CTP-BG Mağusa İlçe Başkanı Erkut Şahali, Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter göreve geldiğinden bu yana kentin fiziki gereksinimlerine yanıt verecek konularda taş taş üstüne konmadığını, seçim bildirgesinde yer alan projelerle ilgili çalışma yapılmadığını, seçimden sonra belediyede istihdam edilenlerin sayısının 50’yi aştığını, stratejik planın bir kenara atıldığını ve çalışanlara da ciddi bir baskı, ayrımcılık ve mobbing uygulandığını ileri sürdü.
Bu istihdam iştahı ve hızının Mağusa’yı felakete götüreceğini savunan Şahali, bütçesi, taahhütleri ve yarattığı gelirler dikkate alındığında, Gazimağusa Belediyesi’nin bugünden sonra sadece rutin hizmetleri yerine getirip personel maaşlarını ödeyebilecek bir noktada olduğunu kaydetti.
Şahali, “Mevcut bütçe disiplini içinde büyük ölçekli proje gerçekleştirme şansı artık kalmamıştır. Üstelik gelir yaratma konusunda da disiplinden uzaklaşıldığı ve popülizme başvurulduğu bilgimizdedir” dedi.
Şahali, eski Belediye Başkanı Oktay Kayalp yönetiminde Gazimağusa Belediyesi’nin gerek idari bakımdan, gerekse mali olarak, ülkenin en güçlü belediyesi ve hizmet kalitesi en yüksek kamu kurumlarından birisi olduğunu belirtti.
Bugünün İsmail Arter’in Gazimağusa Belediye Başkanı olarak görevdeki 200. günü olduğunu ifade eden Şahali, “Bir tür demokratik teamül olan, görevdeki ilk 100 günün beklenmesi, bu süre içinde herhangi bir eleştiride bulunulmaması geleneğine saygılı davranarak, Gazimağusa Belediyesi hakkında beyanatta bulunmamaya özen gösterdik. Hatta buna, kendi hazırladığı bütçe ile çalışmaya başlama fırsatı tanımak için bir 100 gün de biz ilave ederek son 200 gündür Gazimağusa Belediyesi hakkında konuşmaktan özellikle kaçındık. Bunun bir diğer nedeni de, seçim kaybına uğramamızın ardından Mağusa Halkı’nın çıkarlarını gözeterek söyleyeceklerimizin, bir tür hazımsızlığın ya da yenilgi psikolojisinin sonucu olarak söylenmiş olabileceğine dair istismardan kaçınmaktır.
Ancak bugün, bu sabrın ve olgunluğun sonuna gelindiği gündür” dedi.
“MAĞUSA İÇİN TEHLİKE ÇANLARI ÇALMAYA BAŞLADI!”
200 günün, Mağusa’da kentin fiziki gereksinimlerine yanıt verecek konularda taş taş üstüne konmadan geçtiğini savunan Şahali, proje olarak açıklanan bir çok çalışmanın, proje disiplininden çok uzak ve tamamen palyatif nitelikli çalışmadan ibaret olduğunu ileri sürdü.
Seçim bildirgesinde yer alan projelere ilişkin olarak yürütülmesini bekledikleri çalışmalarla ilgili, Belediye Meclisi gündemine henüz herhangi bir konu gelmediğini kaydeden Şahali, Gazimağusa Belediyesi’nin mali ve idari olanaklarını, potansiyelini ve kabiliyetlerini çok iyi bildiklerini bu nedenle son 200 gündür yönetimde bulunan anlayışı kaygı verici bulduklarını ifade etti. Şahali, “Mağusa için tehlike çanlarının çalmakta olduğunu açıklamayı zorunlu bir görev olarak görüyoruz” dedi.
“200. GÜNDE 50 İSTİHDAM!”
Gazimağusa Belediyesi’ne yapılan istihdamları eleştiren Şahali, “Geçtiğimiz Cuma günü itibarıyla, seçimin ardından belediyede istihdam edilenlerin sayısı 50’yi aştı. Bu iştah ve hız Mağusa’yı felakete götürür” dedi.
Bütçesi, taahhütleri ve yarattığı gelirler dikkate alındığında, Gazimağusa Belediyesi’nin bugünden sonra sadece rutin hizmetleri yerine getirip personel maaşlarını ödeyebilecek bir noktada olduğunu savunan Şahali, “Mevcut bütçe disiplini içinde büyük ölçekli proje gerçekleştirme şansı artık kalmamıştır. Üstelik gelir yaratma konusunda da disiplinden uzaklaşıldığı ve popülizme başvurulduğu bilgimizdedir” dedi.
“YENİ KURBAN MAĞUSA BELEDİYESİ”
LTB’nin batmasındaki aslı nedenin, kontrolsüz istihdam uygulaması olduğunu; 2010 yılında bu kez seçim kazanma hırsına KTHY’nin kurban edildiğini iddia eden Şahali, “Şimdi benzer bir durum Gazimağusa Belediyesi için de söz konusudur. 19 Nisan’da yapılacak Cumhurbaşkanlığı Seçiminde avantaj elde etmek için, siyasi ihtiraslarının her dönem esiri olanların yeni kurbanı Gazimağusa Belediyesi’dir” dedi.
“STRATEJİK PLAN BİR KENARA ATILDI”
Kentin tüm paydaş ve katmanlarıyla hazırlanarak uygulamaya koyulan stratejik planın da bir kenara atıldığını ileri süren Şahali, “Ülkede ISO Kalite Yönetim Sertifikasına sahip en önemli kurumlardan olan Gazimağusa Belediyesi için bu sertifikasyon da risk altındadır. Mağusa kenti ve halkı için bir gurur vesilesi olan ISO belgeli belediyeciliğin son bulması, hem çalışanlar, hem de hizmet alanlar için eşitliğin, iş güvenliğinin ve hizmet arzının standart dışı hale gelmesi demektir.
Mağusa böylesi bir durumu yıllardır unutmuşken, yeniden hatırlama tehdidiyle yüz yüzedir” dedi.
Gazimağusa Belediyesi’nde partizanlığın sadece istihdamla kendini göstermediğini savunan Şahali, çalışanlara da ciddi bir baskı, ayrımcılık ve mobbing uygulandığını, üstün nitelikli birçok çalışanın görevsizleştirilmekte ya da hiyerarşik yapı bozularak iş motivasyonunun kırıldığını ileri sürdü.
Şahali, “Bu gidiş gidiş değildir ve Mağusa felakete sürüklenmektedir. Biz elbette buna seyirci kalmayacağız ama demokrasi kuralları çerçevesinde yapabileceklerimiz de son derece sınırlıdır. O nedenle belediyesine gönülden bağlı Mağusalılar’ı uyarmak ve yaklaşan felaketten haberdar etmek görevimizdir” dedi.