Başbakan Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan konuşmasına TÜİK tarafından açıklanan ilk çeyrek büyüme rakamlarına ilişkin değerlendirmesiyle başladı. Gezi olayları ve 17-25 Aralık sürecin ile Türkiye'nin uçurumun kenarından döndürüldüğünü belirten Erdoğan, "77 milyon bugünkünden çok farklı bir ülkede, o eski Türkiye'de yaşıyor olacaktı" dedi.
Diyarbakır'da Türk Bayrağı'nın indirilmesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, "Neymiş çözüm sürecini sekteye uğratmayalım... Garnizonun içine girip de bayrağı indireni, orada her halukarda neyse alacaksın, indireceksin, gereğini yapacaksın. Yapmıyorsan sorumlusun " dedi.
ASKERİN, POLİSİN BAHANESİ OLAMAZ
Askerin polisin bahanesinin olamayacağını belirten Erdoğan, "Herhalde ben Ankara'dan gelip orada bayrağı indireni oradan indirmeyeceğim. Oradaki görevli indirecek. Gereği neyse onu yapacaksın" diye konuştu.
Bir devletin görevinin yol emniyetini, can emniyetini mal emniyetini sağlamak olduğu vurgulayan Erdoğan, "Eğer bunu yapamıyorsan, bunun için gereğini yaparız" diye konuştu.
Bayrağı indiren kişinin oraya ölmek üzere bir piyon olarak gönderildiğini belirten Erdoğan, "bayrağa el uzatan haine de onu oraya gönderen efendilerine de bu devlet gerekli cevabı verir. Biz büyük devlet refleksiyle hareket edeceğiz" dedi.
BU EŞKİYALARA HADDİ BİLDİRİLECEK
"Ben burada Güneydoğu'ya, orada yaşayan tüm kardeşlerime sesleniyorum" ifadelerini kullanan Başbakan Erdoğan, Güneydoğu'da yol kesme olaylarına da değildi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Ne olacak, çözüm süreci sekteye uğramasın... Arkadaşlar böyle bir mantık olmaz. Gelip yolları kesen bu eşkıyalara, bu teröristlere, orada jandarması da polisi de haddini bildirecek, durum ne olursa, olsun. Bir devletin görevini yol emniyetini, can emniyetini, mal emniyetini sağlamaktır. Eğer bunu yapamıyorsan, bunun için gereğini yaparız" diye konuştu.
ORAYA ÖLMEK İÇİN GÖNDERİLEN BİR PİYON
Bayrağı indiren kişinin oraya ölmek üzere bir piyon olarak gönderildiğini belirten Erdoğan, "Bayrağa yapılan bu saldırıyı yapan hain, alçak, arkadan seyreden alçaklar, aslında onları oraya gönderen efendileri, tarafından ölmeye gönderilen bir piyondan başka bir şey değildir. Silahlı efendileri için o piyonun kanının canının, onun anne babasının acısının zerre kadar değeri yoktur. O piyon oraya ölmek için gönderilmiştir. Oradaki asker, bayrağın indirilmesine engel olmayarak bir başka istismarın önünü açtı. Bu konuda gerekli araştırma soruşturma yapılacak ve ihmali olanlardan hesap sorulacak. iki tanesinin görev yeri değiştirildi, bazı zanlılar gözaltına alındı, kamu görevlileri hakkında da idari soruşturma başlatıldı" şeklinde konuştu.
TAHRİKLER KARŞISINDA SABIRLI OLMALIYIZ
Tahriklere gelinmemesi konusunda uyarıda bulunan Erdoğan şunları söyledi:
"Milletimin hiçbir ferdi, tahriklere gelmesin, oyunlara aldırmasın. Şundan kimsenin şüphesi olmasın, bu millet de bu devlet de hiç olmadığı kadar güçlü, dirayetli ve özgüven içindedir. Bayrağımıza el uzatan haine de onu oraya gönderen silahlı efendilerine de bu devlet gereken cevabı en sert şekilde verir. Bunun böyle bilinmesi lazım. Çözüme ve barışa yönelik sabotajlara karşı sabrımızın bir sınırı vardır. Çocukları öne sürüp, şımarıkça eylemler yapanlara karşı sabrımızın bir sınırı vardır. Bizim sabrımızı test etmeye hiç kimse yeltenmesin. Yeni Türkiye'nin kazanımlarını sabote etmek isteyenlerin gözlerinin yaşına bakmayız. Kusura bakmasınlar. Eğer HDP, bu faşist tavra, silahların gölgesinde siyasete devam edecekse onu da muhatap olmaktan çıkartır, tümüyle oradaki kardeşlerimizle muhatap oluruz. Zaten Kürt kardeşlerimizin en fazla teveccüh ettiği parti AK Parti'dir."