|
|
BAŞBAKAN ERDOĞAN'IN KONUŞMASINDAN SATIR BAŞLARI:
Başbakan Erdoğan, Meclis'te partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki Cilvegözü Sınır Kapısı'nda meydana gelen patlamaya ilişkin açıklamalarda bulundu. "Her açıdan hassas bir olayla karşı karşıyayız" diyen Erdoğan, "Bu gelişmeler ne denli haklı olduğumuzu göstermesi bakımından da çok önemli. Cilvegözü'ndeki gümrük kapısı Suriye çatışmalar nedeniyle insani yardım dışında giriş-çıkışa kapalıydı. Cilvegözü ile Suriye Babel-Hava Gümrük Kapıları arasındaki tampon bölgede Türkiye'den ve dünyanın her yerinden gelen insani yardım malzemeleri Suriyelilere teslim ediliyordu. Suriye tarafındaki gümrük kapısı çalışmadığından denetim yapılmadığından, bomba yüklü bir araç bizim gümrük kapımıza kadar ulaşabildi ve orada infilak ettirildi" şeklinde konuştu.
Olayın meydan geldiği andan itibaren yapılan tüm spekülasyonların yanlış ve art niyetli olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Dün 3 bakan arkadaşımızı, Adalet Bakanımız, İçişleri Bakanımız, Gümrük ve Ticaret Bakanımızı olayın hemen ardından Hatay'a gönderdik. Ayrıca ilgili birimlerimiz hadisenin vuku bulduğu yerde son derece detaylı bir şekilde incelemelerini sürdürüyorlar. Olayın mahiyeti ortaya çıktığında bakanlarımız, yetkili arkadaşlarımız gerekli açıklamaları yapacaklardır" dedi.
Başbakan Erdoğan, patlamayı siyasi bir fırsat olarak görüp, buradan siyasi çıkar arayışına girenlerin tavrının ne insaf ne de vicdanla bağdaşmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Türkiye ile Suriye arasındaki sınır yaklaşık 100 yıl önce cetvelle çizilmiş, köyleri, tarlaları hatta ilçeleri ortadan ikiye ayırmış bir sınırdır. Suriye'de bu kadar yoğun çatışmalar yaşanırken, Türkiye'nin bundan etkilenmemesi maalesef bundan mümkün olamıyor. Çatışmaların başladığı andan itibaren önlemlerimizi aldık, uyarılarımızı yaptık ve müteyakkız bir halde sınırlarımızı koruyoruz. Olayın aydınlığa kavuşmasıyla ilgili olarak sabırla ve sağduyuyla bekleyeceğiz. Hadise aydınlatıldığında da hiç tereddütsüz gereken her adımı atacağız. Bir kez daha hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara da baş sağlığı diliyorum. Gümrük çalışanlarımıza ve Hataylı kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum."
"AB KENDİNİ SORGULAMALI"
Ankara'da üzerine yerleştirdiği bombaları patlatan terörist büyükelçiliğe saldırdı. Burada bir şehidimiz oldu, bir gazeteci kızımız yaralandı. Şehidimizn ailesine başsağlığı ve gazeteci kızıma geçmiş olsun dileklerimizi tekrar iletiyorum. Bu olayın failleri ve arkasındaki örgüt kısa süre içinde ortaya çıktı. Bu terörsit Avrupa'da kalmış, ellerini kollarını sallayarak dolaşmış ve Türkiye'ye gelerek bu eylemi yapmış. Avrupa ülkeri ile terör örgütüleri arasındaki bu muhabbet nedir? Bize bunları bir açıklayın. Türkiye'ye yönelik bu kalleşçe saldırılara daha ne kadar göz yumacaksınız? Almanya'daki 408 terör suçlusuyla ilgili talebimiz sudan bahanelerle reddedildi. Bizi her alanda eleştiren AB, artık terörle ilgili muhabbetini sorgulamak zorundadır. Bizim ne sudan bahanelerle 54 yıldır kapıda bekletilmeye, ne de teröre destek verilmesine tahammülüz kalmamıştır artık. Biz reformlarımızı, düzenlemeleri kararlıklıa yerine getiriyoruz. Biz mecramızı gerekirse değiştiririz ama yolumuzu değiştirmeyiz.
"KILIÇDAROĞLU DHKP-C'YE ÜYE OLABİLİR"
Terör konusunda da önemli bir hassas noktaya vurgu yapmak istiyorum CHP Genel Başkanı ısrarla, inatla Türkiye'yi dünyaya gazetecilerin haksızlığa uğradığı bir ülke olarak tanıtmaya devam ediyor. CHP Genel Başkanı herhalde sıkılmasa DHKP-C'ye üye olabilir. Bunu yaparsa da hiç şaşırmayın. CHP Genel Başkanı Türkiye'de gazeteciler tutuklu diyerek kendi ülkesini karalayabiliyor.
CHP Genel Başkanı'nın kavramlar konusunda da kafası karışık. Ciddi bir zihin karmaşası yaşıyor. Bunu defalarca yapıyor. Yurtdışında hükümeti eleştireyim derken, Türkiye Cumhuriyeti'ni karalıyor. CHP, Çin Komünist Partisi ile Sosyalist enternasyonel ile ortak çalışıyoruz diyor ama daha o birliğe Çin Komünist Partisi'nin üye olmadığını bilmiyor. Portekiz'de Suriye'nin zalimini savunan CHP Genel Başkanı kendi ülkesini bu kadar savunmuyor. CHP Başkanı çok tuhaf bir bildiriye imza atıyor. Bir şeyler imzalıyorlar ama neden yaptıklarını bilmiyorlar. Sosyalist Enternasyonel'e katılıp ne olduğunu bilmedikleri skandal belgelere imza atıyorlar Üyesi olduğu örgütün üye listesini bile bilmiyor. Suriye'nin zalimini kahramanca savunanlar kendi ülkelerini kahramanca savunmuyorlar. Hiçbir siyasi yapı iktidarda olmadığı için kalkıp da ülkesini karalamaz. Mayıs ayında IMF'ye olan borcumuzu tamamen sıfırlıyoruz. CHP Genel Başkanı bu tabloyla iftahar etmesi gerekirken, o hala ülkesini kötülüyor Bunu içimize sinriremiyor, bundan çok rahatsız oluyoruz.
MÜJDEYİ VERDİ
Sosyal yardımlar konusunda bazı önemli müjdeleri açıklamak istiyorum. Başta engelli vatandaşlarımız olmak üzere birkaç düzenlemeyi paylaşacağım. Toplu taşıma araçlarından indirimli yararlanma noktasında belli kesimlere belli avantajlar sağlanıyordu. Gaziler ve şehit yakınları toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz yararlanıyordu. Vazife malullerinin çocukları yararlanırken anne ve babaları yararlanamıyordu. Dün Bakanlar Kurulu’muzda Bakan Fatma Şahin’in sunumunu değerlendirdik. Vazife malullüğü kapsamında şehit olanların çocukları, anne-babaları, gazi olanların harp malullerin, muharip gazilerin çocukları ve anne babaları da toplu taşımadan ücretsiz yararlanacak.
Devlet demiryollarında bu vatandaşlar ücret ödemeden seyahat edebilecek. Engelli kardeşlerimiz demiryollarının, deniz yollarının şehir içi ve dışı hatlarında ücretsiz seyahat edecek. Ağır engelli kardeşlerimizin yanında bir refakatçi de bu hizmetten yararlanacak. 65 yaş üstü vatandaşlarımız demiryolları, İETT ve deniz yollarında Türkiye genelinde ücretsiz seyahat edecek. Belediyeler arasındaki farkı kaldırıyoruz. Saat uygulaması yok. Dileyen dilediği saatte bu hizmetten yararlanacak. Dede ile torun, nine ile torun arasındaki ulaşım engelini kaldırıyor, sevenleri birbirine kavuşturuyoruz. Muhalif anlayışlar yine konuşacaklardır. Yolcu yolunda gerek. Hiç kafanıza takmayın. Biz işimizi biliyoruz.
Engelli kardeşlerimizin istihdamını AK Parti olarak her zaman çok önemsedik. Kamudaki engelli istihdamını beş kat artırdık. Bu ülkede engelli kardeşlerimizin yanında kim var; AK Parti hükümeti var. Çünkü biz 'insanı yaşat ki; devlet yaşasın' görüşünde hareket ediyoruz. 2013 yılında 8 bin 115 engelli kardeşimizi daha kamuda istihdamm edeceğiz.
Müjdelerimiz bitmedi...
Engelli öğretmenlerimizle ilgili bir çalışma başlattık. 2012 engelli sınavına giren adayların arasından engel durumu uygun olanları öğretmen olarak atayacağız. Engelliler de bal gibi öğretmen olur, hem de çok iyi öğretmen olur.
Engellilerle ilgili bir adım da onların eğitimiyle ilgili... Aylık masrafı 105 lira olan masraf da tamamen devletimiz tarafından karşılanıyor. Bu adımın da yine hayırlı olmasını diliyoruz.
"İL İÇİ ÖZÜR GRUBU ATAMALARI YAPILACAK"
Bu arada dün itibarıyle okullarımızda eğitim öğretim yılının ikinci dönemi başladı. Biliyosunuz bu yıl şubat ayında eş durumu başta olmak üzere mazeret atamalarını yapcağımızı duyurmuştuk. 7 bin civarı öğretmenimiz kadroya yerleştirildi. Bu ay sonuna kadar da il içi özür grubu atamaları yapılacaktır. Bunun da müjdesini buradan vermek istiyorum.