Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, anneleri cezaevinde bulunan 0-6 yaş arasındaki çocukların yasa gereği onların yanında kalabildiğini hatırlatarak, "Gönlümüz arzu etmez bir çocuğun ve annesinin cezaevinde olmasına ancak böyle de bir gerçeğimiz var. Şu anda cezaevlerinde 450 civarında annesiyle kalan çocuk var" dedi.
"Cezaevlerinde annesiyle kalan 450 çocuk var"
Bakan Bozdağ, "Dışarıda kendilerini koruyacak kimsesi olmadığı için annesinin yanında cezaevinde kalan kaç çocuk var? Buna ilişkin bir düzenleme düşünüyor musunuz" sorusu üzerine, "Şu anda cezaevlerinde 0-6 yaş grubu arasında çocuklardan bazıları annelerinin yanında kalıyorlar. Yasa da buna izin veriyor. Gönlümüz arzu etmez bir çocuğun ve annesinin cezaevinde olmasına ancak böyle de bir gerçeğimiz var" dedi.
Çocukların bütün ihtiyaçlarının, Adalet Bakanlığınca karşılandığını belirten Bozdağ, "çocukların ihtiyaçlarının karşılanmadığına" dönük haberlerin gerçeği yansıtmadığını, Bakanlık olarak bu konuda hassasiyet gösterdiklerini söyledi.
Cezaevlerinde kalan çocuklarla ilgili yeni bir çalışma talimatı verdiğini dile getiren Bozdağ, bu konuda, daha farklı, olumlu bir düzenleme yapmanın üzerinde durduklarını kaydetti.
Bozdağ, şu anda cezaevlerinde 450 civarında annesiyle kalan çocuğun bulunduğunu bildirdi.
"Ceza alıp, içeri girmeyince sıkıntı oluyor"
Adalet Bakanı Bozdağ, bir başka soru üzerine de istinaf mahkemelerini bu yıl içerisinde faaliyete geçirmeyi planladıklarını belirterek, "Şu anda altyapıya ilişkin bazı çalışma eksikliklerimiz var. Onları tamamlamak üzereyiz. Hemen arkasından bununla ilgili adımı atacağız. İnşallah 2015'te istinafın fiilen faaliyete geçirildiği bir yıl olacak. Bu konudaki önemli adımı atacağız" diye konuştu.
Denetimli serbestlik uygulamasının kapsamı
Bekir Bozdağ, denetimli serbestlik uygulamasını kapsamının genişletilmesi yönünde bir çalışma bulunup bulunmadığı sorusuna da şu yanıtı verdi:
"Uygulamaya baktığımızda, denetimli serbestlik süresiyle ilgili bir sıkıntımız var. Şu anda Türkiye'de 18 ay hapis cezası alan kişi, içeri girip, çıkıyor sadece. Eğer, denetimli serbestlik konusunu biz 3 yıla çıkarırsak, 3 yıl hapis cezası alan kişi hiç içeri girmeyecek. 3 yıl hapis cezası alan kişiler, hiç içeri girmeden çıksınlar mı, çıkmasınlar mı? Bu konu böyle bir sıkıntıyı doğuruyor. İnsanlar, ceza alıp, içeri girmeden, hemen dışarı çıktığı zaman da bu sefer başka suçlara neden oluyor. Çünkü, suç cezasız kalınca, hep değil ama, bazı insanlar kendileri ceza kesme yoluna gidebiliyor veya 'suçum cezasız kaldı' diye başka suçlar da işlenebiliyor. O yüzden denetimli serbestlik süresinin 3 yıla çıkarılması diye bir çalışma yoktur. Bakanlık olarak böyle bir düşüncemiz de şu anda bulunmamaktadır. Ancak denetimli serbestlik konusunda acaba başka formüller bulabilir miyiz, içerideki hükümlülerimiz açısından, onların yakınları bakımından, bugünkünden daha faydalı sonuçlar doğuracak formüller olabilir mi, onun üzerinde ayrıca bir çalışma yapıldığını söyleyebilirim. Ama sürenin uzatılması diye bir çalışmamız yok."