yıllıklarında milattan önce 3’ncü asırda geçtiğini belirten Donuk, “Yani Göktürkler’den çok önce Türk kavmi var. Türk kelimesi anlamı güçlü, kuvvetli anlamına geliyor” dedi. 6’ncı asırda tüm Bizans kaynaklarında, Orta Asya denilen bölgenin Türkiye adıyla anıldığını kaydeden Prof. Dr. Abdülkadir Donuk şu bilgileri verdi:
“Türkiye, Rumca’da Türklerin oturduğu yer anlamına gelir. 9 ve10’uncu asırda Volga nehrinden Orta Avrupa’ya kadar olan o sahaya Türkiye deniliyordu. 12’nci asırda Anadolu’ya, 13’üncü asırda Mısır ve Suriye’ye Türkiye deniliyordu.”
Afet İnan’ın hatıralarına göre, Atatürk’ün yeni devleti kurduğunda ülkenin adını Türkeli ya da Türkili olarak düşündüğünü anlatan Donuk, “El, il Türkçe’de devlet manasındadır. Afet İnan, Atatürk’ün son anda bundan vazgeçtiğini ve ülkenin adını Türkiye’ye koyduğunu söylüyor. Çünkü Türkiye 6’ncı asırdan itibaren tüm dünya literatürüne yerleşmiş bir isim” diye konuştu.
TÜRK İNANCI İSLAMİYETE BENZER
Türklerin anayurdu ile ilgili birçok iddia olduğunu söyleyen Abdülkadir Donuk, bugün Türklerin göçlerden önceki ana yurdunun Altay dağlarının kuzey doğusu olarak tespit edildiğini ifade etti. Türklerin inanışları ile ilgili bilgiler de veren Donuk, şöyle konuştu:
“Türklerin toteme taptığı, şamanizme inandığı söylenir. Din bir inançtır ama her inanç bir din değildir. Şamanizm bugünkü sihirbazlıktır, falcılıktır. Falcılık bugünün dünyasında da halen vardır. Gerçekte eski Türk inancı bugünkü İslami kurallarla büyük benzerlik göstermektedir. Bu Türklerin neden İslama dört elle sarıldığını da açıklar.”
HERŞEYDEN ÖNCE VATAN GELİR
Atatürk’ün bu vatanı kolay kurtarmadığını ifade eden Donuk, “Afyon’a o meydan muhaberelerinin geçtiği tepelere hiç gittiniz mi? Yazın bile buz gibidir. Ecdadımız o tepelerde, o soğukta aylarca mücadele etti. Bedava kurtulmadı bu vatan. Onları çektiği meşakkati asla unutmayın. Atatürk olarak o badireleri atlatıp şanlı tarihimizi bu seviyelere getir. İki siyasetçi çıksın seni bu hallere düşürsün. Yok öyle. Bu millet buna izin vermez. Her şeyden önce vatan gelir” dedi.
İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü Genel Türk Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Abdülkadir Donuk, konferansında Türklerin İslam’daki rolünü de anlattı.