Kırım Tatarlarının lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nun Kırım'a girişinin yasaklandığını hatırlatan Egiz, "Şu an sınırda, 2 binden fazla kişi ile Kırım'a girişi yapmak için bekliyor. Maalesef askeri birlikler ve silahlı gruplarla karşı karşıyalar" dedi.

Ülkede durumun çok kritik olduğunu vurgulayan Egiz, uluslararası toplumun yardımına ihtiyaçlarının olduğunu, Kırım Tatarlarının haklarının korunması gerektiğini ifade etti.

"Haklarımızın savunulmasını istiyoruz ve bunun içinde çaba gösteriyoruz. Uluslararası toplumdan davamızı desteklemelerini istiyoruz" diyen Egiz, bunun kendileri için çok önemli olduğunu belirterek, çok zor durumda olduklarını dile getirdi. Egiz, Kırım Tatarlarının Lideri Kırımoğlu'nun ülkesine girememesi bulundukları durumu çok iyi anlattığını belirtti.

21. yüzyılda böyle bir şeyin yaşanmasının kabul edilemez olduğunu getiren Egiz, "Kendi vatanımıza giremiyoruz, evlerimize dönemiyoruz, çaresiz kaldık" ifadesini kullandı.
Kırım Tatarlarının Kırım'dan uzaklaştırılması ihtimalinin mümkün olduğunu belirten Egiz, "Burada bir ayrımcılık söz konusu. Kırım'daki Tatarların bölgeyi terk etmeleri için şartları oluşturabilirler. Bu durumda insanların orada kalması mümkün olmaz" diye konuştu.
Abdurrahman Egiz, dünyadaki Müslüman ülkelerden destek istediklerini ve olup bitenleri gündemine taşımaları talebinde bulunduklarını vurgulayarak, "Maalesef devletimiz yok. O yüzden Müslüman devletlerinden Kırım Tatarlarına sahip çıkmalarını istiyoruz" dedi.
Kırım konusunda Türkiye'den beklentilerinin büyük olduğunu belirten Egiz, "Türkiye bizim için hem tarihi hem de dini açıdan kardeş devlettir. O yüzden bu olayda Türkiye'ye lider vazife düşüyor. İnanıyoruz ki, Türkiye'nin tüm imkanlarından faydalanıp bizim davamızı desteklemeye devam edecek" şeklinde konuştu.
Uluslararası kamuoyuna da seslenen Abdurrahman Egiz, "Bize yardım etmek istiyorsanız Rusya Federasyonu'nun Kırım'dan askeri birliklerini çekmesini isteyin" dedi.

TATARLAR KIRIM'DAN GÖÇ EDİYOR
Ukrayna'daki Ostroh Akademisi Ulusal Üniversitesinde görevli Dr. Mikhaylo Yakuboviç ise "Kırım'ın Rusya tarafından işgal edilmesi ardından 10 bin Kırım Tatarı evlerini terk etti. Ancak büyük çoğunluğu hala Kırım'da yaşamaya devam ediyor" ifadesini kullandı.
"Kırım'da işgalden önce çok fazla Rusya yanlısı gruplar vardı. Bunların çoğu vandallık yapıyordu ancak genel anlamda Kırım Tatarlarının durumu pozitif olarak değerlendirilebilir" diyen Yakuboviç, çok sayıda caminin olması bunun için iyi bir simge olduğunu kaydetti.
Uluslararası toplumun bu olayı diplomatik yollardan çözeceğinden pek emin olmadığını dile getiren Yakuboviç, "Rusya, bu girişim için uzun bir hazırlık yaptı. Bu şimdi 1946'da Rusya'nın Kaliningrad'ı kendi topraklarına eklemesi gibi oldu. Ne yazık ki Kırım konusu böyle gözüküyor" diye konuştu.

Yakuboviç, Avrupa Birliği'nin bölgeye bir güvenlik misyonu gönderip, Rusya'nın bölgede Kırım Tatarlarına nasıl davrandığını kontrol etmesi gerektiğini savunarak, "AB güvenlik misyonu Rusya hükümeti ve Kırım Tatarları arasında bir arabulucu olarak çalışması lazım" dedi.
AB'nin ayrıca Kırım konusunda daha aktif olması gerektiğini vurgulayan Yakuboviç, Rusya'ya sadece yaptırım uygulamanın yetersiz olduğunu belirtti.

Yakuboviç, Müslüman ülkelerin Ukrayna'nın başkenti Kiev'de toplantı organize etmesinin pozitif etkisi olabileceğini kaydederek, "O zaman Rusya'ya 'Müslüman ülkeler Kırım Tatarlarını destekliyor' mesajı verilir" ifadesini kullandı.