Konuyla ilgili ellerinde henüz net bir bilgi olmadığını dile getiren Hüseyin Çelik, şunları söyledi: “Yapılış şekline bakılırsa PKK’nın kendi içindeki içi hesaplaşması gibi görülüyor. Fransa güvenlik güçlerinin yaptığı bir baskın değil, faili meçhul kimseler tarafından yapılan baskındır. PKK’nın kendi içinde binlerce infaz yaptığı, bu tür hesaplaşmalara giriştiğini hepimiz biliyorum. Bu terör örgütlerinin tabiatında vardır. Bu süreçte, bu ve benzeri olaylar artabilir.

Ne zaman ‘silahlar sussun ve silahlar bırakılsın' aşaması gündeme gelirse, irade ve kararlılık ortaya çıkarsa, ardından bu ve buna benzer olaylar meydana geliyor. Hakkari’deki saldırı eğer erken haber alınmamış olsa ve güvenlik güçlerimiz daha atak davranmasaydı 1993’teki 33 şehit meselesine benzer bir durumla karşılaşabilirdik. PKK bir tane midir, bundan emin değilim.

‘PKK var, PKK’dan içeri’ bunu ifade eden bir sözdür. PKK içinde taşeronluk yapan farklı farklı yapılanmaların olduğunu PKK’ya yakın çevreler de kabul ediyor. Hangi amaca yöneliktir, kim tarafından yapılmıştır bundan emin değilim. Bu süreçte bu ve buna benzer şeyler olabilir. Hepimizin buna hassasiyetle yaklaşması ve teyakkuz durumunda olması gerekir.

Kamuoyunun yüzde 95’i, ‘Bu yangın söndürülsün’ diyor. Kamuoyu desteği var. Şehit aileleri bile ‘Benim evladım şehit oldu ama başkasının çocuğu şehit olmasın’ diyor. Şehit ailelerinin yüzde 90’ı ‘kana kan, devam’ demiyor. Bu işten en müzdarip olan şehit aileleri, hepimizden daha hassastır.”