"HÜKÜMETİN BAŞARISININ ALTINDAKİ SIR HALKIN SEVGİSİ VE DESTEĞİ BİZİM DE ONA HİZMET ETMEMİZDİR"

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise, deniz uçağı seferlerinin hayırlı olmasını dileyerek, “Birazdan binerek İstanbul’a gideceğimiz. Hayırlı olsun. Allah kazadan beladan saklasın. Milletimiz için, Gemilk ve İstanbul için hayırlara vesile olsun. Bir taraftan kentsel dönüşüm, Gemlik'in yeniden kurulması, orta vadede Gemlik'e hızlı trenin gelmesi, lojistik merkezi kurulması, yeni hükümet binası, adliye, hastaneler… Gemlik için güzel hizmetler olacak. Deprem Allah’ın takdiri, tedbir almak bize düşer. Gemlik'i tehlikelerden kurtarmak için hükümetimiz olarak sizlerle birlikte çalışacağız. Bursa'nın fethinin 687. yıldönümünü kutlayarak geldim. Dile kolay, fethin üzerinden 687 yıl geçti. Osmanlı 600 yıldan fazla dünyada büyük bir imparatorluk olarak hayat sürdü. Bunun başkentlerinden biri Bursa’dır. Bursa’nın Osmanlı’ya başşehirlik yapması bizim için büyük şeref. Her günümüzü değerlendiriyoruz, vatanımıza daha fazla hizmet gayretindeyiz. Bize dualarınızla, oylarınızla, sevginizle güven duyuyor, destek oluyorsunuz. Son 60 yıllık çok partili siyasi hayatta 11 yıldan bu yana tek başına iktidarını devam ettiren başka bir hükümet olmadığına göre, her seçimde oylarını arttırarak yeniden iktidar olduğumuza göre, bu tesadüf değildir. Geçmişte partiler, hükümetler, koalisyonlar hepsine baktığımızda, ömürleri çok kısa olmuş, çok büyük partiler küçülmüş, tabelaları kalkmış. Bunu başkalarını rencide etmek için söylemiyorum. 11 yıldır sandığa giden iki kişiden birinin oyunu alacak noktaya gelmiş hükümetin başarının altındaki sır, halkın sevgisi, desteği, bizim de ona hizmet etmemizdir. Biz hizmetten geri kalmayacağız. Bunu her zaman taktir edeceksiniz. Yanlış iş yaparsak bize karşılığını vereceksiniz. Milletimiz ne karar verirse başımızın üzerinde taşıyacağız” diye konuştu.

"HÜKÜMET OLARAK ULAŞIMDA FARKLI SEÇENEKLER MEYDANA GETİRDİK"

Hükümet olarak Türkiye'nin her yerinde çalışmalar yaptıklarını anlatan Arınç, “Belediyelerimiz de başarılı. 16 büyükşehir varken 14 daha ilave edildi. Sayısı 30 oldu. 30 büyükşehirin toplam nüfusu Türkiye’nin yüzde 78'i. Artık büyükşehirler çevre ile 50 kilometre çapı olan değil, bütün şehir oldu. Merkezdeki büyükşehir bütün imkanlarını Bursa’nın en ücra noktasına kadar götürecek. İmkanları o ölçüde artacak. Büyükşehir geçen dönem ve bu dönem bütün gayretlerini ilçe ve beldelere götürüyordu. Ama şimdi yasal olarak götürecek. Bursa Büyükşehir Belediyesi Bursa’nın her tarafına hizmet götürecek. Bugünkü deniz uçağı, sadece ulaşımda bir noktadır. Bunun bir açıdan başka bir kardeşi de BUDO olarak hizmete girdi. İstanbul ile Bursa arasında ulaşımı deniz otobüsleriyle yapıyoruz. Büyükşehir mecbur kaldı. Halkımız bunu istedi. Mevcut işletmenin fiyat uygulamaları vatandaşı tedirgin etti. Çok pahalı hale geldi. Tek olunca kartelleşti, fiyatı istediği gibi koydu. Arabasına , ayrı şoförüne ayrı para. Astarı yüzünden pahalı hale geldi. Vatandaşımızın taleplerini görmezlikten gelmedi. 4 deniz otobüsüyle bu ulaşımı sağladı. Fiyatlara denge geldi. 18 liraya, indirimli olursa 14 liraya bir seferde 300 kişi İstanbul’a merhaba diyecek noktaya geldi. Rekabet var, hem hizmette, hem ulaşımda. Fiyatlara denge geldi. Büyükşehir vatandaşımızın ulaşımdaki talebini gerçekleştirmiş oldu. Bugünkü uçaklar 18 kişiliktir, ama kısa sürede İstanbul’a varıyor. Ulaşımdaki temel hedefimiz konforlu, ucuz seyahattir. Ulaşımın kolaylaşmasıdır. Zaman çok önemli. Hükümet olarak görevimiz ulaşımda farklı seçenekler meydana getirmektir. Yüksek hızlı trene önem veriyoruz. Bursa ile bağlantılı olanlar hızla devam ediyor. Bir iki yılda Ankara-Bursa, Bursa-İzmir bağlantıları faaliyete geçecek. Ankara’dan YTH’ye binen 2,15 saatte Bursa’ya merhaba diyecek. Çok güzel havaalanımız var. Birkaç sebeple yeterince kullanılmıyor. Bursa Hava Yolları diye ayrı ulaşım şirketi kuruluyor. 80 kişilik uçaklarla Bursa Havaalanı’nın bütün Türkiye ve Balkan coğrafyasıyla bağlantısını temin etmiş olacağız. Havayolunu da güçlü seçenek haline getiriyoruz. Düşmanlarımızla dost olduk. Bazılarıyla ihtilafımız var. Biz denizleri iyi kullanmak zorundayız. Etrafı denizlerle çevrili ülke mutlaka önemlidir der tarihçiler. Ulaşımda deniz yolunu kullanabilirsiniz, başka pek çok işlerde kullanabilirsiniz. Karayı, denizi, hava yollarını kullanmamız lazım. Böyle yaparsak herkes işine geldiği, rahatına uygun gördüğü gibi hareket edebilir. Bizde demir yolları çökmüş vaziyetteydi. İçindeki yolcunun trenden daha hızlı gittiği günlerdeydik. Hem yolları, hem yüksek hızlı trenleri gerçekleştirdik. Mevlana ile Hacı Bayram-ı Veli buluştu, Yunus Emre buluştu. Yakın zamanda Sivas-Yozgat bağlantısı 1 yıl sonra hizmete açılacak. Bursa, İstanbul, İzmir istikametinde gelişmeler sağlayacağız” dedi.

"ÇÖZÜM SÜRECİNDE BİZE HAKARET EDENLERE BİZ KIYMET VERMİYORUZ"

Arınç sözlerini şöyle sürdürdü: “Hükümet olarak emrinizdeyiz. Bütün güçlerimizle çalışıyoruz. Sadece maddi kalkınma için değil, Türkiye’nin huzura ermesi, akan kanların durması, göz yaşlarının dinmesi için çözüm sürecini başlattık. Gelişmeleri çok olumlu görüyoruz. Allah nazardan, kötülük, fitneden saklasın. İş arzu ettiğimiz noktada giderse, 40 yıldır kan döken bu terörden inşallah kurtulmuş olacağız. Milletimizin bize verdiği destekle, aklımızı kullanıp, siyaseti iyi yaparak bu işi çözmek için azmettik. İyi niyetli vatansever millete borcumuz var. Milleti huzura erdirmek istiyoruz. Bize hakaret edenlere, küçültmek isteyenlere biz kıymet vermiyoruz, siz de onları ayıplayın. Yıllardan beri bizleri tanıyorsunuz, milletimizin istemediği, şehitlerimizin istemeyeceği hiçbir şeyi yapmayız. Maksadımız üzüm yemekse, terörü bitirmek, huzuru getirmekse, elimizdeki bütün imkanları kullanırız, kimse kusura bakmasın. İnşallah sonunda başarılı olacağız. Allah yardımcımız olsun, şaşırtmasın, fitne ve kötülüklerden muhafaza etsin. Her şeyin bir zekatı var, 40’ta bir. 40 günde bir bu deniz uçağına Gemlikli gençleri, hanım kardeşlerimizi bindirip, İstanbul’un üzerinden merhaba dedirtsek, bin metre yükseklikten sağı solu göstersek… Ağanın eli tutulmaz. 40 günde bir değil, 20 günde bir yaparız derse, ağanın eli tutulmaz. İnşallah büyüklerimizden 20 kişi, hanımlardan, beylerden ayrı ayrı, şehit ailelerimizden alalım, deniz kuşuna bindirelim. 20 günde bir şirketten, 20 günde bir büyükşehirden” dedi.