|
|
Avcı yaptığı açıklamada, 76 kişinin trafik kazalarında yaşamını yitirdiği 2004 yılından sonra alınan önlemlerle, ölüm oranlarının 40’lara düşürüldüğü anımsattı.
Avcı, 2005 yılından itibaren 2012’ye kadar; yollarda iyileştirmeler, çift yollar, bariyerler, hız tespit kameraları, kavşak düzenlemeleri, kaçak ve fazla tali yolların kapatılması, yolların aydınlatılması, polisin etkin denetimi, kampanyalarla halkın bilgilendirilmesi gibi önlemlerin etkili olduğunu, kaza sonucu ölenlerin sayısının yıllar içinde azaldığını ve 2012 yılında 24’e düştüğünü ifade etti.
Trafik kazaları sonucu yaşamını yitiren kişilerin sayısının 2013 yılında 49’a yükselmesiyle ilgili devlette trafik ve yol güvenliğinde yetkili olan makamların alınacak önlemlerle ilgili açıklama yapmasını isteyen Avcı, Trafik Kazalarını Önleme Derneği’nin görüşlerini aktardı.
Avcı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Ayda bir toplanması yasa ile zorunlu olan Trafik ve Ulaştırma Hizmetleri Komisyonu 2013 yılında Geçici Hükümet döneminde yasaların tek bakanlıkta toplanma gündemi ile iki defa, diğer hükümetler döneminde de sadece iki defa toplanmıştır. 2013 yılında yaşanan siyasi istikrarsızlık, hükümet değişiklikleri, siyasi çalkantılar, seçimler ve seçim sonrası düzenlemelerin gecikmesi, seçimler dolayısı ile oy kaybetmeme uğruna paydaşları rahatsız etmemek için kazaları önleyici tedbirlerden kaçınılması, trafik sisteminin bir bakanlığa bağlanma sürecinde görevi devredecek bakanlıkların etkin olmak istememesi trafikte bir otorite boşluğu yaratmış olup bu da ölümlü kazalarla topluma yansımıştır”
Avcı, “Polis denetimleri ve yoldaki otoritesinin son yıllarda git gide aşağıya çekilmesi de ölümlü kazalara katkı koymuştur. Anayol devriye araçları alındığı halde anayol devriye sistemi kurulmadı, sistematik baskın denetimler yapılmadı, emniyet kemeri kullanımı, çocuk koltuğu sistemi, motosiklette kask uygulamalarında polis denetimleri etkin olarak yapılmamıştır. 2013 yılında trafik kazalarında hayatını kaybeden bebek ve çocuklar bağlı olmadıkları için hayatlarını kaybettiler. Son yıllarda 112 ambulans hizmet standartlarının aşağıya çekilmeye başlandığı da dikkate değerdir” dedi.
Trafikle ilgili tüm yasaların ve yürütmenin Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nda toplanmasının doğru bir adım olduğunu kaydeden Avcı, bakanlığın en kısa zamanda doğru ve etkin kadrolarını toparlayarak kısa ve orta vadeli çalışmalara hemen başlaması gerektiğini belirtti.
Avcı, “2006 yılından beri Avrupa Birliği – Kuzey Kıbrıs Yol Güvenliği Komitesi Ulaştırma Bakanlığı bünyesinde çalışmakta olup çekirdek kadrosu mevcuttur. Ancak siyasi iradenin doğru yönlendirilmesi ve yönetmesi durumunda olumlu adımların atılabilineceği gerçeği vardır” ifadelerine yer verdi.
Ülkedeki yol güvenliği sağlamanın devletin ve hükümetlerin asli görevi olduğunun altını çizen Avcı, yollardaki can ve mal güvenliğinden ödün verilmemesi gerektiğini belirtti.