39. Topçu Alay Komutanlığı’ndan Topçu Üsteğmen Oğuz Gökdere ile Şehit Aileleri ve Malül Gaziler Derneği Kültür İşleri Başkanı olan şehit kızı Ceyhan Cambaz günün alam ve önemini belirten konuşmalar yaptılar.
Alayköy İlkokulu’ndan Ahmet Kaan Kırmızı ise “İki Günde 5 Şehit Verdik” adlı şiiri okudu.
Türkeli Şehitliği’ndeki törene Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Hasan Taçoy, Ulusal Birlik Partisi (UBP) milletvekilleri Ersin Tatar ile Zorlu Töre, Lefkoşa Kaymakamı Alkan Değirmencioğlu, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı (GKK) adına 1. Piyade Alay Komutanı Piyade Kurmay Albay Ertan İnaltekin, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı (KTBK) adına Topçu Albay Ahmet İbiş, Alayköy Belediye Başkanı Hulusi Manisoy katıldı.
Lefkoşa Polis Müdürü Barbaros Savaşçı’nın da hazır bulunduğu anma töreninde muharip derneklerden, siyasi partilerden, okullardan, kurum ve kuruluşlardan temsilcilerle yetkililer de yer aldı.
“İNSANLIK SUÇUNUN 51’NCİ YILDÖNÜMÜ”
39. Topçu Alay Komutanlığı’ndan Topçu Üsteğmen Oğuz Gökdere, “Bugün, gözyaşı ve acılarla dolu günlerin başladığı, dünyanın ve Barış Gücü’nün gözleri önünde işlenmiş insanlık suçunun 51’nci yıldönümüdür” dedi.
ENOSİS hayaliyle yaşayan Rum-Yunan ikilisinin masum insanları evlerinden ettiklerini, göçe zorladıklarını, kadın-kız, yaşlı-çocuk demeden rasgele katlettiğini belirten Gökdere, barış ve huzur içinde yaşanılan günlere gelinmesinde canlarını feda eden şehitlerin rolüne dikkat çekti ve şehitleri rahmetle andı.
KIBRIS TÜRK TARİHİN GENÇ NESİLLERE AKTARILMASININ ÖNEMİ
Kıbrıslı Türklerin vatanları uğruna verdikleri onurlu mücadelenin asla unutulmayacağını dile getiren Gökdere, o günlere şahit olan çınarların yavaş yavaş hayatını kaybettiğini belirtti, Kıbrıs Türk tarihin genç nesillere aktarılmasının önemine değindi.
1950’li yıllardan 1960’lı yıllara kadar Kıbrıslı Türklerin yaşadığı zorlukları anımsatan Gökdere, “1963’ten başlayarak 11 yıl devem eden baskı, zulüm ve katliamlarla 103 Türk köyü terk edildi, 25 bin yurttaşımız göç etmek zorunda bırakıldı, Bu dönemde Türkler adanın yüzde 3’lük kesimine hapsedildi. Rum liderliği Türk halkının bütçedeki hakkını, dış yardımların tümünü gasp etti. Vergiler toplandı ama Türk bölgelerine tek kuruşluk yatırım yapmadı” dedi.
“KIBRISLI TÜRKLERİ 24 SAAT İÇİNDE YOK ETMEYİ ÖNGÖREN AKRİTAS PLANI”
Rumların, Enosis’i gerçekleştirmek için Kıbrıs Cumhuriyeti anayasasında yaptıkları değişiklikle Türk toplumuna verilen ortaklık hakkı ile anavatan Türkiye’ye verilen garantörlük hakkının ortadan kaldırıldığını belirten Oğuz Gökdere, ardından da Kıbrıslı Türkleri 24 saat içinde yok etmeyi öngören Akritas Planı’nın hazırlandığını söyledi.
ANAVATAN TÜRKİYE’NİN GARANTÖRLÜĞÜ
21 Aralık 1963’te Kıbrıs Türk halkının topluca yok edilmesini öngören Akritas Planının ikinci safhasının uygulamaya konulduğunu anımsatan Gökdere, adanın dört biryanında gerçekleşen saldırıları anlattı.
Oğuz Gökdere, 11 yıl süren baskı, zulüm ve katliamların 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile sona erdiğini belirtti, “Anavatan Türkiye’nin garantörlüğünün 1960 anlaşmalarında vurgulandığı gibi kaçınılmaz ve şart olduğunu bir defa daha ifade etmekte fayda görüyorum” dedi.
“ONURLU VE YAŞAYABİLİR BİR ÇÖZÜM İÇİN... ”
Onurlu ve yaşanabilir bir çözüm için gayret göstermenin herkesin öncelikli görevi olduğunu vurgulayan Gökdere, “Türkiye Cumhuriyetinin adaya yaptığı Barış Harekatı ile yalnız Türklerin değil, Rumların da can ve mal güvenliğini tesis edilmiştir. Türk askeri 40 yıldır süren barışı korumak için buradadır” dedi.
“HİÇ KİMSE KIBRIS TÜRK HALKININ HOŞGÖRÜSÜNÜN SONSUZ OLDUĞUNU SANMASIN...”
Her Kıbrıslı Türkün ailesinde ya bir şehit, ya bir kayıp, ya da bir gazi olduğunu ifade eden Oğuz Gökdere sözlerine şöyle devam etti:
“Bu halk dünyanın gözü önünde barış elini uzatıp ‘geçmişi unutmaya hazırız’ diyebilmiştir ama karşımızda bu halk kadar hoşgörülü barış içinde yaşamaya hazır bir toplum göremiyoruz. Hiç kimse Kıbrıs Türk halkının hoşgörüsünün sonsuz olduğunu sanmasın. Tarihi, geçmişi kahramanlıklarla dolu bu halk yeri geldiğinde aynı mücadeleyi fazlasıyla vermeye hazırdır.”
CAMBAZ: “1963 KIBRIS TÜRK HALKININ KALBİNDE ASLA UNUTULMAYACAK YARALAR AÇTI”
Şehit Aileleri ve Malül Gaziler Derneği Kültür İşleri Başkanı olan şehit kızı Ceyhan Cambaz günün alam ve önemini belirten konuşmasında Kanlı Noel olarak anılan 21 Aralık 1963’ün Kıbrıs Türk halkının kalbinde asla unutulamayacak yaralar açtığını belirtti.
“KAÇ YIL GEÇERSE GEÇSİN UNUTMAYACAĞIZ”
Cambaz, Ayvasıl, Alaminyo, Muratağa, Sandallar, Atlılar, Taşkent, Terazi, Geçitkale, Boğaziçi ve diğer yörelerde öldürülen insanların Türk olmaktan başka hiçbir suçu olmadığını söyledi.
Ceyhan Cambaz, “Bizleri toplu mezarlara gömenleri, barikatlarda Türk halkına insanlık dışı davranışlarda bulunanları, aç kaldığımız günlerde Kızılay tarafından gönderilen yardımları dahi bize çok görüp engellemeye çalışan Rumları, onca insanlık dışı davranışlarını kaç yıl geçerse geçsin unutmayacağız” şeklinde konuştu.
“SAVAŞIN EN AĞIR BEDELİNİ ÖDEYEN BİZLER BARIŞIN GELMESİNİ İSTİYORUZ”
“Savaşın en ağır bedelini ödeyen bizler barışın gelmesini istiyoruz” diyen Cambaz, “Barışın gelmesi, bu adada iki kesimli, eşit, şerefli bağımsızlığımızdan ve egemenliğimizden ödün verilmeyecek Anavatan Türkiye’nin garantörlüğüne dayalı insanca yaşayabileceğimiz şekilde bir ortam sağlanması halinde barışın kalıcı olabileceğine inanıyoruz” ifadesine yer verdi.
Sağanak yağışın da etkili olduğu tören konuşmaların ardından sona erdi.
“21–25 Aralık Mücadele ve Şehitler Haftası” kapsamında yarın saat 10.00’da İskele’de Larnaka Şehitleri; 24 Aralık Çarşamba günü saat 10.00’da Kumsal Şehitleri ve 25 Aralık Perşembe günü saat 09.00’da Küçükkaymaklı Şehitleri ve Şehit Hüseyin Ruso anılacak.