Dernek Başkanı Metin Şadi, yaptığı yazılı açıkladı, “ekonomik programda belirtilen Anavatan Türkiye’nin yapacağı büyük mali katkı ve netice olarak sağlayacağı kredilerin büyüklüğü, dünyanın krizle boğuştuğu böylesi bir döneme denk gelmesinden ancak memnuniyet duymaktayız” dedi.
2013-2015 Ekonomik Programı’nın, önceki programın devamı niteliğinde olup “kamu maliyesinin disiplin altına alınması, kamunun yeniden yapılanması, mali sektörle ilgili düzenlemeler ve reel sektörün desteklenmesi” konularında ihtiyaç olan reformları içerdiğini belirten Şadi, “Yani program, ağırlıklı olarak KKTC’de bir çok sorunun kaynağı olan kamunun mali ve yönetsel açıdan yeniden yapılanmasına dayanıyor.
Özellikle kamunun kara deliklerini (cari bütçe, sosyal güvenlik, KİT’ler, kamu bankaları, belediyeler, hülesa toplam kamu borç stoğu) kapatmaya yönelik program, önemli reformlar içermektedir. Bizler iş dünyası temsilcileri olarak programın özel sektör odaklı bir büyüme ve istihdam yaratma vizyonunu destekliyoruz” ifadelerini kullandı.
İŞAD Başkanı Şadi, fakat bazı uyarılarını ve saptamalarını ilave etmek ve eleştirisel bakmak istediklerini de dile getirerek, uygulamada ve düzenlemelerde -başta özelleştirmeler olmak üzere- KKTC’deki yatırımlarda TC-KKTC iş dünyası işbirliklerini ve ortak girişimlerini görmek istediklerini ifade etti. Şadi, şöyle devam etti:
“Programın uygulanması aşamasında, finansman ve finansmana erişim, dış piyasalara açılım, turizm ve üniversite sektörü önderliğinde kümelenen ekonomi politikaları, bölgenin en büyük ekonomisi Türkiye ile daha ileri ve doğru zemine oturtulmalıdır. Bu açıdan ekonomik entegrasyonun sağlanmasını, yatırım ikliminin iyileştirilmesini, hayatın ucuzlatılmasını, istihdam piyasası--eğitim sistemi ilişkisini düzenleyip, daha esnek bir emek piyasası, girişimcilik, kaynaklarımıza ve insan sermayemize göre bir teşvik sistemi ve de netice olarak da adil, büyümeyi ve yatırımı destekleyen bir vergi politikası oluşturulması gibi konularda daha etkili politikalar görmeyi bekliyoruz.
Programda, bazı sektör ve konularla ilgili alınacak kararların, programda atıf yapılan 12 civarı çalışmaya bağlı olduğunu anlıyoruz. Bu çalışmaların şeffaf olarak iş dünyası ile paylaşılmasını bekliyoruz. Ekonomimizi ve ülkemizi ilgilendiren ve kurulacak Ekonomik Koordinasyon Kurulu ve Reel Sektör Danışma Kurulu’nun etkin bir şekilde hayata geçmesini bekliyoruz ve bu kurullarda etkin katılımla görev almak istemekteyiz.
Programın halkımıza iyice anlatılmasına ve sahiplenilmesine ihtiyaca vardır. Bunun için ise siyasette liderliğe ve siyasi istikrara ihtiyaç vardır. Ekonomik program ancak politik istikrarla uygulanabilir.”