TDP'den verilen bilgiye göre, Kuzey Kıbrıs’ta altyapı yetersizliği nedeniyle pırıl pırıl kişilerin hayata zamansız veda ettiklerini, gıda güvenliğinin olmadığını, insan sağlığına gereken önemin verilmediğini, zamların başını alıp gittiğini, dövizin korkunç bir rekora koştuğunu belirten Özyiğit, “Ülkede her anlamda yozlaşmış bir sistem var. Yapmamız gereken, irademizi geri alarak, kendi evimizin efendisi olmak ve düzeni değiştirmektir, bunun için de hep birlikte ayağa kalkıp mücadele etmek kaçınılmazdır” dedi. TDP Genel Başkanı Özyiğit, katıldığı bir televizyon programında, Kıbrıs Sorunu ve gündemdeki konulara yönelik değerlendirmelerde bulundu. Cemal Özyiğit, dövizdeki yükseliş karşısında hükümeti ekonomik yönden rahatlatacak önlemleri biran önce devreye koymaya çağırdı. Dövizle borçlanan vatandaşların çok büyük bir krizle karşı karşıya kaldıklarını, bunların üstüne okkalı zamlarla büyük bir darbe de hükümetten yediklerini kaydeden Özyiğit, vatandaşlarının yaşamlarını kolaylaştırması gereken hükümetin, tam tersi bir tutum içinde olduğunu kaydetti. Elektrik ile tüp gaza yapılan okkalı zamların ardından, soğuk kış günlerinde vatandaşların kaderine terk edildiğini, asgari ücrete yapılan zammın okkalı zamların yanında devede kulak kaldığını, zamların otomatiğe bağlandığını anımsatan Özyiğit, halkın ekonomik anlamda savunmasız bırakıldığını belirtti. Özyiğit, “CTP-DP hükümeti yanlış yolda gitmektedir. Hükümetin görevi vatandaşlarının yaşam kalitesini artıracak önlemleri almaktır. Bu konuda bir kez daha gerekenleri yapması konusunda hükümeti göreve davet ederiz. Eşel Mobil uygulamasının yeniden devreye konması artık elzem olmuştur” dedi. TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Kuzey Kıbrıs’taki en önemli sorunlardan birinin de gıda güvenliği olduğunu belirtti. Ülkede gıda güvenliğinin tehdit altında olduğunu, buna rağmen halen gereken somut önlemlerin alınmadığını belirten Özyiğit, “Zehirli ürünleri piyasaya süren kişilere mutlaka caydırıcı cezalar verilmelidir, bu suçlara caydırıcı cezalar verilmelidir ki, başkaları da cesaret etmesin” dedi. 2013 yılındaki LTB seçimlerinde TDP LTB Başkan adayı Dr. Suphi Hüdaoğlu’nun gıda güvenliği konusunu ısrarla gündeme getirdiğini, bu konuda ortaya çözüm önerileri koyduğunu anımsatan Özyiğit, “Sn. Hüdaoğlu o günlerde ne dediyse bugün yaşanmaktadır. O gün ortaya geçici çözüm önerileri koyanlar kazandı, ancak bugün ortaya çıkmıştır ki, yaşanan gelişmeleri gördükçe toplum olarak kaybettik” dedi. Bir soru üzerine Kıbrıs Sorununa yönelik değerlendirmelerde de bulunan Cemal Özyiğit, süreçte bir tıkanıklık yaşandığını, bunun sorumlusunun samimi davranmayan her iki taraf olduğuna dikkat çekti. Çözümsüz geçen her günün Kıbrıslıların zararına olduğu gerçeğinden hareketle, TDP olarak Kıbrıs sorununun erken ve adil çözümüne büyük önem verdiklerini, bu bağlamda aktif bir politika yürümekte olduklarını belirten Özyiğit, ilgili tüm kişi ve taraflarla görüşmeler yaptıklarını anlattı. Bu çerçevede geçtiğimiz günlerde Brüksel’e giderek çok yoğun bir görüşme trafiği gerçekleştirdiklerini, Avrupa Parlamentosundaki tüm grupların üst düzey temsilcileri ile görüşmeler yaptıklarını kaydeden Özyiğit, görüşmelerde, Kıbrıs Sorunu’nda gelinen son aşama, yapılan çalışmalar, TDP’nin Kıbrıs Sorunu ile ilgili görüş, değerlendirme ve önerilerinin aktarıldığını, yetkililerin görüşlerinin dinlendiğini kaydetti. Özyiğit, Brüksel temaslarında özellikle Maraş ile Avrupa Parlamentosu seçimleri konusu üzerinde durduklarını da kaydetti. Rum Yönetimi Bakanlar Kurulu’nun AP seçimlerine yönelik aldığı kararın kendileri açısından beklentileri karşılar düzeyde olmadığını kaydeden Özyiğit, alınan kararla kurumsal yapıdan çok bireysel temsiliyete yönlendirme yapıldığına dikkat çekti. Özyiğit, Kıbrıslı Türk temsilcilerin, Kıbrıslı Türkler tarafından seçilmesi gerektiğini kaydetti. TDP olarak Maraş konusuna ayrı bir önem verdiklerini kaydeden TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Maraş’ın ‘bütünlüklü çözümün parçasıdır” söylemi arkasına saklanarak ‘hayalet kent’ halinde kalmasına karşı olduklarını belirterek, Maraş’ın hayalet kent olmaktan kurtarılması gerektiğini söyledi. Özyiğit, TDP olarak Maraş’ın BM kontrolünde yasal sahiplerine iadesi, bunun karşılığında Mağusa Limanı’nın serbest ticarete, Ercan’ın da direkt uçuşlara açılmasını talep ettiklerini belirtti.