Uçak kazası davasında kazazede yakınları avukatlarının daha önce pilotları asli kusurlu gösteren bilirkişi raporuna yapılan itirazları üzerine yeni bilirkişi heyetinin tayin edilmesinin ardından, 8 ay sonra beklenen rapor mahkemeye ulaştı. Beş kişilik bilirkişi tarafından hazırlanan raporda, uçağın bu kadar arıza ve eksikle uçmasına izin verilmesinin kazanın başlıca nedeni olduğu belirtildi. Raporda Atlas Jet, Dünyaya Bakış Hava Taşımacılığı, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ve pilotlar açısından ayrı ayrı değerlendirme yapıldığı görüldü. Kazayı pilotlar yönünden değerlendiren bilirkişiler, raporda kaza yapan uçakta CVR (kokpit ses kayıt cihazı), FDR (uçuş verileri kayıt cihazı), EGWPS (geliştirilmiş yere yakınlık uyarı cihazının) gayri faal durumda, ayrıca flapların da arıza nedeniyle çalışmaz durumda olduğunu belirttiler. Raporda, “Bu cihazlar ve özellikle EGWPS çalışıyor durumda olsa idi kazanın önlenmesi kesinlikle mümkün olabilecekti. Kaldı ki bu kadar bakım noksanı ve arızası bulunan uçağın başka aletlerinin de çalışıp çalışmadığı bilinmemektedir. Merhum pilotlar sadece ve sadece bakım noksanı ve arızalı olduğunu bildiği bir uçakla uçmaya zorlandıkları için olayın ve zararlı sonucun gerçekleşmesinde tali kusurludur” denildi.
Raporda uçakla ilgili belirtilen tüm eksik ve hatalardan sonra olayda sanıklardan asli, tali ve kusursuz olanlar şöyle sıralandı:
"Dünyaya Bakış Hava Taşımacılığı A.Ş. Genel Müdürü Aydın Kızıldan, Teknik Müdürü İsmail Taşdelen, Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru ve Dünyaya Bakış Hava Taşımacılığı A.Ş. hissedarı Yavuz Çizmeci asli kusurlu, Eğitim Müdürü Faruk Çağımnı, Bakım Müdürü Fikri Zafer Dinçer, olay günü Sivil Havacılık Genel Müdür Yardımcısı olan Oktay Erdağı tali kusurlu, Dünyaya Bakış Hava Taşımacılığı A.Ş.’den Şahin Tufan, Uçak Mühendisi Yavuz Yaşar, Teknisyen Sinan Sevinç, Necati Küçük, Fevzi Yavuz, Hilmi Tülemen, Reşat Atalay, Dünyaya Bakış A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Zeynel Gündoğ, Atlas Jet yöneticisi Murat Ali Ersoy, Genel Müdürü Tuncay Doğaner ve Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Şerif Erbilgin kusursuz."
Mahkeme heyeti, daha sonra avukatlara bilirkişi raporuyla ilgili taleplerini sordu. Avukatlar, raporun incelenmesi için bir ay süre istedi. Duruşma 29 Nisan 2013 tarihine ertelendi.
Duruşmanın ardından yeni bilirkişi raporu ile ilgili görüşlerini açıklayan Avukat Şehnaz Yüzer, “Bilirkişi raporunda eski raporlara göre daha ayrıntılı inceleme yapılmış. Daha önceki raporu hazırlayan bilirkişiler, Sivil Havacılık Genel Müdürü’nün pek çok davasında onun lehine rapor yazan kimselermiş ama mahkemede bundan söz etmeden tarafsız olduklarını söylediler. Hazırladıkları raporda hiçbir somut bilgi yoktu. Kaza kırım raporundan söz edilmiyordu. Bu yüzden rapora itiraz ettik ve mahkeme kabul etti. Yeni bilirkişi raporu bir yıl sonra geldi. Raporda Isparta kazasında iki yıl öncesinde Dünyaya Bakış Hava Taşımacılığı A.Ş’de operasyon ve uçuş emniyeti bakımından sorunlar yaşandığı şirket yetkilileri ve SHGM tarafından bilindiğine yer verilmiş. Böylece yanlı olarak hazırlanan SHGM’nin kaza kırım raporunda da yer alan World Focus uçaklarının iki yıldan beri arızalı olduğu saptanmış oldu. Bu uçakların bakımını yapmakla yetkili olan firmanın Atatürk Havalimanı’na giriş yetkisi olmadığı bile raporda yer aldı. Somut bulgular bu raporla teyit edilmiş oluyor. Raporda yere yaklaşma cihazı arızalı olmasa bu kaza önlenirdi deniliyor. Evet pilotlar yeterli uçuş eğitimine sahip değiller, bu meydana ilk kez gidiyorlar ama bunlar pilot hatasından kaynaklanan düşüş olmadığını, uçaktaki arızaların giderilmemesi nedeniyle bağıra bağıra geldiğini bu rapor teyit ediyor. Bu uçakları denetlemekle SGHM görevli. SGHM iki yıl boyunca bu uçaklardaki arızları tespit ediyor ama bunlara ciddi müeyyide uygulanmıyor, para cezası verilmiyor, uçuştan men etmiyor. Havadan tespit yapılıp, pilotaj hatası dendi. ‘Nasıl olsa pilotlar öldü. Onlara yükleyelim bu işi unutturalım’ dendi. Yani bu kadar vahim arızaları, eksiklikleri tespit ettiği halde SHGM bu uçakların uçmasına neden izin veriyor? Biz bu olayda sorumluların ortaya çıkması için elimizden gelen çabayı sarfediyoruz” dedi.
Sanıklar, 'taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet vermek' suçundan 2-15 yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyorlar.