Emekli Dernekleri Eşgüdüm Komitesi, bugün, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nu ziyaret ederek, sürdürülen müzakerelerde Kıbrıs Türk halkının çıkarlarının korunması ve ekonomik sorunlarının çözümlenmesi konusundaki hassasiyetlerini iletti.

Ziyarette konuşan Emekli Dernekleri Eşgüdüm Komitesi Dönem Başkanı, Güvenlik Kuvvetleri Emekli Subaylar Derneği Başkanı Ahmet Yatman, görüşmelerin yeniden başladığı bugünlerde konularla ilgili yaklaşım ve düşüncelerini bir kez daha tekrarlamayı yararlı gördüklerini söyledi.Kıbrıs sorununda varılacak anlaşmanın siyasi eşitliğe dayalı, iki toplumlu, iki kesimli, Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini içeren bir anlaşma olmasının vazgeçilmez koşulları olduğunu dile getiren Yatman, Kıbrıslı Türklerini evinden, toprağından edecek bir anlaşmanın imzalanmasını arzu etmediklerini de dile getirdi.

Yatman, nihai kararın referanduma sunulacak olmasının da kendilerini rahatlatmadığını ifade ederek, halkın önüne konulacak planda beğenmediği hususları değiştirme olanağına sahip olmamasını eleştirdi. Çözümle ilgili bilinen görüş ve yaklaşımlarının görüşme masasında kabul ettirilmesi beklentileri olduğunu ifade eden Yatman, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun engin tecrübe ve birikimleriyle bunu başaracağına inandıklarını kaydetti.

Yatman, “Boyutu ne olursa olsun dış baskılara boyun eğmeden sürdüreceğinize inandığımız çalışmalarınızın bu safhasında size güvendiğimizi vurgularız” diye konuştu.

EROĞLU: “HASSASİYETİNİZ BENİ FAZLASIYLA MEMNUN EDİYOR”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da Emekli Dernekleri Eşgüdüm Komitesi heyetiyle bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti belirtti ve desteklerinden dolayı teşekkür etti.

“Kıbrıs konusundaki hassasiyetiniz beni fazlasıyla memnun ediyor. Hepimiz bu topraklarda yaşayan  ve yaşama kararlılığında olan insanlarız” diye konuşan Cumhurbaşkanı Eroğlu, halkın geleceğinin güven içerisinde olmasının  başta gelen değerlerinden bir tanesi olduğunu dile getirdi.

Komite tarafından kendisine iletilen hassasiyetlere katıldığını kaydeden Eroğlu, bunları dikkate alarak, müzakerelerin sürdürülmesi ve ona göre bir anlaşma metninin referanduma sunulmasının esas görevi olduğunu belirtti.

Eroğlu, “Müzakereler  ilerledikçe, ortaya çıkacak bazı sorunlar olabilir. Mutabakat sağlanamayan bazı kısımlar olabilir. Zaman içerisinde sizlerle bu olayları da paylaşmak benim için memnuniyet verici olacaktır” diye konuştu.

“REFERANDUMDAN ÖNCE HALKI DEVAMLI BİLİNÇLENDİRMEDE YARAR VAR”

Cumhurbaşkanı Eroğlu, benimsemeyeceği, kabul etmeyeceği bir anlaşmayı halkın önüne koymanın kendisi için de hoş olmayacağını ifade ederek, referandum safhasından önce halkı devamlı bilinçlendirerek, nereye gittiklerini, hangi noktada durabileceklerini birlikte değerlendirmede yarar olduğunu da söyledi.

Rum tarafının aşırı isteklerinin geçmişte olduğu gibi bundan sonra da devam edeceğini düşündüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Bu noktada bazı konuları sizinle paylaşmak ve ona göre atacağımız adımları tespit etmek benim için çok önemlidir. Neticede Kıbrıs Türk halkı bu topraklara tırnağını geçirip mücadelesini sürdürmüş ve bugünlere kadar gelmiştir” şeklinde konuştu.

Eroğlu 1974 Barış Harekatı’nın yarattığı bir coğrafya bulunduğunu ve iki bölgeliliğin resmen tescil edilmiş durumda olduğunu söyledi. Eroğlu, bu iki bölgelilik ve iki halklılığın kendileri için önemli olduğunu belirtti.

Müzakere  masasında iyi niyetle, bir anlaşma olur düşüncesiyle oturduklarını kaydeden Eroğlu, “nasıl olursa olsun bir anlaşma” arayışı içerisinde olmadıklarını söyledi. Eroğlu, Kıbrıs Türklerinin bu topraklardaki kalıcılıklarını sağlayacak bir anlaşma arayışı içinde olduklarını söyledi.

Eroğlu bu noktada desteğe ve güvene ihtiyaçları olduğunu da vurguladı.

COŞKUNER

Eroğlu’nun konuşmasından sonra  söz alan Vakıflar ve Din İşleri Emekli Derneği Başkanı Derviş Çoşkuner de “Maraş’ı sahiplerine vereceğiz” sözlerini sarf edenleri eleştirdi.

Coşkuner, Maraş’ın Vakıflar İdaresi’nin öz tapulu malı olduğuna işaret ederek,  Maraş arazilerinin yüzde 95 civarındaki bir kısmının Lala Mustafa Paşa Vakfı’na ait olduğunu kaydetti. Vakıflar İdaresi’ne ait malların Rumlara peşkeş çekilmemesini isteyen Çoşkuner, bu konuları istendiği zaman konuşabileceklerini, gerekli bilgileri verebileceklerini kaydetti.

Derviş Çoşkuner, Vakıflar İdaresi’nin itici gücüyle Maraş arazilerinin kullanılmasını istediklerini de ifade etti.