Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, bugünlerden daha iyi yarınlar yaratacak bir anlaşma arayışı içinde olacaklarını belirterek, ancak iyi bir anlaşmanın kalıcı olabileceğini söyledi. Eroğlu, “Ülkemizin geleceğini bir pamuk ipliğine bağlama düşüncesinde değiliz. Geçmişte bir acı tecrübe yaşadık. O acı günleri tekrar yaşamak, 1974 öncesine dönüşü sağlayacak bir anlaşmaya imza atmak bizim kitabımızda yok” dedi. Eroğlu, Kıbrıs Türk halkının haklılığını ve bu topraklarda huzur ve güven içinde yaşamasını sağlayacak bir anlaşma için azami gayreti göstereceğinden emin olunmasını istedi. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, özellikle eli kalem tutanların desteğinin kendisi için büyük önem taşıdığını belirterek, cemiyete teşekkür etti. Eroğlu, bazı mesajların kamuoyuyla paylaşılması noktasında olacağında, gazetecilere büyük iş düşeceğini söyledi. “ÇÖZÜME YÖNELİK ÇALIŞMALAR UZADI AMA...” Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik çalışmaların çok uzadığını ama Rum’un her istediğine ‘evet’ diyecek pozisyonda olunmasını da kimsenin beklememesini istedi. Eroğlu, “Anlaşma nihai hedef ancak anlaşmanın bize göre de kuralları var. Her iki halkın beklentileri var. Ama beni daha ziyade halkımın beklentileri ilgilendirir” dedi. “DIŞ GÜÇLER MÜDAHİL OLMAYA ÇALIŞIYOR” Her iki halkın da beklentilerinin karşılanması için dış güçlerin müdahil olmaya çalıştığını kaydeden Eroğlu, şöyle devam etti: “Mühim olan bizim halkımızın kabul edebileceği bir anlaşmaya imza koymaktır. Rumlar, masaya oturmadan bazı avantajlar elde etmeye çalışıyor. Her şeyin müzakere masasında olması gerektiğine inanıyorum. Karşılıklı al-verler müzakere masasında olacak. Müzakere masasına oturmadan alma yok.” “GÜVEN ARTIRICI ÖNLEMLER, HER İKİ HALK İÇİN DE ÖNEMLİDİR” Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, güven artırıcı önlemlerin sadece Rumların istediklerini vermek anlamına gelmediğini söyledi. Eroğlu, “Güven artırıcı önlemler, her iki halk için de önemlidir. Bazı konular vardır ki güven artırıcı önlemler paketine girebilir. Bazı konular da vardır ki müzakere masasındaki başlıklarla ilgilidir. Bunu güven artırıcı önlemler paketi içinde teslim edemezsiniz. Bu konuda çok hassas davranıyoruz” dedi. “KARŞILIKLI AL-VER” Rum tarafının müzakere masasında biraz zamana oynama düşüncesinde olduğunu kaydeden Eroğlu, Türk tarafının müzakerelerin süratle, her başlığın enine boyuna tartışılıp, sonuçlandırılmasından yana olduğunu söyledi. Eroğlu, “Karşı taraf da bizim bu düşüncelerimize iştirak ederse, sadece almayı değil, karşılıklı al-verle bir sonuca varılabileceği anlayışı hakim olursa, yani bir anlaşma iradesiyle gelinirse, bir anlaşmaya varılabilir. Aksi takdirde bunun sorumlusu biz olmayız” dedi. Cumhurbaşkanı Eroğlu, vatandaşın önünü görmek istediğini belirterek, halkının beklentisi doğrultusunda hareket edeceğini ve müzakere sürecindeki her şeyi halkla paylaşacağını belirtti. CEMAL K.T.Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Akay Cemal da konuşmasında, müzakerelerin yeniden başlaması konusundaki görüşlerini aktarmak için bu ziyareti gerçekleştirdiklerini söyledi. Cemal, müzakerelere ve Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun dik duruşuna destek beyan etmeyi amaçladıklarını belirtti. Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun müzakereler ilişkin “zaman çok uzadı” yönündeki sözlerine atıfta bulunan Cemal, iki kurucu egemen devletten oluşan bir çözümün hem Kıbrıs Türkü, hem de Kıbrıs Rumu yararına olacağını söyledi. Cemal, müzakerelere ilişkin çeşitli değerlendirmelere de değinerek, Türkiye’nin garantörlüğünün sulandırılması ya da iki kesimliliğin kaldırılması yönünde kaygılar oluştuğunu savundu. Cemal, 1974 öncesine dönmeyi öngörmeyen, iki toplumun yan yana barış içinde yaşayacağı bir çözümden yana olduklarını ifade etti.