Aday olurken de, müzakereleri önümüzdeki 2 yılda bir zaman limiti içerisinde bir sonuca bağlayacağını belirten Eroğlu, “Kimsenin bir 50 yıl daha Kıbrıs Türkünü müzakere masasında oturtmaya hakkı yoktur” dedi.
Cumhurbaşkanı Eroğlu bugün iskelede temaslarda bulundu. Bu çerçevede İskele Emekliler Cemiyeti’ni ziyaret eden Derviş Eroğlu daha sonra İskele Bekir Paşa Lisesi, İskele İlker Kartel İlkokulu ve İskele Maarif Anaokulu’nu ziyaret etti. Derviş Eroğlu, okul ziyaretleri sırasında öğretmenlerle bir araya gelerek bir süre sohbet etti.
Öğrenciler de Cumhurbaşkanına büyük bir sevgi göstererek bol bol hatıra fotoğrafı çektirmeyi ihmal etmedi.
İskele Emekliler Cemiyetini ziyaretinde 19 Nisan cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Kıbrıs konusunda konuşan Derviş Eroğlu’na ziyaretleri sırasında UBP İskele Milletvekilleri Nazım Çavuşoğlu ve Hamit Bakırcı, DPUG İskele Milletvekili Hüseyin Avkıran Alanlı ve İskele Belediye Başkanı Hasan Sadıkoğlu da eşlik etti.
“BU SEÇİM DİĞER SEÇİMLERE BENZEMEZ”
Yarıda kalan müzakereleri başlatıp, bir sonuca bağlamak için tekrar aday olduğunu ifade eden Derviş Eroğlu, “taktir sizindir” dedi.
Bu seçimin, diğer seçimlere benzemediğine dikkat çeken Eroğlu, “seçimleri birbirine karıştırırsak atı alan Üsküdar’ı geçer ve biz de geleceğimizden endişe ederek yaşamaya devam ederiz” diye konuştu.
Her seçimden sonra bazı kırgınlıkların olabileceğini belirten Derviş Eroğlu, ömür devam ettiği sürece seçimlerin olacağını söyledi.
“Siyaset trene benzer. Kimi iner kimi biner ama bu tren gitmeye devam eder” diye konuşan Cumhurbaşkanı, her seçimden sonra ufak tefek kırgınlıkların mutlaka olacağını ifade etti.
“HALKIN ARADIĞI VASIFLAR BELLİDİR”
Yaptırdığı kamuoyu yoklamalarında halkın adaylarda aradığı vasıfların ne olduğunun da sorulduğuna da dikkat çeken Eroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Birincisi, KKTC devletine inanan biri olsun. İkincisi, güvenilir olsun. Üçüncüsü de tecrübeli olsun. 1976’dan beri aktif siyasetin içinde olan bir kişi olarak hem tecrübe bakımından hem de güvenilir olma bakımından aranan vasıflar vardır diye düşünerek seçime girdim. Bir de KKTC’nin kuruluşuna inanan ve kurulduktan sonra da ilk yapılan seçimlerde başbakanlık görevine getirilen, bu devleti yaşatmak ve kökleştirmek için uğraş veren bir arkadaşınız olarak, KKTC’ye sahip çıktığımı da zaten herkes biliyor.”
“BARIŞ VAR, ANLAŞMA YOK''
Rumların müzakere masasındaki aşırı taleplerine evet demenin mümkün olmadığını vurgulayan Derviş Eroğlu, sol partilerin “barış”ı gençlere çok yanlış tarif ettiğini belirtti.
“Kıbrıs’ta barış engellenemez diye bir sloganları var” diye konuşan Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs’ta zaten barışın olduğunu söyledi.
Kıbrıs’a 1974’te barış geldiğinin altını çizen Derviş Eroğlu, “Mutlu Barış Harekâtı’ndan sonra iki bölgelilik ve iki toplumluluk oluştu. Uzun süre sınır kapıları kapalı kaldı. 2003’te hükümet ortaklarımızla kapıları açtık ve karşılıklı gidiş gelişler başladı” diye konuştu.
Kıbrıs’ın etrafının bugün ateş çemberi olduğuna dikkat çeken Eroğlu, Kıbrıs adasında ise barış ortamı yaşandığını söyledi.
Eroğlu, bunun da Türk askerinin adadaki varlığından kaynaklandığını ifade ederek, eksik olanın anlaşma olduğunun altını çizdi.
“ZAMAN LİMİTİ İÇİNDE ÇÖZÜM”
Eşit statüde iki kurucu devletin kuracağı federal bir cumhuriyeti hedeflediğini söyleyen Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ama bu federal cumhuriyet, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin dönüşümü ile olmayacak. Eşit statüde iki kurucu devlet yeni bir ortaklık devleti kuracak. Egemenliği de iki halktan neşet edecektir. Biz hem halkın sesini dünya duyurup aşmak, hem de yarım kalan müzakereleri bir zaman limiti içerisinde çözmek istiyoruz. Dünyaya, Rumların gerçekten anlaşma isteyip istemediğini sorduracağız. Rumlar hakikatten anlaşma istese, bütün Güney Mesarya’yı, Güzelyurt’u ve Karpaz’ı istemezdi. Bununla birlikte Yeniboğaziçi ve Minareliköy’ü etraflarındaki 4 köyle birlikte istemezdi. Bir de Türkiye’nin garantörlüğü, askeri ve Türkiye’den göçmenlerin de geri gitmesini istiyorlar.”
“HER KESİMDEN OY BEKLİYORUM”
KKTC vatandaşları hakkında kimsenin yorum yapma hakkına sahip olmadığı gibi, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devam edeceğini söyleyen Eroğlu, “Cumhurbaşkanlığı dönüşümlü olacak. Yapacağımız anlaşma AB birincil hukuku olacak ki daha sonra herhangi bir Rum vatandaşlarımızı Avrupa mahkemelerinde dava etmesin” diye konuştu.
UBP ve DPUG’nin kendisini desteklediğini ama Türkiye’yi anavatan bilen, Türkiye’nin garantisine inanan, KKTC vatandaşları hakkında yorum yaptırmak istemeyen ve dönüşümlü cumhurbaşkanlığını savunan herkesten oy istediğinin altını çizen Derviş Eroğlu, “bekle de gör değil. İki yıl içerisinde zaman limitiyle bu işi çözüp çözemeyeceğimizi dünyaya göstermek için aday oldum” şeklinde konuştu.