Bakü'nün simgelerinden biri olan Haydar Aliyev Merkezi'nde yapılan törene, başta Cumhurbaşkanı İlham Aliyev olmak üzere bazı bakanlar, BM Medeniyetler İttifak Yüksek Temsilcisi Nasır Abdülaziz El-Naser, UNESCO Genel Müdürü İrina Bokova, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri İyad bin Amin Kültürel, ISESCO Genel Müdürü Abdülaziz Osman el-Tüveycri, BM Dünya Turizm Örgütü Genel Sekreter Turizm ve Barış Danışmanı Amr Abdel-Gaffar, Türkiye Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı, milletvekilleri, dini topluluk temsilcileri ve diplomatik misyon temsilcilerinden oluşan 500'den fazla temsilci katıldı.
"Kültürü ortak güvenlik adına paylaşalım" sloganıyla yapılan formunun açılış konuşmasını yapan İlham Aliyev, Azerbaycan kültürlerarası diyalogda önemli bir rol oynadığını, ülkeleri ve halkları bir araya getirmeye çalıştığını belirtti.
Aliyev," Etnik ve çeşitli dinlerin temsilcileri hep Azerbaycan'da rahat bir şekilde yaşadı. Tarihi irsimiz kültürel çeşitliliğe yaklaşımı ortaya koyuyor. Şamahı'da en eski camilerden biri, Şeki'de Arnavut Kilisesi, Abşeron'da ateşperestlerin tapınağı bulunmaktadır. Bugün Azerbaycan'da çeşitli etnik grupların temsilcileri yaşıyor ve inkişafımıza katkıda bulunur. Biz uluslararası önlemleri ona göre yapıyoruz ki, çok kültürlülük geleneklerini teşvik edelim. Azerbaycan'da Uluslararası Çok kültürlülük Merkezinin oluşturulması bu alanda ilk adımımız oldu. Çok kültürlülüğün alternatifi yoktur. Bu açıdan sivil toplum kuruluşlarının, sivil toplum örgütlerinin rolü artıyor. Bazı durumlarda dini düşmanlık bilerek büyütülüyor ve yayılıyor" dedi.
"EĞİTİM RADİKALİZME, TERÖRİZME KARŞI EN İYİ ÇÖZÜMDÜR"
Aliyev," Biz eğitime özellikle dikkat ediyoruz, Azerbaycan okuryazarlık düzeyi çok yüksek olan ülkedir. Biz eğitime, teknolojiye ayak uydurmağa çalışıyoruz. Eğitim radikalizme, terörizme karşı en iyi araçtır. Bu nedenle Forumda bu tartışmalar dikkat merkezinde olacak. Fikrimce, Azerbaycan'ın deneyimi ilginç olabilir. Biz şimdi eğitim sistemimizi uluslararası standartlara uygunlaştırıyoruz. Seviniyoruz ki, genç nesil bilgili olmaya, hayatta kendi yerini almaya, Azerbaycan'ın potansiyeline dönüşmeye çalışıyor" ifadelerini kullandı.
KÜLTÜRLER ÇEŞİTLİLİĞİNİN ÖNEMİ
Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı gerçekleştirdiği konuşmasında kalkınma adına kültürlerarası diyalog ve etkileşimin teşvikine ayrıca kültürler çeşitliliğinin önemine ilişkin konuştu. Bu bağlamda bölgesel ve uluslararası düzeydeki faaliyetlerin desteklenmesine vurgu yaptı.
Arıcı, 2015 sonrası için gelecek kalkınma gündeminin uluslararası toplumlarca tartışıldığı bir zamanda kültürün küresel kalkınma gündeminin merkezine yerleştirilmesi konusuna odaklanıldığı ifade etti.
Kültürün belirleyici rol oynadığı temel alanlar olarak yoksulluğun ortadan kalkmasını kaliteli eğitimi sürüdrülebilir çevresel kalkınmayı örnek gösterdi.
Meslektaşlarına seslenen Arıcı UNESCO ile iş birliği içinde olduklarını belirterek kültürlerarası diyaloğun güçlendirilmesi için Türkiye'nin öncü rol üstleneceğini ve bu birikime sahip olduğunu ifade etti.
Dede Korkut kitabı üzerine yapılan ilk bilimsel çalışmanın 200. yıl etkinliklerinin gerçekleştirildiğini belirten Arıcı, "Her kültürün yalnız, tek boyutlu olarak tanımlanması ve korunması söz konusu değildir. Daha ziyade kültürel sağlamlaştırma çatışmayı önleme ve nihai barışı sağlamak ve sürüdürülebilir kılmak için kültürleri teşvik etmek ön plandadır" dedi.
UNESCO Kültürel Diyalog Programı kapsamında geliştirilen "Büyük İpekyolu Projesi" ve "Dünya Turizm Örgütü ipekyolu Programı" gibi ulusal ve uluslararası platformlardaki ipek yolu projelerine koşut çalışmalar gerçekleştirildiğini sözlerine ekleyen Arıcı, "İpek yolu projesi ile bir koruma kullanma dengesi gözetilerek "tarihi ipek yolunun canlandırılması ve Kars-Tiflis-Bakü demiryolunun projesi Maramaray ile birlikte Londra'dan Pekin'e bir ulaşım koridoru oluşturarak tarihi ipek yolunun demir ipek yoluna çevrilmesini ve böylece Çin'den batıya Andolu'dan Türki Cumhuriyetlere ticaretin yanında kültür alışverişinde de yoğunluk yaşanmasını hedeflemektedir" diye konuştu.