AÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Coşkun Usta, bazı hastalıkların ilaç kullanılmadan tedavi edilebildiğini belirterek, "Son yıllarda üzerinde durulan kavramlardan biri akılcı ilaç tedavisi. Akılcı ilaç ya da akılcı tedavi denildiğinde hep işin içinde ilaç olmak zorundaymış gibi bir bakış açısı var, bu yanlış" dedi. Bazı hastalıkların ilaç kullanmadan tedavi edilmeye çalışıldığını belirten Prof. Dr. Usta, şöyle devam etti:
"Bu kişi nerede hasta olmuş, nerede hata yapmış da hasta olmuş? Bunu bulmadan sizin ilacınız akılcı bir yaklaşım değil. İşte bu kavramları hekimlere ve hastalara yerleştirmeye çalışıyoruz. Her tedavide mutlaka ilaç olmak zorunda değil. Eğer hastalığı ilaçla tedavi etmek zorundaysak, o zaman da bunu akılcı bir süreçle yönetmek zorundayız."
AKILDIŞI UYGULAMALARA KARŞI
Prof. Dr. Coşkun Usta, mevcut durumla ilgili şu saptamada bulundu:
"Türkiye'de ve dünyada birçok çalışma yapılmış. Hastaların yüzde 50'si ilaca ulaşamıyor. Doğru ilaca ulaşamayanlar var, gereksiz yere evde ilaç bulunduranlar var, gereksiz yere antibiyotik kullananlar var, komşusuna ilaç önerenler var. Böyle akılcı olmayan, akıl dışı sayabileceğimiz bir uygulamayla karşı karşıyayız. Akılcı ilaçla ilgili insanları bilgilendirmeye çalışıyoruz."
Akılcı ilaç denildiğinde işin içine ilaç girmek zorundaysa o zaman merkezde de hekimin bulunduğuna işaret eden Prof. Dr. Usta, hekimin tutum ve davranışlarının çok önemli olduğunu, iyi niyetli tedavi girişiminin de hastalara zarar verme potansiyeli olabileceğini söyledi.
HEKİMLERİN HATALARI
Hekimlerin hatalarına da değinen Prof. Dr. Coşkun Usta, "Birincisi hastaya teşhisi söylemiyoruz. Hasta hekime rahatsızlığı nedeniyle gider, ancak teşhisin ne olduğunu bilmeden bu süreç devam eder. Çok yanlış bir süreç, en başta hatayı burada yapıyoruz. Kişi, bir kere hastalığını bilmek zorunda. Ne hastası olduğunu bilmezse hekim hekim dolaşır. 'Bu doktor ne diyecek bakalım' diye akılcı olmayan bir süreç yaşanıyor. Paramız gidiyor, zamanımız gidiyor. Hem de her yeni hekim, diğerini dışlar gibi 'Evet beni tercih etti, ben farklıyım' diye diğer hekimleri kötüleyebiliyor. Bazen gerçekten yanlış uygulamalar olmuş da olabiliyor" diye konuştu.
YANLIŞ UYGULAMALAR
Prof. Dr. Usta, yanlış uygulamalar hakkında da şunları söyledi:
"Birinci yanlış şu, hastaya lütfen teşhisi söyleyin. Eğer hastaysa gerçekten onu inandırın. İnandırın ki hastayı tedaviye çekebilesiniz. İkincisi, hastaya yazdığımız ilacın hiçbir yan etkisi, zararlı etkisi yokmuş gibi bahsediyoruz, ama biz biliyoruz ki ilacın etkisi varsa yan etkisi de vardır. En azından ona ciddi olabilecek, tedavisini kesmesine yol açabilecek yan etkilerinden bahsetmek zorundayız."
GÜNDE 10 İLAÇ KULLANAN HASTALAR
Her gün çok fazla ilaç kullanan hastalar olduğunu anımsatan Prof. Dr. Usta, "Bu basit bir şey değil, vücuda 10 farklı madde giriyor. Bu maddeler vücut tarafından işleniyor. İlaçlar vücuda bir şeyler yapıyor, vücut ilaçlara bir şey yapıyor. Dolayısıyla bundan bahsetmek zorundayız. İlacı hastalara tekrar anlatmıyoruz. Hastanın ilacı iyi tanıyormuş, onun bunu doğru kullanacağından eminmişiz gibi bir tutum içerisindeyiz. Siz hastaya ilacı nasıl kullanacağını öğretmiyorsanız, tekrar ettirmiyorsanız hata yapıyorsunuz. Burada yanlış kullanımlarla ilgili ciddi sorunlarla karşı karşıya kalabiliyoruz" dedi.
Tüm süreç incelendiğinde hem hekimin hem hastanın hata yapabildiğini, bunların da ciddi maliyetleri olduğunu belirten Prof. Dr. Usta, ortada iyi yönetilmeyen bir süreç olduğunu, doğru tedavi ve hata noktaları konusunda farkındalık yaratmaya çalıştıklarını dile getirdi.