Hiroşima Barış Üniversitesi’nin tarih bölümünde doçentlik görevini sürdüren Jacob, “Tüm bunlar 2020 Tokyo Olimpiyatları’nı nasıl etkiler?” sorusu üzerine şunları söyledi:

 

“Bu durumun Tokyo Olimpiyatları üzerinde yıkıcı etkileri olabilir. Şu an Japonya’nın kuzeyinde bile hala çocukların idrarında sezyum bulunuyor. Bu da insanların hala radyasyona maruz kaldığına işaret ediyor. Dolayısıyla iki buçuk yıl geçti ancak radyasyon hala kontrol altına alınmadı. Durumun 2020′ye kadar kontrol altına alınacağının da hiçbir garantisi yok. Ayrıca, bu arada daha büyük bir felaket de yaşanabilir. Ya yine büyük bir deprem olsa? Ya büyük bir kasırga olsa?”

 

Fukuşima’nın 4 numaralı reaktöründe çok sayıda kullanılmış yakıt çubuğu depolandığını ve bu deponun şu an yıkılmak üzere olduğunu da hatırlatan Jacob, “Bu kullanılmış yakıt deposu yığıldıkça yığılıyor. Eğer bina yıkılırsa ki mümkündür, yakıt ortalığa saçılır. Bu da 2020 Tokyo Olimpiyatları’nı imkansız hale getirir, Japonya’nın kuzeyinde ve Tokyo’da çok ciddi sağlık sorunlarına neden olur” diye konuştu.

Japonya Başbakanı Şinzo Abe, daha önce birçok kez Fukuşima’da radyasyon seviyelerinin çoktan kontrol altına alındığını söylemiş ve kaza etkilerinin 2020′ye kadar ortadan kalkacağını, Olimpiyat organizasyonu için hiçbir şekilde engel teşkil etmeyeceğini iddia etmişti.

 

Öte yandan bu sabah Fukuşima’da su arıtma sistemine bağlı bir borunun çalışanlardan biri tarafından yanlışlıkla yerinden çıkarılması sonucu altı işçi radyoaktif suya maruz kaldı.

 

Şirketten bir yetkili, bu sabah yaşanan kaza sonucu da birkaç ton suyun depolardan dışarı aktığını ancak santralin içinde tutulduğunu belirtti.