|
|
“KHK’yı kilitleyen engellere önlemler getiriliyor” diyen Uğural, önlemleri şöyle sıraladı:
“1. Boş olan Sınav İşleri Müdürlüğü’nü yürütmek üzere, uygun evsafa haiz bir kamu görevlisinin görevlendirilmesi yapılacaktır.
2. Soru Bankasındaki soruların dışarıya çıkarılmış olabileceği ihtimaline karşı yeni bir soru bankasının oluşturulması yönünde çalışmalar başlatılacaktır.
3. Sahte belge ve sahte imza düzenleme zanlısı Komisyon Üyesi’nin hakkındaki ceza davası sonuçlanıncaya kadar geçici olarak görevden uzaklaştırılması için yasal önlemlerin araştırılması sonuçlandırılarak, gerekli önlemler alınacaktır.”
Uğural, yaptığı yazılı açıklamada, ayrıca, 6 şüpheli branşla ilgili sınav sonuçlarının yüksek bir olasılıkla çok şüpheli olduğu yargısını ortaya koyan uzman öngörüşünün dayandığı “Uzman Raporu”nun da ilgili makamlara ve Polis Genel Müdürlüğü’ne sunulduğunu belirtti ve raporu kamuoyuna açıkladı.
Çetin Uğural, Ağustos 2010’da KHK üst kademe yöneticilerinin tümü görevden alınarak müşavir statüsüne getirilmiş ve yerlerine Cumhurbaşkanı’nın belirlediği yeni üst kademe yöneticilerinin üçlü kararnamelerle atandığını anlatarak, Yasada öngörülmesine rağmen bu işlemler KHK Başkanı olarak bizimle istişare edilmeden yapılmış ve buna kamuoyu önünde ciddi itirazlarda bulunmuştuk” dedi. Uğural, şöyle devam etti:
“Görevden alındıktan kısa bir süre sonra hastalığı atak yapan Eski Sınav İşleri Müdürümüzün hayatını kaybetmesini ise infial içerisinde karşılamıştık. Görevden alınan diğer üst kademe yöneticilerimizi ise ülkemizde yasalara aykırı olarak fiili olarak görevden uzaklaştırma uygulamasının aksine, yeni makamlarında görev başında tutmaya devam ettik. KHK’nın üç üst kademe yöneticisi kadrosuna karşılık, büyük bir israf örneği olarak beş üst kademe yöneticisini şu anda görev başında tutmaktayız.
Yeni atanan genel sekreter ve bir müdürümüz, bizimle uyum içerisinde göreve başlamış ve halen de uyumlu ve verimli olarak görevlerini sürdürmektedirler. Yeni sınav işleri müdürü ise atandığı günden itibaren bizim güvenimizi sarsacak tutum ve uygulamaları nedeniyle başından beri sorun olmuş, görevden alınması yönündeki ısrarlarımıza karşın ise görev başında tutulmaya devam edilmiştir.
Ta ki sahte belge ve sahte imza olayı ile ilişkili olarak tutuklanıp, hakkında ceza davası açılana kadar. Sözkonusu şahsın müdürlüğü döneminde ve özellikle son atanan ve sahte belge ve sahte imza olayında birlikte tutuklanarak haklarında ceza davası açılmış bulunan KHK üyesinin atanmasından sonra, KHK’nın yazılı ve sözlü sınavlarına yönelik ciddi itiraz ve iddialar ortaya çıkmaya başlamış ve son yapılan köy kadın kursu öğretmenliği sınavı, ilkokul müdür ve müdür muavini sınavları, doktorluk sınavları ve öğretmen sınavlarında, sınav güvenilirliği büyük ölçüde ortadan kalkmıştır.”
Bir Komisyon Üyesi ve Sınav İşleri Müdürü’nün, Polis Genel Müdürlüğü tarafından tutuklanarak sorgulanması ve her ikisi hakkında da UBP Kurultayına yönelik sahte imza ile sahte belge düzenleyerek tedavüle sürme konusunda ceza davası açılmasının, bardağı taşıran son damlalar olduğunu savunan Uğural, “Aynı kişilerin yapılan sınavlara da sahtekarlık bulaştırmış olabilecekleri güçlü ihtimali dikkate alınmış olmalı ki öğretmen sınavları dahil, bu dönemdeki tüm yazılı ve sözlü sınavlar da polis soruşturmasına dahil edilmiş ve polis araştırma ve soruşturmaları halen devam etmektedir” dedi.
“Bu kötü olay ve gelişmeler üzerine, Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı olarak, Kamu Hizmeti Komisyonu’nu derinden yaralayan bu gelişmelere karşı ilgili makamlarla yapılan istişarelerde alınması kararlaştırılan önlemlerin uygulamaya konmasında ise Sayın Cumhurbaşkanı üzerine düşen hususları bugüne kadar maalesef uygulamaya koymamıştır” iddiasında bulunan Uğural, evrak ve imza sahtekarlığına adı karıştığı için görevden alınan Sınav İşleri Müdürü’nün yerine mutabık olduğumuz kişinin atanmasını öngören kararnamenin yürürlüğe konmasını sağlayacak Cumhurbaşkanı onayının, kurultay sorununun devam etmesi gerekçesi ile ertelenmeye devam ettiğini savundu.
Çetin Uğural, iddialarını şöyle sürdürdü:
“Yine yapılan istişarede, adı evrak ve imza sahtekarlığına karışan Komisyon Üyesi’nin göreve dönmemesi hususunda mutabık olunmasına karşın da Sayın Cumhurbaşkanı kamuoyuna yönelik bir tavır koymayarak, bu durumdan dolayı Kamu Hizmeti Komisyonu’nun kilitlemesinin önlenmesine yardımcı olmamıştır.
Yüksek bir olasılıkla çok şüpheli olduğu uzman öngörüşü ile de tevsik edilmiş olan 6 branş öğretmenliği sınav sonuçlarının KHK tarafından kesinleştirilerek atamaların yapılması beklentisini sürdüren Sayın Cumhurbaşkanı, aralarında belge ve imza sahtelemeden dolayı hakkında ceza davası açılmış bulunan üyenin de bulunduğu üç KHK üyesinin bu konuda gündemli toplantı talebinden sonuç alınması beklentisi içerisinde olduğu intibasını vermiştir.
Kamu Hizmeti Komisyonu’nu çalışamaz duruma getiren bu gelişmeler sonucunda, terfi sınavlarının 44/2006 sayılı yasaya göre yapılabilmesi için yıl sonundan önce yayınlanması gereken genelgelerle, münhal ve sınav duyurularının yapılamaması riski ortaya çıkmıştır.
Yazılı sınavlarla doldurulabilecek münhaller ve Aralık ayı içerisinde yapılması gereken Yeterlik Sınavlarıyla ilgili de Sınav İşleri Müdürü’nün atanarak soru bankasındaki muhtemel tahribata karşı önlemlerin hayata geçirilmesi suretiyle münhallerin ilanı ve sınav duyuruları da yapılamamaktadır. Bunlar yanında, komisyon gündemine alınarak kararlaştırılması gereken şüpheli 6 branşla ilgili husus ve rutin birçok konu da askıda kalmış bulunmaktadır.”