|
|
Halka işkence yapıldığını, çalışanlar üzerine çevik kuvvet gönderilerek dövüldüğünü belirten Çakıcı, “Yaşananlar UBP işkencesidir. Bunu yapan da soyadı Kıbrıs Türk tarihinde önemli bir isme sahip olan, ancak Kıbrıs Türk halkının başına bela haline gelen İrsen Küçük’ün ta kendisidir” dedi.
Dünkü olaylarda darp edildikten sonra polis tarafından gözaltına alınan 22 kişiye 3 gün daha tutukluluk verilmesi talebine karşı, mahkemenin verdiği serbest bırakma kararının ders niteliğinde olduğuna dikkat çeken Çakıcı, “Bu karar hükümete karşı bir tokat niteliğindedir” dedi. Çakıcı, dünkü olaylarda yaralanan ve hastanede kontrol altında tutulan 2 kişinin, doktor raporu olmasına rağmen polis zoruyla alınarak mahkemeye çıkarılmalarını ise şiddetle kınadıklarını belirtti.
Çalışanların artık isyan noktasına geldiklerini, yaşanan olayların isyanın göstergesi olduğunu belirten Çakıcı, “Aylardır bu kadar büyük mağduriyet yaşayan, evlerine ekmek götüremeyecek duruma gelen, çocuklarına yemiş parası bile veremeyen çalışanların bu noktaya gelmesi beklenen bir gelişmedir. Çalışanlar isyan etmeyecekler de ne yapacaklar? diye sordu.
LTB’nin bu hale gelmesinin baş sorumlularından biri olan Başbakan İrsen Küçük’ün çıkıp yine suçu çalışanlara atmaya çalıştığını ve ‘terörist’ diye nitelendirdiğini belirten Çakıcı, “İrsen Küçük artık ne dediğini ve ne yaptığını bilmiyor” dedi. Çakıcı, “Sanki de ülkede her şey güllük-gülistanlık, sanki de maaşlar zamanında ödenir, sanki Cemal Bulutoğluları usulsüzlük yapmadı. Sanki de Bulutoğluları 5 yıla kadar hapislikle yargılanmaz. Suçlular açık seçik ortada iken, suçlu olarak çalışanları göstermeye çalışmak tek kelimeyle saçmalıktır” dedi.
Çalışanların dövüldüğü, coplandığı, halkın fakirleştiği, halkın öz varlıklarının peş keş çekildiği, işsizliğin arttığı, davaların tavan yaptığı, Lefkoşa’da salgın hastalık tehlikesi bulunduğu çok kötü bir dönemden geçildiğini belirten Çakıcı, ülkeyi bu hale getirenlerin ise mahkeme koridorlarında halen koltuk kavgası verdiklerini vurguladı.
Başbakan Küçük ile UBP’li yetkililerin biraz etik değerleri varsa, onurlu bir şekilde istifa ederek halktan yetki isteme yoluna gitmeleri gerektiğini kaydeden Çakıcı, bunun artık elzem bir gereklilik olduğunu ifade etti.