Anayasanın 74. maddesinin “(1) Silahlı Kuvvetlerde yurt ödevi, her yurttaşın hakkı ve kutsal ödevidir. (2) Yurt ödevine ilişkin kurallar yasa ile düzenlenir.” şeklinde düzenlendiğini belirten Özyiğit, Başbakan Özkan Yorgancıoğluna düşen görevin, Anayasa’yı öne sürerek baştan retçi bir tavırla sürecin önünü kesmek değil, sorumluluk alarak sürecin ileriye taşınmasına olanak sağlamak olduğunu belirti ve “Sn. Başbakan Vicdani Ret konusunda Anayasa’nın arkasına saklanmaktan vazgeç” çağrısında bulundu. TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, yaptığı yazılı açıklama ile son günlerin ana gündem maddesi olan Vicdani Ret konusunu değerlendirdi. “Süreci tıkamaya yönelik” Başbakan Özkan Yorgancıoğlu ile bazı CTP milletvekillerinin Anayasa’yı öne sürmesinin sürecin önünü tıkamaya ve sorumluluk almaktan kaçmaya yönelik olduğunu belirten Özyiğit, TDP olarak meclise vicdani ret hakkının tanınmasını içeren askerlikle ilgili yasa önerisi sunduklarını hatırlatarak, başta hükümet olmak üzere, tüm ilgilileri bu yasa tasarısını süratle görüşerek, askerlik konusunda gençlerin önündeki engelleri kaldırmaya davet etti. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin Vicdani Ret Hakkını tanıdığını, bunun bir insan hakkı olduğunu belirten Özyiğit, bu konuda gerekli adımların atılmasının artık zaruri olduğunu kaydetti. Özyiğit, meclis komitesinde görüşülmekte olan 59/2000 sayılı Askerlik Yasası’nda öngördükleri değişikliğin yapılması halinde, bu sorunun giderilerek, vicdani ret hakkının tanınmış olacağını vurguladı. Kendi inançlarına ters düşmesi nedeniyle seferberliğe gitmeyi reddeden Murat Kanatlı’nın Askeri Mahkeme’de yargılanıp hapse mahkum edilmesi ve elleri kelepçelenerek cezaevine götürülmesinin, Kıbrıs Türk tarihine ‘kara bir leke’ olarak geçeceğini vurgulayan Özyiğit, bu kararın ülkede sivil-demokratik bir düzen olmadığının göstergesi olduğunu yineledi. Özyiğit, Murat Kanatlı’ya verilen tutuklama kararının, sözkonusu TDP’nin yasa önerisinin ivedi olarak ele alınması ve sonuçlandırılmasının önemini daha da artırdığına dikkat çekti. TDP’nin vicdani ret hakkının tanınmasıyla ilgili önerisinin ardından, gerek Başbakan Özkan Yorgancıoğlu, gerekse de bazı CTP’li milletvekillerinin Vicdani Ret Hakkı’nın tanınmasının Anayasa’ya aykırı olduğu, dolayısı ile Anayasa’nın değiştirilmesi gerektiği yönünde görüş belirttiklerini kaydeden Özyiğit, bunun icraat yapmamak için üretilen bir bahane olduğunu belirtti. Anayasa öne sürülerek Vicdani Ret hakkının önüne engel koymaya çalışıldığını kaydeden Özyiğit, Başbakan Yorgancıoğluna ‘Anayasa’nın arkasına saklanmaktan vazgeçin’ çağrısında bulundu. “Başbakan kendini mahkeme yerine koyamaz” Başbakan Yorgancıoğlu’nun mahkeme görüşü almadan, kendini bu makamların yerine koyamayacağını belirten Özyiğit ayrıca bu konuda Anayasa Mahkemesinin daha önce verdiği kararın da iyi incelenmesi gerektiğini belirterek, bu konuda anayasa mahkemesinin iç hukuk düzenlemelerini işaret etmekte olduğunun bilinmesi gerektiğini kaydetti. “Aynı film tekrar vizyonda” TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, yıllar önce ‘polisin sivile bağlanması gerekir’ söylemlerine karşılık Anayasa öne sürülerek ‘Anayasal değişiklik gerekir’ dendiğini, ancak şimdi bunun gerçek olmadığının ortaya çıktığını, aynı durumun şimdi de Vicdani Ret konusunda yaşandığını ve anayasa öne sürülerek sürecin engellenmeye çalışıldığını belirtti. Anayasanın 74. maddesinin “(1) Silahlı Kuvvetlerde yurt ödevi, her yurttaşın hakkı ve kutsal ödevidir. (2) Yurt ödevine ilişkin kurallar yasa ile düzenlenir.” şeklinde düzenlendiğini anımsatan Özyiğit, “O zaman bedelli askerlik konusu nereden çıktı. 6 bin stg yatıran askerlik yapmaz, demek ki yasa ile düzenleme yapılabilir. Vicdani Ret konusunda da bu yol izlenebilir” dedi. Özyiğit, Vicdani Ret konusunda Başbakan’ın kesin hüküm içinde olarak baştan karşı çıkmasını ve sürecin önüne daha başından takoz komaya çalışmasını doğru bulmadıklarını, bu konunun detaylı şekilde yorumlanması, baştan kestirip atılmaması gerektiğini ifade etti. “Anayasa değişmeli…” Anayasa’nın değiştirilmesi konusunda TDP olarak yıllardır net görüş ve düşünceleri olduğunu, bu konuda görüşlerini geçmişte detaylı olarak meclise de sunduklarını anımsatan Özyiğit, “Mevcut Anayasa tabii ki değiştirilmelidir. Geçici 10. maddenin kaldırılması başta olmak üzere, gerekli değişikliklerin yapılması ve sivilleşme-demokratikleşmenin önü açılmalıdır. Anayasa konusunda karşı çıktığımız tek unsur, 162. maddenin değiştirilmesi, yani halkın referandum hakkının elinden alınmasıdır. Buna kesinlikle karşıyız” dedi.